Cumhuriyet Bayramı’nda çocuklarla Atatürk’ün izinde

İlk Meclis binasının koridorlarında dolaşın

Ulus Meydanı’ndaki müzeye Birinci Türkiye Büyük Millet Meclisi binası ev sahipliği yapıyor. Müzenin koridorlarında ve odalarında, 1918-1923 yılları arasındaki olaylar yağlıboya tablolar ve fotoğraflarla kronolojik olarak anlatılıyor. 23 Nisan 1920’de gerçekleştirilen ilk Meclis toplantısının yapıldığı odayı da mutlaka ziyaret edin. Birinci TBMM binasına yürüyüş mesafesindeki İkinci Türkiye Büyük Millet Meclisi binasındaysa Cumhuriyet Müzesi var.

Anıtkabir

1924 ile 1960 yılları arasında Atatürk ilke ve inkılaplarının gerçekleştirildiği, pek çok çağdaş yasanın çıkarıldığı ve çokpartili sisteme geçişin sağlandığı bu bina tarihimizin önemli yapılarından. Atatürk İnkılâpları Odası müzenin en ilgi çekici bölümlerinden. Atatürk’ün sesinden ‘Nutuk’u dinleyeceğiniz müze, çocuklar için de özel bir anlatım tercih etmiş. (Kurtuluş Savaşı Müzesi ve Cumhuriyet Müzesi’ni sanalmuze.gov.tr adresinden çevrimiçi ziyaret edebilirsiniz.)

Cumhuriyet’in kuruluşuna giden yol

Atatürk ve Ankara denince ilk akla gelen durak; Anıtkabir. Müze, Anıt Bloku ve sembolik bir Milletler Cemiyeti olan Barış Parkı’ndan oluşuyor. Bu parkta ülkemizin farklı bölgelerinden getirilmiş ve dünyanın pek çok farklı ülkesini temsilen gönderilmiş 50 bin civarında bitki ve ağaç var. Bu ağaç ve bitkiler hakkında isim, adet ve geldikleri yeri de içeren detaylı bilgiyi fotoğraflarıyla birlikte anitkabir. tsk.tr web sitesinde bulabilirsiniz. Parkın içinden yürüdükten sonra sağ ve solunda heybetli aslan heykelleri olması nedeniyle Aslanlı Yol olarak bilinen yolu takip ederseniz Anıt Mezar’a ulaşıyorsunuz. Atamızı saygı, sevgi ve özlemle andıktan sonra Atatürk ve Kurtuluş Savaşı Müzesi’ni gezebilirsiniz.

Müzenin en ilgi çekici yeri Atatürk’ün özel eşyalarının olduğu bölüm. Benim en beğendiğim bölümlerden biriyse Atatürk’ün çalışma odası ve özel kitaplığı. Türkçe dışında İngilizce, Fransızca, Romence, Yunanca ve Latince toplam 3 bin 23 adet kitap sergileniyor. Müzede, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna giden yolda yaşanan Çanakkale Muharebeleri, Sakarya Meydan Muharebesi, Büyük Taarruz ve Başkomutanlık Meydan Muharebeleri’ni anlatan panoramalar her yaştan ziyaretçinin ilgisini çekiyor. Bu üç panorama, üç boyutlu canlandırmalar ve ses efektleriyle daha çarpıcı bir hale getirilmiş. Bu alanda ayrıca başta Atatürk olmak üzere Kurtuluş Savaşı’nda görev alan komutanların portreleri ve savaşın farklı anlarını gösteren tablolar da sergileniyor.

Bilimin ışığında zamanda yolculuk yapın

Eşimin ve oğlumun klasik arabalara olan ilgisi nedeniyle İstanbul’daki Rahmi M. Koç Müzesi’ni her yıl mutlaka ziyaret ederiz. İstanbul dışında Ankara ve Cunda’da da Rahmi M. Koç Müzesi var. Ankara’daki müze çocuk büyük her yaştan tarihe ve bilime meraklı ziyaretçinin ilgisini çekecek bir koleksiyona sahip. 1800’lü yıllardan günümüze tıp, eczacılık ve tarımda kullanılan alet ve makineler, deniz, hava ve kara taşıtları, sanayi makineleri, bilim alanında kullanılan eşyalar, araç gereçler müzenin temel parçaları. Oğlum taşıtlara ilgi duyarken ben günlük hayatta kullanılan eşyalar dışında matbaacılık bölümünü beğeniyorum.

Rahmi M. Koç Müzesi

Elle kurşun harflerin dizilmesi, metal klişeler kullanarak yapılan baskılar, kâğıt kesimleri ve kitap ciltlemelerinin sunulduğu bu bölümde geçmiş dönemlerden kalma kitaplar ve hurufat (harf kalıpları) da sergileniyor. Bilgisayar yerine daktilo, cep telefonu yerine fotoğraf makinesi, uygulamalardan dinlenen müzik yerine radyo görmek dijital dünyada büyüyen çocukları oldukça şaşırtıyor. Müzede 19’uncu ve 21’nci yüzyıl arasında yapılmış bebek evlerini görmek beni de çocukluğuma götürdü. Koç Müzesi’nde Atatürk’ün eşyalarının sergilendiği bir bölüm de var. Atatürk’ün çalışma arkadaşlarından Albay Halil Nuri Yurdakul tarafından bir araya getirilen koleksiyon ailesi tarafından müzeye bağışlanmış. Kahve fincanları, mühürler, kılıçlar, bayrak koleksiyonu ilgi çeken parçalar.

