Google, Google söyle bana...

◊ “Kaybettiklerimiz” adlı bölümde birinci sırada depremde enkaz altında kalan fenomen Taha Duymaz var. İlginç, çünkü Metin Uca, Özkan Uğur, Erkin Koray gibi isimlerden daha çok Google’lanmış. Bu listede bir de yabancı var: “Friends” dizisinin yıldızı Matthew Perry.
◊ “Tarifler” bölümü de şaşırtıcı. Birinci sırada aşure tarifi var. İkinci sırada güllaç tarifi. Bunlar gayet normal. Ama üçüncü en çok aranan “acai bowl tarifi”. Memleket acaiii, acaiii diye yanıyormuş da haberimiz yokmuş. Sonra çaktım dalgayı: Üzüme benzeyen bu meyveden diyet ve vejetaryen kâseler hazırlanıyormuş.
◊ “Burçlar”daysa en çok “en sevilmeyen burçlar” merak edilmiş. Ona göre arkadaş ya da sevgili seçecekler zaar...
◊ “Ne giyilir” aramaları gayet makul başlıyor: “İş görüşmesinde ne giyilir?” Ama altlara doğru zıvanadan çıkıyor: “16 derecede ne giyilir?”, “Solaryuma girerken ne giyilir?” Smokin giyilir solaryumda, smokin.
◊ “Şarkı sözleri” arasında en çok “Antidepresan”ın sözleri Google’lanmış. Peki ikinci sırada “Enercii” olmasına ne demeli?
◊ “Nerede” başlığında “Deprem nerede oldu?” sorusu en başta. İkinci sırada da depremin merkez üslerinden “Elbistan nerede?” merak edilmiş. Çok makul.
◊ Fakat “Ne zaman” kısmında da şaşırtıcı sonuçlar var. En çok, “Meteor yağmuru ne zaman?” sorusu sorulmuş. Astronomiye bu kadar da düşkün bir halkız işte... “Seçimler ne zaman?”, “İkinci tur ne zaman” gibi soruları anlamak mümkün. Ama en çok sorulan dokuzuncu soru: “İstanbul depremi ne zaman?” Evet, koca koca profesörler hiçbir tarih veremiyor, sen Google’da şak diye bulacaksın cevabı...
◊ İşte en eğlenceli başlıklardan biri: “Hissediyorum”... Bu kısımda en çok “Sürekli başım dönüyor gibi hissediyorum” cümlesi aranmış. Üçüncü sırada “Sürekli tuvaletim varmış gibi hissediyorum” geliyor. Dördüncü de ilginç: “Karında kalp atışı hissediyorum”... Bu kadar çok insan karnında kalp atışı hissediyor olabilir mi gerçekten? Tuhaf, çok tuhaf. Bir de Google’a psikolog muamelesi yapanlar var: “Kendimi değersiz hissediyorum”...
Onlar için üzüldüm. Bilgisayarın karşısına geçip “Kendimi değersiz hissediyorum” yazmak... Oradan bir medet ummak... Artık kendini ne kadar çaresiz ve yalnız hissediyorsa... Canım benim ya.
◊ Fakat bombayı sona sakladım: “Plakalar”... En çok merak edilen: “88 nerenin plakası?” İnsanlarımız olmayan bir şehrin plakasını merak etmiş deli gibi. O plakayı nerede gördünüz de girip girip Google’a sordunuz hangi şehir olduğunu. Akıl alır gibi değil. Sonradan çözdüm ki bir dizide geçiyormuş o plaka...

Hadise’nin komik U dönüşü

Hadise kuyuya bir taş attı; magazinin sığ suları dalgalandı da durulmak bilmiyor. Fenerbahçe Ülker’deki konserinin ardından konser görüntüsü paylaşıp altına “Ne diyordu Norm Ender? Bebeleri pistten alalım” yazdı. Daha birkaç gün önce aynı yerde konser vermişti; haliyle Ece Seçkin üzerine alındı. Anında cevap yapıştırdı Hadise’ye. “Ezhel de ‘Bebeler her boku biliyolar, boşuna yapıcan bize lolo’ diyerek yanıtlamıştı” hatırlatması yaptı.
Derken İrem Derici girdi topa.
Ece Seçkin’e destek vererek “Senin özgünlüğünün, onların dış görünüşünden daha sağlam olmasından hoşlanmazlar” diyerek bir füze de o attı.
Bütün bunlar olup biterken Hadise’nin “bebeler” sözünün asıl hedefinin Aleyna Tilki olduğu konuşuluyordu.
Çünkü Aleyna konser veremediği gerekçesiyle menajeri Haluk Şentürk’ü suçluyor, aralarında gerginlik var. Şentürk aynı zamanda Hadise’nin de menajeri, hatta asıl onun menajeri.
Dolayısıyla akla şu soru geldi:
Hadise Şentürk’ten yana tavır alıp, “bebe” diyerek aslında Aleyna’yı mı kastetti? Sonunda Hadise bir U dönüşü yaptı ve birdenbire meslektaş âşığı kesilerek şöyle dedi:
“Aleyna da, İrem de, Ece de dinlemekten ve izlemekten çok keyif aldığım kadınlar. Her birimiz kendi yolunda ilerleyen çok başarılı kadınlarız. Hep birbirimize destek olarak daha da güçleneceğiz. Bu güzel ve başarılı kadınlardan istediğiniz o polemik asla çıkmaz arkadaşlar...”

Hoppalaa... Yahu rap’çi gibi diss atan sen. Meslektaşlarına “bebeler” diye sataşıp polemiği başlatan sen.
Aleyna’nın sana hiçbir yanıtı olmamışken, sana cevap veren İrem ve Ece’nin yanına onun ismini koyan da sen. Bu da “bebe” sözünün Aleyna’ya yönelik olduğu ihtimalini kuvvetlendiriyor.
Ama polemik çıkarmaya çalışan başkaları.
Oldu, biz de yedik.
Şentürk çok başarılı bir menajer ama her söylediğini yapmadan önce biraz tartsa mı acaba Hadise? Sonra çarşı pazar karışınca tükürdüğünü yalaması komik kaçıyor.