Zeytin bir sağlık mucizesidir

İnsanoğluna bahşedilmiş armağanlar arasında en değerlisi olmasa bile ikinci en değerli armağan. Ekmeğe bile tercih edilebilir. Çünkü sayısız sebzenin besin değerinin ve keyfinin artmasını sağlar.”

Bu cümlelerin Amerika’nın üçüncü başkanı Thomas Jefferson’a ait olduğunu söylersem şaşırmayın. Ben de bilmiyordum, okuduğum bir kitapta rastlayınca (Dr. Walter Willett/Ye, ıç, Sağlıklı Ol) çok şaşırdım!

İster zeytin meyvelerinden hazırlanan mükemmel meyvelerinden kahvaltıda faydalanın, isterseniz kaliteli zeytinyağlarını beslenme planınızın içine koyun, sonuç fark etmiyor. Zeytin tam bir sağlık mucizesidir.

Zeytin, yiyeceklerin yalnızca lezzetini değil, sağlık değerini de yükseltiyor.

Zeytinyağının faydalı olmadığı sistem, organ, doku veya hücre yok gibi bir şey.

HER DERDE DEVA

Akdeniz mutfağının bu mucize yağı, kolesterolle mücadeleden kansere karşı bedeni güçlendirmeye, bağışıklık sistemini desteklemeden mide ve bağırsak fonksiyonlarını iyileştirmeye kadar pek çok konuda size yardımcı olur.
Reflü olasılığını en aza indiren yağların başında zeytinyağı geliyor. Mide ülserine yol açabilen “helikobakter” isimli mikropların midede üremesini de bu yağ engelleyebiliyor.

Zeytinyağında eklemlerde iltihabi değişimleri azaltan, ağrı sorununu baskılayan bazı maddelerin bulunduğu da biliniyor. ıyi kolesterol HDL’yi azaltmadan kötü LDL’yi düşüren tek bitkisel yağ da zeytinyağıdır.

ZEYTİNYAĞI TÜKETİMİMİZ ÇOK AZ

Sözü daha fazla uzatmaya gerek yok! Bizim beslenme konusundaki temel yanlışlarımızdan biri yağ tercihimizi zeytinyağından yana kullanmayı hâlâ başaramamış olmamız.

Yağ tercihlerinde zeytinyağına ağırlık ve öncelik veren ülkelerde kalp damar hastalıklarına daha az rastlandığı, başta meme, mide ve kalın bağırsak kanseri olmak üzere birçok kanserin daha seyrek görüldüğünü kanıtlayan onlarca güvenilir bilimsel bulgu var. Ve bizim ülkemiz tam bir zeytin cenneti. Daha da önemlisi dünyanın en lezzetli zeytinleri bizim topraklarımızda yetişiyor.

Zeytinyağının da diğer yağlar gibi bir gramında dokuz kalori bulunduğunu, gereğinden fazla tüketilmesi halinde kilo sorununa yol açabileceğini aklınızdan çıkarmadan, yağ tercihinizi zeytinyağından yana kullanmanızda fayda var.

Orta yaş büyüyor

Son 50 yılda hayatınız 20 yıl birden uzadı. Ve ne iyi ki hayatın uzayan bölümü bebeklik ve çocukluk dönemine değil, orta yaş ve sonrasına eklenip elinize “bonus zamanlar” olarak veriliyor. Özetle orta yaş dilimi büyüyor.

Onunla birlikte büyümeye çalışmak gerekiyor. Bana sorarsanız, orta yaş “yeni ve farklı sözler bulmanın”, kısacası “önümüze daha çok bakıp, gelecek maçları nasıl daha iyi oynayacağınızı planlamanın” en uygun zamanıdır.

Hiç olmazsa bundan sonra kendinizle daha barışık olmaya çalışmalısınız. Beden ve ruhunuzu kaşıyıp duran ufak tefek değişimleri problem yapmak yerine onlarla barışmanın, hayata daha içten sarılmanın en iyi zamanı da orta yaşlardır.

Artık ömrümüzün neredeyse en az 40 yılı orta yaşlarda geçecek gibi görünüyor. Gelin onu daha çok tanıyalım, öğrenelim, fırsat, huzur ve keyif zamanları haline getirelim.

Kabızlık kaderiniz mi?

Kabızlık, dışkılamada zorlanma, seyrek dışkılama (haftada 3 defadan az) problemidir.

Kabızlığa yol açan durumlar; az lifli gıdalar tüketmek, yetersiz sıvı alımı, hareketsizlik, hipotiroidizm, gebelik, huzursuz barsak sendromu, diyabet, omurilik hasarı, multiple skleroz, parkinson hastalığı ve kolon kanseri gibi hastalıklardır.

Ayrıca ağrı kesiciler, kas gevşeticiler ve bazı hipertansiyon ilaçları da kabızlığa yol açabilir.

Kronik kabızlıkta hemoroid gelişimi, karın ağrısı, anüs bölgesinde çatlaklar gelişebilir.

Yaşam tarzı değişiklikleri, bol lifli gıda tüketmek faydalı olabilir. Bunlar yararsız olduğunda gayta yumuşatıcı ilaçlar kullanılabilir.

Yeni gelişen veya üç haftadan uzun süren bir kabızlık olduğunda ya da kabızlıkla beraber kanama, kilo kaybı ve halsizlik gibi bulgular olduğunda derhal bir doktora başvurul-malıdır.