Berlin’i ‘en kötü’ olmaktan kurtardı

Sosyal Demokrat Parti’nin (SPD) en alt kademelerinde başladığı politika kariyerinde basamakları birer birer tırmandı. İlçe Belediye Meclis üyeliği, ardından ilçe teşkilat başkanlığı, üç dönem milletvekilliği ve sonunda senatörlük.

Kolat, 2011 seçimleri sonrasında SPD’nin Hıristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU) ile yapılan koalisyon görüşmelerini yürüten ekipte yer aldı. Görüşmeler başarı ile sonuçlanınca da 1 Aralık 2011’de Başbakan Klaus Wowereit’ın en güvendiği isim olarak Çalışma, Uyum ve Kadınlardan Sorumlu Senatör olarak kabineye girdi.

Berlin’de işsizlik rakamları diğer eyaletlerle kıyaslandığında çok yüksek. Bir yıl önce görevi üstlendiğinizde bu durum sizi korkuttu mu?
Berlin’de son yıllarda işsizlik oranı hep yüksekti. Ve bu konuda diğer eyaletlerle kıyaslandığında da en kötüsüydü. Uyguladığımız politikalarla 16 eyalet içinde en kötü sırada olmaktan kurtulduk. Yıl içinde her ay sistematik olarak işsiz sayısı düştü. Kasım ayı itibarıyla Berlin’de kayıtlı yaklaşık 200 bin işsiz var. Son 20 yılın en düşük seviyesine çekildi. Son bir yıl içinde 34 binden fazla kişi iş piyasasına kazandırıldı. Benim asıl üzerinde durduğum, uzun süreli işsizleri iş piyasasına kazandırmak. Bunun için danışmanlık projesi başlattık. Bu proje ile insanları kurslara ve meslek eğitimine hazırlık programlarında oyalamak yerine, işyerlerine yerleştiriyoruz. İşletmelere yönelik de bu konuda destekleyici önlemlerimiz var.

KAMUYU GÖÇMENE AÇTIK
Özellikle göçmen gençlerin meslek eğitim yeri bulma konusundaki çalışmalarınız nedir?
Berlin meslek eğitimi konusunda çok şanslı. 380 farklı meslek alanında eğitim almak mümkün. Gençlerin ve özellikle de göçmen kökenli ailelerin meslek yelpazesinin genişliğinden çok fazla bilgisi yok. Geçen yıl yaptığımız meslek turu ile hem gençleri meslek eğitimine hem de şirketleri gençlere kapılarını açmaya teşvik etmeyi hedefledik. İş ajansı çalışanlarını da bu alanda eğitiyoruz. Berlin’de göçmen kökenlilere kamunun kapılarını açtık. Bir yıl içinde gençler arasındaki işsizlik oranı da yüzde 10’lara düştü. İşletmelere ‘meslek yeri açın’ diyoruz. ‘Kendinize geleceğin kalifiye elemanını yetiştirin’ diyoruz.

Berlin’de Türklerin ve diğer göçmenlerin uyum sorunu var mı?
Almanya artık homojen bir toplum değil. Berlin’de 180 farklı ulusa mensup insan yaşıyor. Dünyaya kapılarını sonuna kadar açan bir kent. Uyumun ancak katılımcılıkla sağlanacağına inanıyorum. İnsanları ne kadar iş, sosyal ve kültürel hayata katarsak uyumda o kadar başarılı oluruz. ‘Berlin’in Sana İhtiyacı Var’ kampanyası ile iş, sosyal ve kültürel alanda daha fazla katılım sağlamayı hedefliyoruz. Alman vatandaşlığına geçişi teşvik ediyoruz. Bunun için 2013 yılında bir program hayata geçireceğiz. Gençlerin Alman vatandaşlığına geçişini hızlandıracağız. Parti olarak çifte vatandaşlıktan yanayız. Federal hükümet de çifte vatandaşlığın önünü açmalı.

GÜVEN KAYBINI ANLIYORUM
Yurtdışında alınan diplomaların tanınması için çıkarılan yasa, 1 Nisan’da yürürlüğe girdi. Başvuruları tatmin edici buldunuz mu?
Yurtdışında alınan diplomaların tanınmaması büyük bir yaraydı. Çıkarılan yasayla diplomaların tanınmasına olanak sağlandı. Diplomaların tanıtılması için bir merkez ve buna bağlı üç danışma yeri oluşturduk. Türkçe, Rusça, Almanca, İngilizce ve başka dillerde konuşan elemanlar, diploması bulunanlara bu konuda yol gösteriyor. Çoğu kadın 330 kişiye danışmanlık yapıldı.

NSU cinayetleri sonrası insanlarda emniyet güçlerine ve devlete karşı kaybedilen güvenini yeniden kazanmak için neler yapılmalı?
NSU cinayetleri hepimizi sarstı. Üç terörist yıllarca gizli kalıyor ve terörist eylemlerde bulunuyor. Bunu anlamak çok zor. Emniyet güçlerine güveninin kaybedilmesini anlıyorum. Senatörlük olarak yabancı ve Yahudi düşmanlığı ile ayrımcılığa karşı programlar gerçekleştiriyoruz. Aşırı sağ ile mücadele için ayrılan bütçeyi artırdık.