Bir gün herkes Youtuber olacak

Günümüzde sosyal medya hesabı olmayan çocuk veya genç yok denecek kadar az. Youtuber olmak günümüzün modası… Çocuklara “Gelecekte ne olmak istiyorsunuz?” diye sorduğumuzda aldığımız ilk yanıtlardan biri “Youtuber!” oluyor. Peki, ama sosyal medyanın sihri acaba çocukları ve gençleri nasıl etkiliyor? Yazar Miyase Sertbarut bu konuya ‘Ünsüz Youtuberın Günlüğü’ kitabıyla yaklaşıyor ve hem kuşaklar arası çatışmayı hem de gençlerin sosyal medya üzerinden kurduğu ilişkileri masaya yatırıyor.

Haberin Devamı

Youtuber kavramı çocuk ve gençleri nasıl etkiliyor?

Şurası kesin ki, bu sözcüğü duyar duymaz heyecanlanıyorlar. Sanki sihirli bir sözcük gibi... Youtube’a insanın kendi videosunu eklemesi hem kendine dışarıdan bakma şansı veriyor hem de başkalarının o videoyu izleyecek olması çocuğu, genci heyecanlandırıyor. Gerçek hayatta dar alanlara hapsedilmiş, ama sosyal bir varlık olan insanın günümüzde başka şansı da yok gibi.

Neden?

Kent yaşamı insanları bir bölgeye sıkıştırdı çünkü. Evler, arabalar, AVM’ler bizi içeri hapsediyor. Biz de sosyalleşmek için sonsuz özgürlük vaat eden internete sığınıyoruz.

Bir gün herkes Youtuber olacak

Bu kitapta temel çıkış noktanız neydi?

Haberin Devamı

Ben edebiyatçıyım, hikâye anlatmayı, anlattığım hikâyelerle okurumu heyecanlandırmayı ve etkilemeyi isterim. Eğer bugünün çocuk ve gençleri internetle fazla haşır neşirse ve dünya bu yönde bir eğilim gösteriyorsa yazdıklarımda bu ortamı atmosfer olarak kullanmak bana okurlarımı etkileme şansı verir. Bugünün çocuğuyla, genciyle empati kurmak istiyorsam onların penceresinin nereye açıldığını da bilmem gerekir, yaptığım bu. Maskeli balodaymışçasına onların maskesini taktım. Söyleyeceklerimi bu maske eşliğinde söyledim. Yani asıl derdim olan endüstrileşme, hayvan hakları, kapitalizm, tüketim çılgınlığı, reklam piyasası hakkında ne söyleyeceksem Youtube ortamını kullanarak söyledim.

Çocukların internet düşkünlüğü ve ailelerin yasakçılığı nasıl bir çatışma halinde?

Eğer interneti bir düşman olarak görürsek baştan kaybetmiş saymalıyız kendimizi. Yapmamız gereken şey internet olanaklarını işe yarar hale getirmek. Çocuklarla bu alanda çatışmaya girmek, tamamen yasaklamak iki tarafın da zararına. Ortamın sakıncalarından söz edilebilir, nasıl bir zaman hırsızı olduğu konusunda konuşulabilir, bunun yanı sıra nasıl fayda sağlayacağımızdan, işlerimizi kolaylaştırabileceğinden, yalnızca eğlence aracı olmadığından ve hangi konularda daha işlevsel olabileceği hakkında çocukla sohbet etmek gerekir.

Haberin Devamı

Çocukların video çekip hayran kitlelerinin oluşması, sosyal medya ünlülüğü onları nasıl etkiliyor sizce?

Andy Warhol'un çok bilinen bir sözü var, “Bir gün herkes 15 dakikalığına ünlü olacak.” Youtube bu 15 dakikayı yakalamak isteyenlerle dolup taşıyor. Bu heves çoğu zaman başarısızlıkla sonuçlanıyor. İnsan elbette yalnızca başarıdan değil başarısızlıklarından da çok şey öğrenir. Çocuklar bir süre sonra kendilerine gerçek hayatta yeni yollar arayacaklar, bu kaçınılmaz. Popüler bir Youtuber olma hayali geçici bir hevestir, çocuklar bunu deneye yanıla öğrenecekler.

Bir gün herkes Youtuber olacak

Kitapta bir çocuğun günlüğü üzerinden Youtuber kavramını masaya yatırıyorsunuz. Çocuklara yazmaktan çok sosyal medyada video çekmek vs. daha kolay geliyor sanki... Sizce sosyal medya kimlikleriyle gerçek kimlikler farklı mı?

