Muğla büyük tehlikede önlemler almak gerek

DOKTOB (Dalaman Ortaca ve Köyceğiz Turizm Otelciler ve Turistik İşletmeciler Birliği) Başkanı Yücel Okutur’u konuk ediyorum bugün. Okutur, Muğla bölgesinin büyük tehlike altında olduğunu vurguluyor, önlemler sıralıyor:

Haberin Devamı

GÖÇ BASKISI ALTINDA
“Muğla, önce kovid salgını, sonrasında hepimizi yasa düşüren deprem felaketleri ile yoğun göç baskısı altında. Yoğun kentleşme ile bölge çok büyük tehlike altında. Tarih, turizm ve tarım açısından çok popüler olan bölge; turistik aktivitelerin yetersiz yönetimi, zayıf alt yapı, nitelikli tarım arazilerinin azalması ve bilinçsiz kullanılmasıyla büyük sorunlarla karşılaşacak.
TARIM ALANLARI AZALIYOR
Uzun yıllardır planların yapılamaması, yapılanların uygulanamaması sonucu kaçak kullanımın artması bölgenin doğal yapısını kaybetmesine sebep olmuştur. Bu da başta doğal afetler olmak üzere iklim değişikliğinden kaynaklanan olumsuz etkenlere karşı da Muğla’yı korumasız ve dirençsiz bırakmaktadır. Bölge yangın, sel ve kuraklık tehlikesi ile karşı karşıyadır. Denizlerde su kalitesi, göllerinde su seviyesi düşmekte, tarımsal alanlarında azalma görülmektedir.
DOĞA VE KÜLTÜR KORUNMALI
Bölgenin doğasının, kültürünün ve peyzajının korunması, tarımsal kalkınma ve nitelikli turizm için çok önemlidir. Bozulan ekosistemlerin eski haline dönüştürülmesi ise maddi kaynak ve zaman kaybına neden olacaktır. Doğası ve yapısı korunmuş alanlar, ekosistemlere güvenilir ev sahipliğinin yanında temiz su temini, karbonun depolanması, toprağın dengelenmesi, doğal afetlerin etkilerinin azaltılması gibi hayati katkılar sunmaktadır.
OLUMSUZLUKLARI GİDERMEK
Muğla’mızın üzerindeki olumsuz etkileri kaldırmak ve yönetmek için acilen stratejiler belirlenmelidir. Bu stratejileri tüm paydaşların sahiplenerek uygulaması başarıyı getirecektir. Öncelikli eylemler; arazi kullanım değişikliklerinin izlenmesi, tarımsal ürün deseninin belirlenmesi, yöreye uygun bütünleşik mekânsal planlarının yapılarak uygulanması, biyolojik çeşitlilik bilincinin artırılması, korunan alanların çevresinde tampon bölgeler oluşturulması ve nitelikli yönetim kararlarının benimsenmesidir. Bunun için:
GERÇEKÇİ PLANLAR HAZIRLANMALI
* Yörenin gerçeklerine uygun mekan planları acilen hazırlamak
* Etkin denetim ve izleme sistemi kurmak, koruma alanları (deniz, kara, hava) yönetim ofisleri oluşturmak
* Ekotarım ve ekoturizmi geliştirmek, sıfır atık projeleri uygulamak
* Kooperatifleri etkin hale getirmek
* İklim değişikliği eylem planlarını hazırlamak ve uygulamak gerekmektedir.
HALK BİLİNÇLENDİRİLMELİ
Ek gelir getirici faaliyetlerin belirlenmesi ve ekonomik faydanın artırılması amacıyla pilot alan seçilerek gerekli altyapısının oluşturulması sağlanmalıdır. Başta tarımsal kalkınma olmak üzere (ekotarım, agro çiftlik ve ekoturizm) yerel halkın bilinçlendirilmesi ve uygulamaya katılması önemlidir. Bu kapsamda;
* Doğayla uyumlu tarımsal ürünlerin ve turizm için gelir getirici kaynaklar belirlenmeli
* Gelir getirici kaynaklar için pazarlama ve markalaşma (Golf sahaları, futbol kamp alanları ve tenis kortları) olanakları sağlanmalı, etkin örgütlenme ve işletme modeli kurulmalıdır.
MİRASI KORUMAK GÖREVDİR
Doğal ve kültürel güzellikler barındıran Muğla’nın kurum, kuruluşlar ve STK’ları sorumluluk alarak sorunlara kesin çözümler üretmelidir. Aksi durumda doğasının bozulması, tarımsal arazilerinin izinsiz yapılaşması, kültürel özelliklerinin kaybolması ile bölgenin bir çöküntü alanına dönüşmesi kaçınılmazdır. Nitelikli tarım ve turizm Muğla’nın en büyük mirasıdır. Bu mirası gelecek nesillere korunmuş olarak bırakmak da hepimizin görevidir.”
Son söz: Kolay gelsin!

Yazarın Tüm Yazıları