Kökümüzü bileceğiz

Hiç düşündünüz mü? Atatürk döneminde anlatılan tarih ile bugün bizlere anlatılan tarih arasında niçin çok büyük farklar var? Kimler, niçin tarihimize müdahale etmişlerdi?

Haberin Devamı

1949 yılında Türkiye-ABD arasında imzalanan anlaşma ile 13 Mart 1950 tarih ve 5596 sayılı kanun ile kurulan Fulbright Komisyonu bu konuda ne rol oynamıştı? Stratejik konumdaki yerlerde yapılan arkeolojik kazıları kimler, kimin adına yapıyordu? Bu kazılarda nasıl bir sonuca varmışlar, neleri çarpıtmışlardı?

Bunun yanıtını vermeden önce, bir konuyu paylaşmak isteriz:

İzmir-Selçuk’taki Efes harabeleri bize “Yunan Kenti” olarak anlatıldı değil mi?

Halbuki Helenler, Anadolu’ya M.Ö. 1200’lü yıllarda gelmişlerdi.

Fakat, Efes’in tarihi ise 8.000 yıllıktır. Demek ki, “Anadolu bizim vatanımızdır” diyen Yunanlılardan çok önce buralar başkalarının vatanıydı!

Bizim tarihimiz, yani Türklerin varlığı antik dönem Anadolusunda sadece Hun-Göktürk-Selçuklu-Osmanlı’dan ibaret değildir. Özellikle Avar-Hazar-Peçenek ve Kıpçakların hiç mi etkisi olmamıştı?

Haberin Devamı

Bizans dedikleri Doğu Roma İmparatorluğu’nda hiç mi Türk yoktu?

Neden Bizans’a Grek değilken, Grek Devleti deniyordu?

Bu soruların yanıtı siyasidir.

Kendilerini üstün medeniyetten sanan ‘Batılılar’, ‘Doğulular’ı alt medeniyetten gördükleri için, Türkleri ataları olarak kabul edemiyorlardı, bu çıkarlarına tersti!

Unutmamamız gereken bir konu:

Türklüğe bir ırk, ya da bedensel, kansal bir olgu olarak bakarsanız, Türklerin kökenini falan bulamazsınız. Ya da birkaç bin yıllık bir zaman diliminde sıkışır kalırsınız. Çünkü aslolan kan değil, genler değil. Aslolan kültür genleridir. Bunun en önemli göstergesi yarattığınız değerlerdir.

Yani “Medeniyet”tir!

GÜNÜN SÖZÜ

“Boşuna babanızı atanızı yanlış yerlerde aramayın, sizin babanız atanız biziz, biz Türkleriz! Geçmişini bilmeyen milletler geleceği inşa edemezler.”

Rifat SERDAROĞLU

OY RİZEM OY!

GAZETECİ
dostumuz Meliha Okur arife günü mesaj atmış “Günaydın Türkiyem” diye; diyor ki: “Rize’den selam. Bir yanda sel, afet, heyelan. Kaybolan insanlar. Diğer yanda dağlara erişme, yaylaları kucaklama heyecanı. Oy Rizem oy... Yapılırken sorgulamadığın HES’ler, beton binalar canını yaktı. Yağmurda Çayeli’nin bir bölümü sular altında kaldı.

Haberin Devamı

Bendeniz Çamlıhemşin’den 30 kişiyle çıktığım yolculukta nefes aldım. ‘Türkiye’nin Alpleri’ denilen bölgeye gittim. Lütfen yaylalarda tatil yapın. Kendinizi bir film karesinde sanacaksınız. Yer yeşil, gök mavi, dağlar ulu, yamaçlar çiçek, yaylalara göç eden köylüler sevgi dolu. İlk yaylamız ‘Komati’ydi. Pansiyonda kaldık. Sobanın etrafında kümelendik. Diyeceksiniz ki ‘Para lazım’. İnanın benim gibi doğaseverlerle yolculuk yaparsanız fiyat çok uygun.”

SOYERLER ŞARKÖY’Ü ÇOK BEĞENDİ
‘GEDİZ HAVZAMIZ ERGENE GİBİ OLMASIN’

İZMİR
Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, eşi Neptün Soyer ile birlikte aile büyükleriyle bayramlaşma ziyareti amacıyla geldiği Tekirdağ’ın Şarköy ilçesinde, T24’e açıklamalarda bulundu. Şarköy’e ilk kez geldiğini ve çok beğendiğini söyledi, şöyle devam etti: “Marmara’da görülen müsilaj son birkaç yılda ortaya çıkan bir durum değil. Çünkü yıllardır kirletilmeye devam edilmiş, zehirlenen Ergene Nehri’nin de Marmara’ya akıtılması ile bugün yaşadığımız sonuçlar ortaya çıkmış. Kirlenmeye devam ettikçe de daha da farklı sonuçlarla karşılaşacağız. Buna mutlaka dur dememiz lazım.

