Annesi yazdı, küçük kızı çizdi...

Güncelleme Tarihi:

Annesi yazdı, küçük kızı çizdi...
Oluşturulma Tarihi: Mart 24, 2024 12:27

Çağrı Oral’ın kaleme aldığı ve kızı Zehra’nın çizimlerini yaptığı ‘Büyük Kalpli Küçük Kız’ adlı çocuk kitabı, Press Dionysus yayınevi tarafından yayımlandı. Kitabın içindeki hikâyeler kadar hazırlanışı ve baskı hikâyesi de dikkati çekti.

Haberin Devamı

LONDRA’da yaşayan Çağrı Oral, kızı Zehra’ya her akşam kendi zihninden hikâyeler anlattı. Zehra bu hikâyeleri çok beğenince “Diğer çocuklar da sever” diyerek bu hikâyeleri bir kitapta toplamaya karar verdi ve hepsini ‘The Little Girl with a Big Heart’ (Büyük Kalpli Küçük Kız) adlı kitapta topladı. Kitabın içinde yer alacak çizimlerle ilgilide bir illüstratörle anlaştı. Ancak yaşadığı anlaşmazlık nedeniyle çizim işi yarıda kaldı. Annesinin üzüldüğünü gören 6 yaşındaki kızı Zehra ise annesine o güzel teklifi yaptı: “Anne sen üzülme, kitabın resimlerini ben çizerim!” Çağrı Oral kızına hikâyeleri tekrardan anlattı, Zehra da çizimleri yaptı ve ortaya bu kitap çıktı.

Annesi yazdı, küçük kızı çizdi...

Haberin Devamı

İngilizce yayımlanan kitabın basılma hikâyesi de oldukça ilginç. Kitabı, Türkçe kaleme alan ve Türkiye’deki yayınevlerinin kapısını çalan Çağrı Oral, “Hikâye çok güzel ve samimi ama basamayız. Bunun için ya sosyal medyada çok takip edilen biri ya da aktiviteler düzenleyen ünlü bir öğretmen olmanız lazım” veya “Maliyetler çok arttı, artık çocuk kitabı basamıyoruz” gibi gerekçelerle reddedilmiş. Son çare olarak kitabını İngilizce olarak okurlarla buluşturmaya karar veren Çağrı Oral, Londra merkezli yayınevi Press Dionysus’a dosyasını göndermiş ve kabul görmüş.

Annesi yazdı, küçük kızı çizdi...

GELEN TEPKİLER OLUMLU
Yaşadıklarını Hürriyet’e anlatan Çağrı Oral, şunları söyledi: “Üniversitede sinema okudum. Çok uzun yıllar Türkiye’de reklam yazarlığı yaptım. Sözlü, yazılı hikâye anlatmayı seven biriyim. Hikâyenin etkisine çok inanırım. Çocuk kitabı konusuna gelince, asıl itici güç kızım oldu. Ona hikâyeler anlatıyor, kitaplar okuyor, masallar uyduruyordum. Bildiğimiz klasik masalların beğenmediğim bölümlerini değiştiriyordum. Ama çoğunlukla uyduruyordum ve kızımın çok hoşuna gidiyordu bu anlattıklarım. Bir gün dedim ki, ‘Ben her akşam uyku saati değişik değişik hikâyeler uyduruyorum doğaçlama, bunu kâğıda döksem. Kızım seviyorsa diğer çocuklar da sevebilir. Sonra bir akşam bilgisayarın başına oturdum ve ortaya bu kitap çıktı. Aslında Zehra’nın çizimleri hikâyenin önüne geçti. Kitabın yazarı olarak kendimi ikinci planda hissediyorum. Bu da beni çok gururlandırıyor. Örneğin bir çocuk terapisti ‘Tam bir terapi kitabı hem çok güçlü mesajı var hem de bu mesajı çok yalın bir şekilde veriyor’ dedi. Bu çok hoşuma gitti. Okuyan herkes çok beğeniyor. Zehra’nın hayranları bir hayli fazla. Sık rastladığım bir başka yorum ise ‘Bu sadece bir çocuk kitabı değil, büyükler de okumalı’. Doğru, zaten biz yetişkinlerin çocuk kitaplarından öğreneceği çok şey var. Büyüdükçe unuttuğumuz şeyleri hatırlatıyorlar bize.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!