Facia madenimde olsaydı intihar ederdim

SOMA faciası nedeniyle kim istifa edecek?

Haberin Devamı

“Yasa var mı? Var. Denetim var mı? Var “ diyen Çalışma Bakanı Faruk Çelik mi?
Yoksa madeni dokuz ay önce ziyaret eden Enerji Bakanı Taner Yıldız mı?
Dün televizyonda kulak verdiğim bir madenci, Çelik’in denetim iddiasının tam aksini söylüyor.
“Tüm denetimler göstermelik. Müfettişler gelince panolar filan, onlar gidince eski tas eski hamam”.
Kim tutuklanacak?
Soma Holding’in patronu Alp Gürkan mı? Taşeron firma yöneticileri mi?
Yoksa denetimi doğru dürüst yapmayan teknik personel mi?
Çevremde, geçtiğimiz ay 188 kişinin ölümüyle sonuçlanan feribot kazasının ardından Güney Kore Başbakanı Jung Hong-won’un istifası örnek gösteriliyor.
Oysa Güney Kore tek örnek değil.
Fukuşima faciasından sonra Japonya Başbakanı Naoto Kan, nükleer sızıntıyla mücadeleyi iyi “yönetemediği” gerekçesiyle istifa etmişti.
Başbakan Erdoğan “Türkiye’de böyle operasyon yapılmadı” dese de Soma faciasının da iyi “yönetilemediği” bal gibi ortada.
Türkiye’nin en büyük maden kazası sırasında madende tam olarak kaç kişi vardı? Kaç kişi kurtarıldı, kaç kişi halen madende bilmiyoruz.
İşin tuhaf tarafı madenin sahibi de bilmiyor.
Kayıpların olduğu söyleniyor.
Faciaya yol açan yangının neden çıktığı tam olarak belli değil.
Kaza yerindeki meslektaşlardan büyük bir kargaşa yaşandığını anlıyoruz.
Fütüristler Derneği’nin kurucusu, girişimci iş insanı Alphan Manas altı yıl boyunca maden işletmeciliği yapmış biri.
Maya Enerji’deki hisselerini Borusan’a sattıktan sonra portföyünde kalan Ege Madencilik nedeniyle Balıkesir ve Balya’da kendi deyişiyle kömür işletmeciliği “macerasına” atılmış.
Dünkü konuşmamızda “Altı yıllık macerada bu sektörün ne kadar özensiz olduğunu gördüm. İşçi haklarına, işçi güvenliğine önem veren yok” diyor.
Manas, işçilerin SGK paylarını, fazla mesai ücretlerini tam ödeyerek, çıkarttığı kömüre fatura keserek piyasada haksız rekabetin altında “ezildiğini” söylüyor.
Nitekim, piyasa değeri 20 milyon dolar olan, mahkemenin ise 23 milyon lira değer biçtiği kömür madenini yüreği kan ağlayarak 7 milyon liraya satmış.
Manas, “Eski bir kömür madeni sahibi olarak şunu rahatlıkla söyleyebilirim. Soma’daki facia benim işletmemde ve benim sorumsuzluğum yüzünden meydana gelmiş olsaydı intihar ederdim” diye konuşuyor.
“İntihar etmeyi başaramamış olsaydım anında tutuklanmam gerekirdi” diye devam ediyor.
“Peki neden kimse tutuklanmıyor” diye soruyor?
Biz de aynı şeyi soruyoruz.

Haberin Devamı

Teknik nezaretçinin ücretini kim ödüyor?

Haberin Devamı

ALPHAN Manas’ın Balya kömür madenindeki eski Genel Müdürü Baran Eroğlu’na göre, Soma faciası Türkiye’nin madenciliğinde bir dönüm noktası olacak.
Maalesef 282 cana mal olmuş bir dönüm noktası.Eroğlu sohbetimizde üç önemli noktaya parmak basıyor.
Madencilikte taşeron sisteminin tehlikesi, teknik nezaretçilerin ücreti ve Türkiye büyüdükçe asla kesilmeyen şu kömür yardımı. Madenlerde “Teknik Nezaretçilere” büyük görev düşüyormuş.
İşletmelerin teknik ve emniyet nezaretini yapmak için ocağa 15 günde bir inmeleri, eksiklikleri, sorunları “nezaret defterine” yazmaları gerek.
“Teknik Nezaketçi” sorunlar giderilmemişse üretimi durdurmak yetkisine sahip.Ancak Türkiye’de tuhaf bir durum var: Bu kişilerin ücretini devlet değil maden sahipleri ödüyor.
Soru şu: “Teknik Nezaretçi” ücret aldığı bir kurumun üretimini nasıl durduracak?
Eroğlu’na göre, “Teknik Nezaretçi” işini iyi yaparsa kaza ihtimali düşer.
1992 Zonguldak’taki kazada aynı şeyler söylenmiş ve unutulmuş.
Eroğlu, Fakir Fukara Fonu’ndan kömür yardımının de böyle kazalardaki rolüne dikkat çekiyor.
“Bu yardım kömür üretimine baskı yapıyor. Eğer kömür yardımı anlayışı sürerse elektrik üretimi hangi kömürle yapılacak? Türkiye büyüyor diyoruz ama kömür yardımı her yıl 1 milyon ton artıyor” diyor.

Yazarın Tüm Yazıları