‘Acul işler’den 5.3 milyon vatandaşa 11 milyon TL borç

HÜKÜMET, Genel Sağlık Sigortası’nda (GSS) borçların silinmesi için yeni bir düzenlemeye gidiyor.

Haberin Devamı

Meclis’e sevk edilen torba yasa tasarısı 25 yaşına kadar olan vatandaşların GSS prim borçlarının silinmesini öngörüyor.

5510 sayılı Yasa uyarınca 1 Ocak 2012’de altyapısı iyice hazırlanmadan, yeteri kadar bilgilendirme yapılamadan ‘Sağlıkta Devrim’ sloganı ile alelacele uygulamaya konulan GSS’den ötürü vatandaşlar haberi olmaksızın prim borçlusu oldu, borçları katlanarak arttı, sağlık hizmeti alamaz duruma geldi.
Gelir testi yaptırmadığı gerekçesiyle dört yılda 5 milyon 390 bin 455 kişi devlete 10 milyar 962 milyon lira borçlandı. Yani
kişi başına ortalama borç 2 bin 33 lira düzeyinde.


Çeşitli uyarılara, aksayan yönlerine karşın dört yıldır uygulanan GSS, vatandaşa bırakın kaliteli sağlık hizmeti vermeyi, bu hizmetten yoksun bıraktı, hastane kapılarından döndürdü.
Şimdi hükümet aksaklıkları gidermek için sadece 25 yaşına kadar olanların prim borçlarının silinmesine karar verdi. 25 yaşın üstündekiler ne olacak? Onlar yine borçlu kalacak, borçları giderek artacak, yine sağlık hizmeti alamayacak, hastanenin kapısından içeriye adım atamayacak.
Bu da haksızlık yaratacağı gibi, vatandaşın kafasında haklı olarak “Bizi niye ayırıyorlar, haksızlık değil mi?” diye sorular oluşmasına yol açacak.
Hükümet, yasanın aksayan yönlerini, sağlık hizmetinde yarattığı sorunları dikkate alarak, sadece 25 yaşına kadar olanları değil, 5 milyonu aşkın yurttaşın prim borcunu silerek GSS’de yeni bir sayfa açmalı.
100 borçludan sadece 4’ünün primlerini ödediği dikkate alınırsa soruna kalıcı bir çözüm bulunmalı, GSS’nin bundan böyle sorunsuz şekilde işlemesi için yeni bir düzenleme yapılmalı.
Gelir testindeki kriterler daha aşağıya çekilmeli, vatandaşı mağdur etmeyecek şekilde belirlenmeli. “25 yaşına kadar olanların borçları silinsin, diğerleri kalsın!” anlayışı ile davranılırsa GSS’ye kalıcı bir çözüm getirilmez, ileride yine sorunlara yol açar.
Şükrü KARAMAN

 

 

 MESAJ PANOSU

 

Haberin Devamı

“Akıl (mantık, muhakeme) tutkunun eseridir ve sadece öyle kalmalıdır.”
David Hume

 

Haberin Devamı


Futbolumuza rehabilitasyon!

 


AVRUPA Şampiyonası yaklaşırken hazırlık maçları yapan Milli Takımımız, İsveç maçına yeni bir forma ile çıktı.
Türkiye’de futbol piyasası, marka değeri olarak önemli bir potansiyele sahip, dünya ölçeğinde modern stat sayısı artıyor, çim sahalar Anadolu’nun en ücra köşelerine kadar yayılmış durumda, lisanslı futbolcu sayısı, her kategoride, önemli bir havuz imkânı sağlıyor, profesyonel liglerde birçok takım yarışıyor; özetle, uluslararası başarı için her türlü imkân futbolun emrinde... 3 Temmuz 2011 sürecinde, futbolun moral değerlerine operasyonlar yapıldı ve tribünlerin ruhu yaralandı.
Toplumsal coşkuyu dinamik tutan futbol müsabakalarına bilinçli olarak gölge düşürüldü. Silahlı Kuvvetler’e yapılan saldırılara paralel olarak sosyal yapıda, taraftar hassasiyeti üzerinden parçalanmalar oluşturulmaya çalışıldı.
Seyirci sayısında azalmalar gözlendi, Son zamanlarda, yaraların sarılmaya yüz tuttuğuna dair işaretler var. Kulüplerin mali durumlarını, uluslararası standartlara uyarlama çabaları da gündemde.
Son dönem maçlarında, farklı renklerde milli formalar kullanılıyor. Futbolun aşk ile oynandığı, borsada değil, arsada sevildiği, tribünlerde rakip taraftarların kol kola maç seyrettiği dönemlerde, Milli Takımımızın giydiği standart, göğsü ay-yıldız kuşaklı formalar, futbolumuzun rehabilitasyon döneminde daha uygun olabilir, değil mi?

