FETÖ’nün ihanetini unutmak, unutturmak yok

FETULLAHÇI Terör Örgütü’nün 15 Temmuz darbe girişimine karşı Türk milletinin direnişinin 7’nci yılında konuşmalarda ana konu, ihanetin unutulmaması, unutturulmaması üzerineydi.

Haberin Devamı

Çünkü zaman ilerledikçe böyle bir risk oluşur. Nitekim, Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Eğer 15 Temmuz’u unutursak şehitlerimizin aziz ruhlarını muazzep etmiş, masumların hakkını çiğnetmiş oluruz. Pusuda bekleyen odaklara hep beraber net bir mesaj yolluyoruz. 15 Temmuz’un 7’nci seneidevriyesinde bir kez daha ilan ediyorum; değil üzerinden 7 yıl, 70 yıl da geçse 15 Temmuz’un unutulmasına ve unutturulmasına izin vermeyeceğiz. Evlatlarımızın kanını akıtan alçaklara olan öfkemizi diri ve dinç tutacağız” dedi.

FETÖ ihanetinin unutulmaması, ihanetin tekrarlanmaması için gerekli.

14 Temmuz’daki son yazımın başlığı olan “FETÖ ile mücadelede son viraj” başlığını da bu kaygıyla atmıştım. Çünkü Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın son görev dönemi FETÖ ile mücadele açısından ayrı bir önem taşıyor. O yüzden unutmamak, hatırlamak ve uyarmak önemli.

Haberin Devamı

FETÖ, CIA, PENTAGON, CENTCOM

Nitekim Fetullahçı Terör Örgütü’nün ihanetini en yakından yaşayan, silah arkadaşı Ömer Halisdemir’e verdiği “Şehadet Görevi” sonucu; Özel Kuvvetler Komutanlığı’nı (Ö.K.K.) ele geçirmeye çalışan FETÖ mensubu Semih Terzi’nin öldürülmesiyle darbe girişiminin kaderini değiştiren emekli ÖKK Komutanı Tuğgeneral Zekai Aksakallı, 15 Temmuz’un 7’nci yıldönümünde çok önemli tespit, hatırlatma ve uyarılarda bulundu.

Önce benim de katıldığım tespitini, tarihe not düşmek adına bir kez de buradan ben paylaşıyorum; “15 Temmuz 2016’da darbe girişiminde bulunan Fetullahçı Terör Örgütü küresel emperyalistlerin bir ürünüdür. FETÖ; CIA, PENTAGON, CENTCOM ve ülkemizi hedef alan devletler ve istihbarat servisleri tarafından desteklenmiştir. Türkiye Cumhuriyeti devletini parçalamaya yönelik bir girişimdir. Eğer başarılı olunsaydı kukla bir yönetimle ülkenin adım adım parçalanma sürecine gireceğini değerlendiriyorum.”

M5 Savunma Sanayii Dergisi’nde Ardan Zertürk ile söyleşisinde bu tespitini paylaşan Aksakallı önceki akşam Habertürk’ten Kemal Öztürk ile bir röportaj yaptı.

ÇOK, ÇOK AMA ÇOK ÖNEMLİ UYARI

Aksakallı önceki akşam Habertürk’teki röportaja şu cümlelerle başladı:

Haberin Devamı

3 yıl sonra neden konuşmaya karar verdim? Tabii küresel emperyalist odakların güdümünde olan Fetullahçı hain darbe örgütünün faaliyetlerine devam ettiğini görüyoruz. Son birkaç aydır gözlemlediğimiz, emarelerini aldığım çok kritik olaylara tanık oldum. Bu örgütün mensuplarının, mankurtların beklemedik yer ve zamanda yine ülkeyi kaosa sürüklemek için çeşitli eylemlere girişebileceklerini değerlendiriyorum. Tarihi vicdan ve sorumluluk olarak farkındalık yaratmak için, şehit ve gazilerimizi anmak için program teklifinizi kabul ettim.”

TSK’DAKİ FETÖ YAPILANMASI

Aksakallı, 15 Temmuz darbesi öncesi, Türk Silahlı Kuvvetleri’ndeki FETÖ yapılanmasını şöyle tarif ediyor: “Türkiye’deki Tugay ve Alay seviyesindeki birlik komutanlarının çoğunluğu, kurmay subay yetiştiren Harp Akademisi mezunlarının tamamı, askeri okul öğrencilerinin tamamı, NATO görevindeki subayların çoğunluğu FETÖ mensubu idi. FETÖ’cüler Genelkurmay ve Kara, Hava ve Deniz Kuvvetleri Komutanlıkları karargâhlarında da çok etkindi.”

