Bu bir Alman davası

Güncelleme Tarihi:

Bu bir Alman davası
Oluşturulma Tarihi: Nisan 11, 2013 10:33

Mahkeme Başkanının "Burası Alman Mahkemesi "diye kendini savunduğu sırada Federal Alman Meclis'inde izma kampanyası başladı.

Haberin Devamı

ALMANYA’nın Münih kenti, gelecek hafta tarihinin en zor günlerinden birine sahne olacak. 17 Nisan çarşamba saat 10.00’da Nymphenburg Caddesi’ndeki Münih Yüksek Eyalet Mahkemesi’nde seri cinayetlerin sorumlusu neonazi terör çetesi NSU’nun yargılanmasına başlanacak.

Mahkeme salonunda duruşmayı izleyebilmeleri için Türk basınına yer vermeyerek tüm dünya kamuoyunda eleştiri oklarına hedef olan Münih Yüksek Eyalet Mahkemesi Başkanı Karl Huber (64), mahkemenin bir Alman mahkemesi olduğunu, ellerindeki mevcut yere göre basına yer verdiklerini savundu.

Uzun yıllar Bavyera başsavcılığı ve Bavyera anayasa mahkemesi başkanlığı görevlerinde bulunan Huber, Alman Süddeutsche Zeitung gazetesine verdiği demeçte şöyle dedi: “Bu bir Alman mahkemesi. Biz yerimiz kadar medyaya yer veririz. Biz hukuk devleti kuralları içinde davayı yürütüyoruz ve kamuoyu için bir seyir yeri değil burası. Biz totaliter devletlerde olduğu gibi futbol stadında da duruşma yapmıyoruz.”

ALAY KONUSU OLDU

Mahkemenin Türk basınına yer vermemesi Alman televizyon kanallarındaki güldürü programlarında da alay konusu oldu. Heute Show adlı programda Alman Süddeutsche Zeitung gazetesini bile yargıçların gazetenin adındaki ‘Ü’ harfinden hareketle Türk gazetesi sanıp, az kalsın listeden çıkarmak istediklerini, ancak son anda hatayı farkedip skandaldan kurtuldukları ‘ti’ye alındı.

HİJYEN SORUSU

Mahkemenin duruşmayı salonda izleyecek gazetecilere sıkı kurallar getirmesi de ‘gazeteciler duruşma esnasında tuvalete çıkabilecek mi’ veya ‘kısaca mahkeme salonu dışına çıkıp telefon edebilecek mi’, ‘kısaca haber geçebilecek mi’, ‘bu durumda yerini kaybetmemek için kaç dakika salonun dışında kalabilecek’ sorularını da gündeme getirdi. Aynı sorular izleyiciler için de geçerli. Bir izleyici tuvalete gittiğinde saatlerce kuyrukta bekleyip kaptığı koltuğu elinden kaptıracak mı? Bu soruların cevabı halen açık.

250 KOLTUKLU

Duruşmanın yapılacağı 101 numaralı mahkeme salonu en büyük salon ve 250 koltuklu. Bunun 150’si kurban aileleri, müdahil davacılar ve avukatlarına ayrıldı. Geriye kalan 100 koltuk ise yarı yarıya gazeteci ve izleyicilere ayrıldı. Mahkeme dışında daha büyük bir salon ise aranmadı. Çetenin elebaşı Beate Zchaepe ile birlikte çeteye yataklık eden beş kişinin yargılanacağı davada mahkeme 600 tanık dinleyecek, bin dosya inceleyecek.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!