Sapanca’dan Antalya’ya

Bir otel, kafalardaki Antalya Kemer algısını değiştirebilir mi? Bir otel, “Bodrum mu Antalya mı” diye kıyaslatabilir mi?

Haberin Devamı

Sapanca’dan Antalya’ya

Bir otel, “E burası da ev gibiymiş” dedirtebilir mi?
Dedirtiyormuş.
Her hafta otel yazdığımı göremezseniz.
Göremeyeceksiniz de...
Ne kıymeti kalır ki bu köşeyi her yazıda bir otelle süslesem...
Ama bazı yerler var ki fark yaratıyor.
Türk turizmine büyük katkı sağlıyor.
İşte öyle yerleri gördükçe, duydukça, deneyimledikçe yazacağım.
Onlardan birindeydim geçtiğimiz günlerde.
Kemer’deki NG Phaselis Bay’dan bahsediyorum.
NG Kütahya Seramik Yönetim Kurulu Başkanı Erkan Güral, Sapanca’daki otellerinden sonra Antalya’da eski bir oteli satın alıp baştan yaratmış.
“Pandemi döneminde şu kadar harcadı”, “Yatırım maliyeti ile dudak uçuklattı” falan demeyeceğim. O işleri ekonomicilere bırakıyorum.
Ama Phaselis Bay nokta atışı bir lokasyonda, nokta atışı bir hizmet sunmak için kurulmuş. Pandemi nedeniyle otelde sadece Türk ve Ukraynalı müşteriler vardı. Resmen akın etmiş Ukraynalılar otele.
Kimseye soru sormadan “Neden burası?” diye düşündüm.
Ve şu sonuçları çıkardım:
◊ Antalya’da bulunan üç koydan birine kurulmuş otel. Resmen dikine uzanan dağların arasında uyanıyorsunuz sabahları.
◊ Antalya’nın denize en yakın oteli olmuş. Bu da deniz sevenler için tercih sebebi.
◊ Otel çok büyük. Ama yorucu değil.
◊ Sessizlik isteyenler için ‘sessiz havuz’ ve deniz kıyıları alternatifi var.
◊ İtalyan, Türk, steak, Uzak Doğu ve balık restoranlarındaki mutfak şefleri işinin ustaları...
◊ Otel, aile geleneği ile yönetiliyor. Hem de son derece ‘mütevazı’ olan bir ailenin geleneğiyle. E durum böyle olunca misafirler kendilerini rahat hissediyor.
Haziran ayında yüzde 98 doluluk var otelde. Ama Ruslar, Türkiye’ye gelmeye başlayınca ortalık karışacak. Temmuz ve ağustos aylarında da Phaselis’e büyük talep olacak.

Haberin Devamı

Özel jetle Kemer’e

Erkan Güral, isteyen misafirleri özel araçlarla evlerinden alıp özel jete bindireceklerini ve otellerine getireceklerini anlattı.
Üstelik dünyanın neresinden olursa olsun.
E şimdi bu hizmet karşısında gel de şımarma...
Bodrum’da aldığın keyfi başka bir yerde alacaksın deseler ‘bak işine’ derdim.
Ama büyük konuşmamak gerekiyormuş.

Haberin Devamı

Sola bakma dönemi bitti

Restoran ve kafeler açılınca dikkat edin.
Şöyle göz ucuyla diğer masaları kontrol edin.
Menünün sağına mı bakanlar fazla, yoksa soluna mı?
Menüde sola bakmak, ben istediğimi yerim fiyatı beni hiç ilgilendirmiyor; sağa bakmak, yiyeceğim tamam ama fiyatına da bir bakayım anlamına geliyor.
Eskiden menünün soluna bakanlar artık gözlerini önce sağ tarafa çeviriyor.
Eskisi gibi ‘onu getir, şunu da getir’ dönemi bitti.
En son restoranlar açıkken bunu yapanlar vardı.
Sanırım önümüzdeki süreçte sayıları daha da artacak.
Birçok kişi parasını kontrollü harcayacak artık.

Aşk Sıla’yı kör mü ediyor

İlker Kaleli ile ilişkiye başlayan Sıla, Burçin Terzioğlu’nun yakın arkadaşı Sinem Kobal’ı Instagram’da silmiş. Neden böyle bir şey yapar bir insan?
Ya biz 2000’li yıllarda lise, üniversite okuyanlar bu çilenin büyüğünü çektik.
◊ ICQ’da arkadaşsın, sil.
◊ Kantinde sana neden ‘patso’ ısmarladı, yeme!
◊ Serviste onunla konuşmuşsun, konuşma!
Yani bezdik.
Üstelik bunu yapan Sıla yahu...
E Sıla, sen yazdığın şarkı sözlerinde “kadın ruhundan anlıyorum” mesajı veriyordun...
Durup dururken, üstelik ilişkinin başında bu sahiplenme, bu dominantlık neden?
Aslında aklıma gelen bir ihtimal daha var. Ya Sıla bu hareketleri yapmak ‘zorunda’ kaldıysa?
İlker Kaleli, “Burçin Terzioğlu ve arkadaşlarıyla eski diyaloğum yok, ben zamanında onları çok kırdım zaten. Sil gitsin” demiş olabilir mi?
Olabilir olabilir...

Haberin Devamı

Normal mi bilmiyorum...

◊ Hiç Friends izlemedim.
◊ Game of Thrones’a başlamadım.
◊ Avatar’a göz ucuyla bile bakmadım.
◊ Stranger Things’i hiç sevmedim.
◊ Westworld izlerken 3’üncü bölümden öteye geçmedim.
◊ Seinfeld bana hiç akıcı gelmedi.
◊ The Handmaid’s Tale’ın ilk sezonunu 1 senede bitirdim.

Yazarın Tüm Yazıları