Gençaydın'ın duyarlılıkları

Yalçın Gökçebağ ile uzun zamandır tasarladığımız Zafer Gençaydın’ı atölyesinde ziyaret etmeyi en sonunda geçen hafta gerçekleştirdik.

Haberin Devamı

Atölyenin kapısından girdiğimizde Zafer hocayı büyük bir tuvalin başında gördük. Gençaydın, 3 Nisan Cuma günü Galeri Akdeniz’de (Yıldızevler) açılacak ve 25 Nisan’a kadar sürecek kişisel sergisinde yer alacak resimler üzerinde son çalışmalarını yapıyordu.
Bence Zafer Gençaydın Türkiye’nin en önemli soyut sanatçılarından birisi. Yeni sergisi için hazırladığı eserleri, bu görüşümü bir daha teyit etti. Zafer hoca, gri tonun ağır bastığı büyük boyutlu resminin karşısında dururken, “Aslında resmin dokusu muhteşem oldu ama biraz soğukluk var gibi geliyor bana. Onun için böyle üzerinde düşünüyorum” dedi. Gençaydın resimle ilgili ayrıntıyı da, “Bakın bu resimde gri ton neden ağırlıkta biliyor musunuz? Bu sergimde nükleer tehlikeye ve çevre kirliliğine ağırlık verdim. Gri tonlama ile toplumda nükleer tehlike farkındalığının artmasını hedefledim” diye açıkladı.
1977’de Berlin Güzel Sanatlar Yüksek Okulu Resim Bölümü’nü “Meisterschüler (Usta öğrenci)” olarak bitirmiş ve “Neue Wilden (Yeni Vahşiler)” akımının kurucuları arasında yer almış olan Gençaydın, Almanya’da daha 1970’lerin başında çevre duyarlılığının kendisini nasıl etkilediğini uzun uzun anlattı. Ben de bir dönem Almanya’da yaşadığımdan 1980’li yıllarda “Yeşiller” hareketinin “Atom enerjisine hayır teşekkürler” kampanyasıyla özellikle gençler arasında nasıl etkili olduğunu hatırlattım.
Hangi konu başlığı olursa olsun, Gençaydın’ın soyut eserleri, kolayca fark ediliyor. Resmi gördüğünüzde “Bu eser Gençaydın’ın fırça darbelerini taşıyor” diyebiliyorsunuz. Gençaydın, bu farkındalığı “Kendi dilinle bir şey yapmak” olarak açıklarken, şunu söylüyor:
“İster peyzaj, ister natürmort, ister soyut olsun resim. Yapımında kendi dilinizi kullanırsanız hemen fark edilirsiniz. Nazım Hikmet de toplumsal olayların yanısıra aşkı da konu eden şiirler yazdı. Aşk şiirlerinde de kendi dilini kullandığı için ‘Bu şiir de Nazım’ın diyoruz.”

Haberin Devamı

ÇAĞDAŞ SANATA DARBE

Sohbet koyulaştıkça günümüz Türkiye’sindeki yönetim anlayışından dolayı çağdaş sanatın bilinçli olarak nasıl geriye götürülmek için yoğun çaba sarfedildiğini, buna karşılık devleti yönetenlerin kendi dünya görüşleri doğrultusunda sürekli “hat” ve benzeri çalışmaları topluma empoze etmeye çalıştıklarını da konuştuk. Gençaydın’ın, “İktidarların dünya görüşüne yaranmak ve sadece onlar hoşnut olsun diye eserler üretmek sanatçı samimiyeti ve dürüstlüğü ile asla bağdaşmaz” değerlendirmesi, iktidar gücü önünde eğilip, bükülen sözde sanatçı kitlesine yanıt niteliğindeydi. Sohbetin bu bölümünde söz döndü dolaştı, Cumhuriyeti yükseltme hedefi olan köy enstitüleri ile halk evlerine geldi. Muhafazakar sağın kendi iktidarlarını kalıcı kılmak için önlerindeki en büyük engel olarak gördükleri bu iki Cumhuriyet yapılanmasını ortadan kaldırmasının, Türkiye’nin çağdaşlık anlamında bugün yaşadığı sıkıntıların temelini oluşturduğu tespitini yaptık. Gençaydın, “Hiç şüphe yok ki, Cumhuriyet bugün bilinçli olarak geriye götürülmüştür. Ama Cumhuriyeti bu topraklardan silip atmak asla mümkün olamayacaktır” diyor.

ÖZGÜR EĞİTİM

Haberin Devamı

Gençaydın için özgür eğitim çok önemlidir. Bakın ne diyor Gençaydın bir başka röportajında:
“Özgür ortamlarda yaratıcılık söz konusudur. Öğretmenlerin ve ailelerin görevi çocuğa özgürce çalışma olanağı sağlamaktır. Çocuğun şiir dolu dünyası yıkılmamalıdır. İnsan kişiliğine saygı her sosyal problemde bilgeliğin ilk koşuludur. Öğretmen bilge olmak zorundadır. Öğretmenin cahil olmaya hakkı yoktur. Öğretmen eğitildiği sistemin ürünü değil, aklın ürünü olmak zorundadır.”
74 yaşındaki Gençaydın, siyasi kimliği ve duruşu olan yenilikçi bir sanatçı. Galeri Akdeniz’de açacağı sergide de onun çoğunlukla yeni yaptığı, daha önce görmediğiniz eserleri sergilenecek. Bu değerli sanatçının eserlerini ben atölyesinde gördüm, size de tavsiyem her şeyden önce soyut resim algınızı ileriye götürmek için bu sergiye gitmeniz ve anlamadığınız bir şey olursa hiç çekinmeden Zafer hocaya sormanız.

Haberin Devamı

KENTTE NE VAR?

Ruken Aslan-4 Nisan’da açılacak (Galeri Foyart/Cinnah Cad.), Nusret Orçan-6 Nisan’a kadar (Valör Sanat/Yıldızevler), Önder Aydın-15 Nisan’a kadar (Mustafa Ayaz Müzesi/Balgat), Nil Köken-Hatice Berrak Çiçe-Özden Yarımca-3 Nisan’da açılacak (Galeri Soyut/Yıldızevler), Bünyamin Balamir ve Genç Karma-Yarın açılacak (KAV Sanat/Yıldız), Monad Balkan-1 Nisan’da açılacak (İsmail Altınok Sanat Galerisi/ Kolej), Dilşad Atasoy- 1 Mayıs’a kadar (Kent Sanat/Yıldız), Kübra Gören-12 Nisan’a kadar (Güven Park Sanat Galerisi/Kızılay), Karma sergi-2 Nisan’da açılacak (Stillife/Yıldızevler).

Yazarın Tüm Yazıları