İşte yeni mezunla işi buluşturmanın formülü

Salı günü Hürriyet Gazetesi’nin düzenlediği, benim de moderatörlüğünü üstlendiğim Gaziantep Ekonomi Zirvesi için Gaziantep’teydim.

Haberin Devamı

Toplantıda, salgın döneminde ekonomideki gelişmeler, yatırımlar, ihracat ve önümüzdeki dönemden beklentiler konuşuldu ama bana göre zirvenin asıl gündem konusu, istihdam ve mesleki eğitimdi. Sanayicisinden ihracatçısına kadar herkesin ortak görüşü, “Çalıştıracak elaman bulamıyoruz” oldu. Hatta zirvede, Gaziantep Sanayi Odası Başkanı Adnan Ünverdi’nin anlattığı yaşanmış bir olayı da sizinle paylaşayım. Ünverdi, “Yeni mezun olmuş makine mühendisini işe alıyoruz, işin tekniğini bilmeyince, usta başına emanet ediyoruz öğret diye, bu sefer de yeni mezun kendini kötü hissediyor” diyor.

DİPLOMA ÇALIŞMAZ İŞİ BİLMEK LAZIM

Bu sorun yeni mi? Değil; yılların sorunu ama her geçen gün büyüyor. Öyle ki, haklı olarak herkes üniversite mezunu olmak istiyor, mezun olanca çok azı iş bulabiliyor, böyle olunca da bir tarafta istihdam sorunu yaşanıyor, diğer tarafta reel sektör çalışacak eleman bulamıyor. Zirvedeki bu konu üzerine yapılan konuşmalardan bir anektodu daha paylaşayım. Sanayiciler, “İhtiyacımız olan ara elamana, üniversite mezununun iki katı kadar maaş veriyoruz. Üniversite mezunu verdiğimiz maaşı beğenmiyor, biz ise aradığımız elemanı bulamıyoruz. Diploma çalışmaz, işi bilmek lazım. Teori ile pratiği bir araya getirmemiz gerekiyor” diyor.

Haberin Devamı

Açıkça söyleyeyim, istihdamı artırmanın tek yolu mesleki eğitimden geçiyor. Bunun da yolu, başta aileler olmamak üzere tüm kesimlere mesleki eğitimin öneminin ve iş garantisinin anlatılmasından geçiyor. Bu da tek başına kamunun yapacağı bir iş değil; sanayicisiyle, sivil toplum örgütleriyle herkesin sorumluluğu. Bu işin iki bacağı var. Birincisi meslek liseleri diğeri ise mesleki eğitim merkezleri.

MESLEKİ EĞİTİM MERKEZLERİ

Bugüne kadar da mesleki eğitim ve meslek liseleri konusunda adımlar atıldı. Konuyu yıllardır yakından takip ettiğim için paylaşayım. Mesela, meslek liseleri konusunda sektörler ve okullar örtüşmüyordu, burada olumlu adımlar atıldı, sadeleştirmeye gidildi. Mesela, öğretmelerin eğitim konusunda sıkıntılar vardı, öğretmeler eğitilmeye başlandı. Mesleki eğitim merkezlerinin sayıları ciddi anlamda artırıldı. Artık organize sanayi bölgeleri içinde meslek okulları ve eğitim merkezleri açılıyor ki, buradan mezun olanlar, hiç iş aramasına gerek kalmadan o sanayi bölgesindeki işyerlerinde hemen işe yerleştiriliyor; hem de yüksek ücretlerle. Öyle ki, bugün özel sektörün fabrikasının içine okul açma imkanı bile bulunuyor. Bir veriye daha paylaşayım. Mesela meslek lisesi mezunlarının sadece yüzde 15’i kendi alanında çalışırken, mesleki eğitim merkezlerinde okuyanların yüzde 80’ini kendi alanında çalışıyor.

Haberin Devamı

DEVLET ÜSTLENECEK

Gerek meslek liselerinin sayısının artırılıp, doğru bölgede doğru meslek liseleri kurulması konusunda ve mesleki eğitim merkezlerinin sayısının artırılması konusunda yapılması gereken daha çok işler var. Şimdi bu konuda yeni adımlar da atılıyor. Mesleki eğitim merkezindeki öğrencilere dört yıl boyunca aldıkları ücretlerin işveren üzerindeki yükünü devlet üstlenecek. Öğrenci başına 760 lira olan desteğin tamamını devlet karşılayacak. Mesleki eğitim merkezlerindeki kalfa öğrencilerin aldıkları ücretler artırılarak, 1.200 liraya çıkartılacak ve bunun da devlet üstlenecek. Ayrıca lise ve üniversite mezunu olanların, mesleki eğitim merkezlerinin programlarına katılmaları halinde 6-7 ay gibi kısa sürede programı tamamlayıp, çalışmaya başlamalarına imkan tanınacak.

Yazarın Tüm Yazıları