Haberin Devamı

Günümüzde yalnızca çocuklarımız değil, biz yetişkinler de yazılı kültürden daha çok sözlü kültürün etkisi altındayız. Dediğiniz gibi konuşmak ve göstermek daha kolay, ama daha bencilce. Yazı her zaman karşı tarafın, yani okurun hayal gücüne saygı duyar, onun başka türlü değerlendireceği konusunda açık kapıları vardır. Sosyal medya kimlikleri ise gerçek kimliklerden farklı! İnsanlar daha mutlu, daha esprili, daha şairane ve başarılılar. Bu aslında insanın tatmin arayışıyla ilgili…

Anne ve babalara tavsiyeleriniz neler? Günümüz çocuklarıyla nasıl bir iletişim tarzı geliştirilmeli?

Ortak dil oluşturulabilmeli, ama bizden farklı oldukları da unutulmamalı. Bir ergenle çatışmaya girmek yerine beğenileri üzerine düşünmesi sağlanmalı, bu da reddederek değil, konuşarak olur. Çocukların çoğu beğenileri üzerine düşünmezler, bir Youtube fenomeni ona neden çığlık attırıyor, moda olduğu için mi, söyleyemediklerini o söylediği için mi? Çocuk bunları fark ettikçe tehlikeyi azaltmış oluruz.

Haberin Devamı

ÇOCUKLAR İÇİN SANAT

'LC Waikiki aile buluşmaları' başladı. İlk buluşma İstanbul'daydı. Balet Tan Sağtürk ve LC Waikiki CMO Yardımcısı Serap Öngün ile 'Çocuklar için sanat' konusunda harika bir söyleşi gerçekleştirdik. Bir sonraki durağımız 200 Adımda Çocuk Yetiştirme Rehberi'ne değerli görüşleriyle katkı sağlayan uzmanlardan Dr. Şirin Seçkin ile birlikte Antalya! 20 Mayıs Pazar günü saat 14.30'da Antalya Terracity AVM'de 0-6 yaş bebek sağlığını konuşacağız. Herkesi bekleriz. Sürprizlerimiz olacak...

Haberin Devamı

DÖNÜŞÜMÜ YÖNET, GELECEĞİ İNŞA ET

Gebze Teknik Üniversitesi’nin organizasyonuyla bu yıl dördüncüsü düzenlenen Girişimcilik Zirvesi’nin konuğuyduk. Zirvenin bu yılki sloganı “Dönüşümü yönet, geleceği inşa et” olarak belirlenmiş. Temel felsefesi ise “Eğer dijital dönüşümü yönetebilecek zihinsel üretim sürecinde başarılı olabilirsek, gelecekte olabileceklere de yön verebiliriz" şeklinde açıklanabilir.

Bir gün herkes Youtuber olacak

Geçtiğimiz hafta gerçekleşen ve benim yönetme şansına sahip olduğum “Teknolojik dönüşüm ve dijital girişimcilik” başlıklı oturumda çok değerli konuklar vardı ve tecrübelerini paylaştılar. Teknoloji ve bilim, canlı yararı gözetilerek kullanılırsa bizi geleceğe taşır. Bu yolda, genç nüfusu olan Türkiye, bu özelliğini iyi kullanmalı ve gençlerine yatırım yapmalıdır. Bu çok önemlidir.

Bir gün herkes Youtuber olacak

Bu noktada hem Gebze Sanayi Odası Başkanı Nail Çiler’in “Gençlerimiz ne zaman isterse onlara iş olağanı sağlarız” şeklindeki konuşması, hem de Prof. Dr. Ebru Tümer Kabadayı’nın bilime ve genç girişimciliğe dair üniversite bünyesinde gerçekleştirdikleri teknik projelerin hayata geçirilmesi konusundaki hassasiyeti bizlere umut verdi. Girişimcilik Zirvesi'ne önderlik eden GTÜ Rektörü Prof. Dr. Haluk Görgün'e, organizasyonda emeği olan tüm öğretim üyeleri, öğrenciler ve Gebze Teknik Üniversitesi yönetimine sonsuz teşekkürler. Bu tür buluşmalara çok ihtiyacımız olan bir dönemdeyiz. Zaman ilerlerken bizler yerimizde duramayız! Gelecek yüzyılda bilim ve teknoloji ürettiğimiz sürece varız.

Yazarın Tüm Yazıları