AKM hazır ben dünden hazırım

Nihayet yarın Atatürk Kültür Merkezi açılıyor. Yıllarca tartışılan, kapalı kalan, yıkıldı, kurtuldu, yine gidiyor elden derken AKM’de mutlu sona erişildi.

Haberin Devamı

Semtten komşu olduğum için inşaat sürecini tuğla tuğla, cam panel cam panel, seramik seramik, granit granit izledim zaman içinde. Semtimiz biraz çekti bu inşaat sürecinde fakat AKM’ye kavuşmak bu dertleri unutturacaktır.

AKM hazır ben dünden hazırım

Benim gibi ilk gençlik yıllarından itibaren yolunu AKM’ye düşürerek büyüyenler, Alin Taşçıyan’ın isabetli tanımındaki gibi “AKM’yi gayrıresmi bir okul” olarak görmüştür.

Bir cumartesi sabahı, ucuz balkon biletiyle İDSO konserine koşanlar...

O küçük, daracık gişe bölümünde yeni açıklanan program için kuyruğa girenler...

Festival bileti için sabahlamış olanlar...

Hakikaten ne ortamdı ama o bilet sabahlamaları... “Sinema Günleri” veya “Uluslararası İstanbul Müzik Festivali” programları açılır açılmaz hayallerle bütçeler denkleştirilmeye çalışılır, biletlerin AKM’de satışa çıkacağı sabaha kadar uzayacak kuyruklara girilirdi.

Haberin Devamı

AKM’nin önü böylece “koca kentte kafana göre insanları bulabildiğin” bir adrese de dönüşüverirdi.

Küçük salonunda bile büyük hayallere fırsat kapısı açardı sevgili AKM’miz... Çok etkilendiğim bazı sinema klasiklerini de o çatı altında izledim, müzik dünyamı aydınlatan hakiki efsanelerini de...

Genç bir müzik delisi olarak Bilsak Caz Festivali’nde izlediğim Chet Baker’in, Dizzy Gillespie’den Bejart Balesi’ne uzanan ve ruha sihir üfleyen gecelerin, daha nicelerinin hatırası hafızamda...

AKM hazır ben dünden hazırım

AKM’ye ilk gidişimde sayısız hatıranın izini de süreceğim elbette fakat önce bir gitmek gerekiyor, öyle değil mi?

O işi de hallettim. Programın açıklanmasını sabırsızlıkla bekledikten sonra ilk biletlerimizi aldık.

Önce 31 Ekim’de Londra Filarmoni Orkestrası’nın konserine sonra da İstanbul-Ankara ve Antalya Devlet Opera ve Balesi’nin ortak yapımı olan Aida”ya...

Büyük heyecanımıza, sevincimize ve beklentimize karşılık bulacağımıza inanıyorum.

Haberin Devamı

Yenilenen, yeniden kavuştuğumuz Atatürk Kültür Merkezi’nin daha kuşaklarca İstanbullulara ufuk açan, “gayrıresmi bir okul” olarak hizmet sunan, hayat girdabından kurtulmamız için müzikle, dansla, tiyatroyla, her disiplinden sanatla el uzatan, özgürce kenti aydınlatan bir güç merkezi olarak yoluna devam etmesini diliyorum.

AKM hazır, ben dünden hazırım; ne güzel, kavuşuyoruz...

Yazarın Tüm Yazıları