Haberin Devamı

15 Temmuz ve sonrası süreç tüm tespitlerinin doğru olduğunu gösterdi.

2015’TEKİ UYARILARI

2015’te ÖKK içindeki üç komutanın değiştirilmesi için Genelkurmay’a başvuru yaptı, ikisi değişti. Değişmeyen isim 15 Temmuz gecesi ÖKK’yı ele geçirmeye gelen ve Ömer Halisdemir’in öldürdüğü FETÖ’cü Semih Terzi idi. FETÖ’cü Semih Terzi, ÖKK’nın üç Alay’ından birisinin başında idi. Terzi, 15 Temmuz gecesi Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Marmaris’te öldürülmesi ya da yakalanması emrini FETÖ’cü ekibin başındaki Gökhan Sönmezateş’e veren kişiydi.

Aksakallı’nın uyarısıyla ÖKK’nın diğer iki Tugay’ında komutan değişikliği yapılmasaydı 15 Temmuz 2016 darbe girişiminde Özel Kuvvetler’in üç Tugay komutanı da FETÖ mensubu olacaktı. Yani bütün muharip birliklerin kontrolü FETÖ’nün elinde olacaktı. Bu da darbeye direnişin çok daha kanlı yapılması ve can kaybının çok daha fazla olması anlamına gelirdi.

Haberin Devamı

ÖKK’DAKİ FETÖ’CÜLER

Aksakallı, uyarmasına rağmen o dönemde her zaman başarılı sonuç alamadı. Genelkurmay ÖKK Komutanı Aksakallı, Genelkurmay 2’nci Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, emekli Kara Kuvvetleri Komutanı (K.K.K) Orgeneral Salih Zeki Çolak, KKK Personel Başkanı Tümgeneral Şevki Gençtürk’e rağmen Genelkurmay, 2015 yılında FETÖ’cü iki ismi ÖKK’da Alay Komutanlığı’na atadı. Albaylardan biri Fırat Alakuş, 15 Temmuz ihanetinde Genelkurmay Karargâhı’nı ele geçiren ekibin başında yer aldı, diğeri olan Fatih Yarımbaş, Aksakallı’yı ele geçirmeye çalışan ekibin başındaydı. 

FETÖ’nün ihanetini unutmak, unutturmak yok

SİVİL YAPILANMADA ANKESÖR

Zekai Aksakallı gibi bir ismin, 15 Temmuz darbe girişiminden 7 yıl sonra, emperyalistlerin kuklası FETÖ’cülerin Türkiye’yi kaosa sürükleyecek olayları tetikleyebileceği uyarısını çok ama çok ciddiye almak gerekiyor. FETÖ’nün nasıl sinsi bir yapı olduğunu somut bir rakamla anlatayım: 15 Temmuz darbe girişimine 5.700 dolayında rütbeli subay, astsubay ve uzman çavuş katıldı. Ancak 15 Temmuz’dan bu yana TSK içinde 26 bin 588 FETÖ mensubu tespit edildi. Yani FETÖ, 15 Temmuz darbe girişiminde TSK içindeki varlığının yüzde 20’sini kullandı.

Haberin Devamı

Hâlâ ankesörlü hat konusunda inceleme ve soruşturmalar devam ediyor. Ancak FETÖ’nün asker yapılanmasında 26 bin 500 kişinin tespit edilmesini sağlayan ankesörlü hat soruşturmaları nedense sivil yapılanmalarında görülmüyor.

Mesela Emniyet yapılanmasında 401, üniversite yapılanmasında 39, Maliye yapılanmasında 29, Yargı yapılanmasında ise 391 kişi hakkında ankesörlü hat operasyonu yapıldı. Asker içinde yaygın olan FETÖ imamlarının örgüt üyeleri ile irtibat yöntemi olan ankesörlü hattın, sivil yapılanmada etkili kullanılmadığını düşünmek saflık olur. Nitekim hakkında işlem yapılanlar az da olsa FETÖ’nün sivil bürokrasi içindeki elemanlarının haberleşmede bu yöntemi kullandığını gösteriyor. Rakamın düşüklüğü, hat olmadığını değil, bu alanda yeterli kararlı mücadele olmadığını gösteriyor. FETÖ’nün özel önem verdiği bu alanlarda tek bir ihmal, Zekai Aksakallı’nın uyarısında olduğu gibi tehlikeli sonuçlar doğurur.

Yazarın Tüm Yazıları