Haberin Devamı

Bizim Gediz meselemiz Ergene ile benzerlikler taşıyor. Ergene nasıl yıllarca zehir akıtılarak kirlenmeye devam etti, müsilaj gibi sorunların da çıkmasına neden oldu. Bütün nehirlerimizde de aynı tablo ortaya çıkacaktır. Gediz Nehri doğduğu Murat Dağı güzergâhından başlayarak 401 kilometre boyunca, Uşak, Kütahya, Manisa’yı kat ederek geliyor, İzmir’den denize dökülüyor.

“Kanal İstanbul” denilen proje 70 milyarlık bir proje. Ben de diyorum ki devletin, bizi yöneten insanların bize kulak vermesi lazım. Çünkü biz 5 yılda bir oy kullanıyoruz. Seçilen insanların yaptıkları icraatlarla yönetiliyoruz. Yapılan işlere para harcıyoruz. O nedenle vatandaşın sesine kulak verilmesi lazım. Gediz’i temizlemek için 1,5 milyar lira ayırmak yeterli olacaktır.”

Soyer’in “Kanal İstanbul’a harcayacağı 70 milyar ile 50 tane Gediz temizlenir” sözleri de dikkat çekti.

Haberin Devamı

TRAKYA’NIN ÇORLU’SUNA DİKKAT

TARİH
hocası Levent Güngör, uzun bir çalışma dönemi sonunda ‘Çorlu Kent Tarihi’ (Ceren Yayıncılık) kitabını bir tanıtım toplantısıyla Trakyalılara sundu. Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Albayrak ve Çorlu Belediye Başkanı Ahmet Sarıkurt ile edebiyat ve sanat çevrelerinin katıldığı toplantıda Güngör, Traklardan başlayarak Antik Çağ’dan günümüze, yaklaşık 4.000 yıllık süreçte hiç ara vermeden çeşitli uygarlıklara/halklara (Roma, Bizans, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemi) mekân olan ve Balkanlar’ın merkezi konumundaki Çorlu’nun öneminden bahsetti. Trakya’nın en büyük nüfuslu kentinde son zamanlarda Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen’in “Balmumu Heykeller Müzesi” ve “Atatürk Evi” gibi yatırımlar dikkat çekiyor. Trakya’nın yaşam merkezi olan Çorlu’nun çevresinde kurulu 2.000 fabrikanın ticari avantajlarına ve yarattığı kirliliğe rağmen Çorlu hak ettiği kültür merkezi tanımına halen ulaşabilmiş değil.

Haberin Devamı

BİLİYOR MUSUNUZ

- ESENYURT Belediyesi’nin kaçak kurban kesimlerine karşı drone ile denetim yaptığını, tespit edilen adreslere zabıta ekipleri yönlendirerek sokakta kurban kesimini engellediğini...

MESAJ PANOSU

NUTUK'U OKUYUN

- AHMET Turan Yıldız Twitter’da “Lütfen Kuvayımilliye’nin ne olduğunu okumadıysanız Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün 3 ciltlik ‘Nutuk’ belgeselini okuyarak öğrenin” diyor.

İLTİCA DEĞİL İSTİLA

- BAKIN Afganlıların gelişine nasıl tepki gösteriliyor. Yazık bu ülkemize, kapısız ahıra döndü. Ülkemizin Suriyeliler ve Afganlılar tarafından işgal edilmesine karşı çıkmak milliyetçilik değildir. Ellerinde bir çanta bile olmayanlar ‘iltica’ değil ‘istila’ için gelmiş olmuyorlar mı?

45 BİN SORUŞTURMA

- 2020’de ‘Cumhurbaşkanına hakaret’ ve ‘hükümeti aşağılama’ ile ilgili soruşturmaların sayısı 45 bin. 9 bin 773 kişi yargı önüne çıktı. Yargılamalarda alt yaş sınırı 12’ye kadar düştü. Bakalım daha neleri göreceğiz! (Cumhuriyet) F. DEMİRMEN

Yazarın Tüm Yazıları