Geçmiş medeniyetlerin izini sürün

Yaşadığımız toprakların zengin tarihi ve kültürel birikimini yansıtan arkeolojik eserlerin sergilendiği eşsiz bir koleksiyona sahip. Ankara’nın en eski yerleşim yeri ve ticaret merkezi olan Atpazarı semtinde, Osmanlı yapısı olan Mahmut Paşa Bedesteni ile Kurşunlu Han’ın içinde. Türkiye’nin ve dünyanın en önemli arkeoloji müzeleri arasında. Müze, paleolitik çağdan Roma dönemine kadar pek çok değerli esere ev sahipliği yapıyor.


Müze binası da bir Osmanlı yapısı

Müzeyi ilk ziyaretimizde oğluma, Atatürk’ün Ankara’da bir Eti Müzesi kurulmasını istediğini ve bu sebeple Anadolu’nun dört bir yanından Hitit eserleri toplattığını anlatmıştım. Dönemin kültür müdürünün de çalışmalarıyla Ankara’da ilk müzenin kurulduğunu söyledim. Müze, farklı uygarlıklara ait eserlerle zamanla zenginleşerek bugünkü halini almış. Müzeyi dilerseniz sanalmuze. gov.tr adresinden çevrimiçi ziyaret edebilirsiniz.

Selçuklulardan bugüne sanatın en güzel örnekleri

1930’dan beri faaliyet gösteren müze Cumhuriyet döneminde ilk kurulanlardan. Müzede, Türk sanatının Selçuklu döneminden günümüze kadar gelen pek çok eserini görebiliyorsunuz. Anıtkabir’in yapımı tamamlanana dek 15 yıl boyunca Atatürk’ün naaşının muhafaza edildiği yer olması nedeniyle de tarihi bir öneme sahip. Kurulduğu yıllarda ağırlıklı olarak resim ve heykel alanında eserler sergilense de zaman içinde bir kültür müzesine dönüşmüş.

Etnografya Müzesi

Anadolu’nun çeşitli yörelerine ait halk giysileri, süs eşyası, halı ve kilimler, ok, tabanca, tüfek, kılıç, porselenler ve yazı sanatı örnekleri başta olmak üzere çok sayıda eser görülebilir. Sergilenen yöresel kıyafetler de çocukların çok ilgisini çekiyor. Bu müzeyi de sanalmuze.gov.tr adresinden çevrimiçi ziyaret edebilirsiniz.

İstiklal Marşı burada yazıldı

Hamamönü, Ankara’nın ilk yerleşim yerlerinden biri ve günümüzde bir açık hava müzesi. Buradaki tarihi Ankara evleri sanat atölyeleri, galeri, müze, kafe ve hediyelik eşya dükkânlarına dönüştürülmüş.


Mehmet Akif Ersoy Müze Evi

Mehmet Akif Ersoy’un ikamet ettiği ve İstiklal Marşı’nı yazdığı ev de burada. Ev günümüzde Mehmet Akif Ersoy Müze Evi olarak hizmet veriyor.

ÇOCUKLUK GÜNLERİNİZİ ANIN

Ankara tam bir müzeler kenti. Çocukla birlikte yolu düşürmüşken görülmeden dönülmemesi gereken müzeler de var. Oğlumla ziyaret etmeyi en sevdiklerim şunlar oldu:

Oyuncak Müzesi: Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi bünyesindeki müzeyi gezerken kendi oyunlarınızı ve oyuncaklarınızı çocuklarınıza anlatabilirsiniz.

Cin Ali Müzesi: Rasim Kaygusuz’un ‘Cin Ali’ kitapları çocuklarımız için tekrar basıldı. Müzede ebeveynler çocukluk günlerine dönerken çocuklar da Cin Ali ve onun maceraları ile tanışacak.

PTT Pul Müzesi: Cep telefonları yokken birbirimizle nasıl iletişim kurduğumuzu merak eden oğluma ankesörlü telefonlardan, başka şehirlerde, ülkelerde oturan arkadaşlarımıza yazdığımız mektuplardan söz ettim. Çalışma odamdaki mektup kutumu karıştırıp rengârenk pulları görünce çok şaşırdı. Ulus semtindeki PTT Pul Müzesi hem dünyanın farklı ülkelerinden pulları tematik şekilde görebileceğiniz hem de geçmişten günümüze postanın nasıl işlediğini öğrenebileceğiniz bir müze.

Şehirde doğayla buluşun

Kuğulu Park

Adı Ankara ile özdeşleşen Kavaklıdere Mahallesi’ndeki park, harika manzarası, heykelleri, çocuk oyun alanı, kuğuları, kazları ve ördekleriyle şehrin merkezinde doğayla kucaklaşmanızı sağlıyor.

Seğmenler Parkı

Kavaklıdere Mahallesi’ndeki diğer bir park olan Seğmenler 67 bin metrekarelik bir alana yayılıyor. Süs havuzları, çocuk oyun bahçesi ve kültürel etkinliklerin organize edildiği amfi tiyatrosuyla Ankara’nın önemli parklarından biri.

Atatürk Orman Çiftliği

Çiftlik alanı, gül bahçeleri, piknik alanı, müze ve Atatürk’ün Selanik’teki evinin bir benzeri olan Atatürk Evi Müzesi görülebilecek yerler. Çiftlik içinde çocuk oyun alanları da var. Çiftlikte kullanılan pek çok eşya ve alet müzede sergileniyor. İlk dondurma yapım makinesi, eski fıçılar, eski tarım ve veteriner aletleri çocukların oldukça ilgisini çekiyor.