Fotoğraf ruhuma iyi geliyor

Geçtiğimiz günlerde Mardin’deki bir karma sergide yüz yüze tanışma fırsatı da bulduğum Esengül Alıcı, fotoğraf sayesinde yeni insanlar tanımanın, yeni insanlarla bağ kurmanın ve fotoğraf çektiği insanların hikâyelerinin parçası olmanın ruhuna iyi geldiğini söyledi. Alıcı’yla fotoğrafın hayatına girişini ve sonrasında hayatının odağına taşınmasını konuştuk.

FOTOĞRAF YAŞAM BİÇİMİ OLDU

1983 yılında İstanbul’da doğan Esengül Alıcı, uzun yıllar özel sektörde çalıştıktan sonra 2011 yılında hayatını tamamen değiştirecek olan fotoğrafla tanıştığını söyledi. Hobi olarak başlayan, sonrasında bir aşka dönüşen fotoğrafın kendisi için yaşam biçimi olduğunu belirten Alıcı, fotoğraf yolculuğunu şöyle anlattı:
“İstanbul’da Gaziosmanpaşa’da doğdum büyüdüm. Hâlâ burada yaşıyorum. Tekstil işi ile uğraşıyordum. Bugün de yaptığım muhasebe alanında çalışıyordum. Hobi olarak fotoğrafa başladıktan 1 yıl sonra kendimi geliştirmek istedim. 2012 yılında İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin İSMEK kurslarına katıldım. Fotoğraf makinesi aldım. Şimdi yapmıyorum ama ilk başta kısa süre düğün salonlarında fotoğraf çektim. Youtube ve benzeri platformları, fotoğrafı öğrenme amacıyla iyi değerlendirdim. Sonra model fotoğrafları çektim. Kurslarda eğitim aldığım Cüneyt Çelik beni fotoğraf yarışmalarına yönlendirdi. İlk kez Van’da ‘Kardeşlik’ konulu bir yarışmada 2016 yılında ikincilik kazandım. Sonrasında birçok fotoğraf yarışmasına katıldım. Birçok fotoğrafım sergileme aldı. Rakamını bilmiyorum ama yüzün üzerinde fotoğrafım ödül ve sergileme almıştır. Bunların yarısı mansiyon ve ödül diğer yarısı sergileme.”

ÇALIŞAN KADINI FOTOĞRAFLIYOR

Alıcı, fotoğrafta geliştikçe kendisine çalışma alanı olarak sokağı seçtiğini; 2015 yılından bu yana sokak fotoğrafçılığı ile uğraştığını aktardı. Sokak fotoğrafçılığı ile sosyal medyada kendisine yer bulduğunu söyleyen Esengül Alıcı, “Tabii adım adım ilerledim fotoğrafta. Şimdi mesela projelere ağırlık vermeye başladım. Uzun süredir çalışan kadınları fotoğraflıyorum. Fabrikadan tarlaya, deri atölyesinden çömlekçilere ‘Çalışan Kadınlar’ konusunu kendime proje olarak seçtim. Geçtiğimiz yıl İstanbul Fatih Belediyesi’nin düzenlediği bir yarışmada ‘Kütüphane’ fotoğrafımla ödül almıştım. Onu devam ettirmeye karar verdim. ‘İstanbul’un Kütüphaneleri’, diye bir seri yapmak istiyorum. Bu iki proje de tamamlandığında sergiler açmayı hedefliyorum. Ama isteğim şu ki buradan fotoğraflar satılsın ve bir gelir elde edilsin. Ve bu gelirin tamamı alanlarında ihtiyaç sahiplerine ulaşsın. Örneğin ‘Çalışan Kadın’ sergisinin geliri kadın derneklerine, ‘İstanbul’un Kütüphaneleri’ sergisinin geliri köy okullarındaki çocuklara ulaşsın” sözleriyle anlattı.

KIZI DA FOTOĞRAF SEÇTİ

Kızının da kendisi gibi fotoğrafı seçtiğini anlatan Esengül Alıcı, “Kızımla yaşıyorum. Altı yaşından bu yana fotoğraf çekmeye gittiğimde o da yanımda oluyor, hatta fotoğraf çekiyor. Bugün 17 yaşında ve o da fotoğrafla uğraşmak istiyor, fotoğraf üzerine bir şeyler yapmak istiyor. Fotoğraf üzerine eğitimini devam ettirmek ve çalışmak istiyor” dedi.

RUHUMA İYİ GELİYOR

Fotoğrafın yeni yerleri ve şehirleri keşfetmesini sağladığını da ifade eden Alıcı, “İnsan, mekân odaklı fotoğraflar çekmeyi seviyorum. Seyahat ettiğim şehirlerde tanıştığım insanlarla bağlar kurarak hikâyelerini dinleyip onların hikâyelerinde bir parça olmak ruhuma iyi geliyor. Kısaca aslında fotoğraf ve onun getirdikleri ruhuma iyi geliyor. Her gittiğim şehir, her tanıdığım insan bana çok şey kattı, katıyor. Hayata farklı pencerelerden bakmak gibidir benim için fotoğraf ve çektiğim fotoğraflarla sanatseverlerin beğenisini almak, takdirini kazanmakta ayrı bir gurur” diye konuştu