 

 

Haberin Devamı

Riva’da sokak isimleri neden değiştiriliyor?

 


BEYKOZ Riva’da cadde ve sokak isimlerinin bu ay başında da değiştirildiğini duymuş muydunuz? Bir yıl önce hükümetin aldığı kararla ‘Riva Köyü’ ismi de ‘Riva Mahallesi’ olarak değiştirildi. Bu ay başında, Riva’daki bütün cadde ve sokakların isim levhaları sökülerek yerlerine yeni cadde ve sokak isim levhaları konuldu. Değiştirilen sokak isimlerinden bazıları: Cumhuriyet Sokak, Acı Yonca Sokak oldu. Hürriyet, Besmele; Kahraman, Minare; Nergis, Kızlık; Pınar, Makara; Şifa, Tavla; Yakut, Kaside; Yunus Emre Çıkmazı, Ravza; Zafer, Saadet Sokak olarak değiştirildi. Belediye’nin başka çok önemli işleri yok muydu acaba? İrfan SARP

 

Haberin Devamı


DP-AP kesiminde hareketlenme

 


‘TABAN Hareketi’, bugün 11.00’de Samsun’da Fuar İçi Derya Düğün Salonu’nda toplanıyor. Taban Hareketi Komisyonu Başkanı eski Kocaeli milletvekili Halil İbrahim Artvinli, “Türk siyasi tarihinde son yıllarda üstümüze örtülen ölü toprağını kaldırmak için, ülkemizin bu zor günlerinde siyasi teşhis ve çözüm yolları aramak için taban hareketi olarak yola çıkıyoruz” dedi.
Vecdet Öz’ün başkanlığında 9 Ekim 2015 tarihinde kurulup bugüne kadar 30 ilde örgütlenmesini tamamlayan Adalet Partisi’nin iki ay sonra seçime katılma oranı % 51’i tamamlayacağı açıklandı. Genel Başkan Vecdet Öz “İki ay sonra örgütlendiğimiz il sayımız 41’e yükselecek ve seçime girme yeterliliğine hak kazanmış olacağız” dedi. Öz, DP ve AP anlayışındaki vatandaşlara çağrıda bulunarak şöyle konuştu:
“AP olarak tertemiz bir kadromuz var; şu anda yoğun bir faaliyet içindeyiz. Ne borcumuz var ne icralığız... Partiler ‘kirli’ bir şirket gibi olamazlar. Daha yeni olmamıza karşın hiçbir partinin bizim kadar örgütü yok. Onları partimizin çatısı altına çağırıyoruz.”

 

 

Haberin Devamı

140 HÖH’lünün Türkiye’ye girişi yasak

 


TÜRKİYE, Bulgaristan da Türklerin partisi olarak siyaset yapan Hak ve Özgürlükler Hareketi’nin (HÖH-DPS) Bulgar gizli servisinin ajanlarınca yönetildiğini ve Bulgar milliyetçiliği yapan ATAKA ile de organik bağ içerisinde olduğu ortaya çıktı. Bu durumun belgeleriyle ortaya çıkması üzerine başta eski Genel Başkan Ahmet Doğan ve Delyan Peevski olmak üzere 140 parti yöneticisine Türkiye’ye giriş yasağı konuldu. Bir süre önce HÖH-DPS Genel Başkanı iken görevinden yoldaşı Ahmet Doğan tarafından güya ‘şaibeli ve nizalı’ bir şekilde azledilen Lütfü Mestan azınlıkların dernek kuramadığı AB ülkesi Bulgaristan’da üç günde kurduğu DOST partisi ile Türkleri ve Türkiye’yi bir kez daha ‘manipüle ederek kandıracağı’ yolundaki iddialar Bulgaristan Türkleri arasında öne çıktı. Bir Türk “Ahmet Doğan, Türkleri Belene kamplarına gönderen kişiydi; sonradan foyası ortaya çıktı. Önce onun hesap vermesi gerekiyor” diye konuştu.

 


BİLİYOR MUSUNUZ?

 

İstanbul’da, kanserle savaşan Sofia Petrauskas (3.5), Karolina Ryaba (6) ve Devrim Yılmaz’ın (1.5)
tedavilerine katkı için düzenlenen ‘Birlikte Güçlüğüz Dayanışma Kermesi’nin 3 Nisan Pazar günü 11.00-18.00 saatleri arasında Kadıköy Moda Parkı’nda yapılacağını.

Yazarın Tüm Yazıları