Karaköy’ü çok sevdik…

Büyük inşaatların kargaşasından günlük hayatın sert gerçeklerine... Karaköy’ün ilk başlardaki heyecanını kaybetmesinin türlü nedeni var.

Haberin Devamı

Geçen hafta yaptığım bir ziyaretle burada hayat belirtilerine rastlamak biraz olsun moral vericiydi…

 

Karaköy ve Moda, İstanbul’un son yıllarda sosyal-kültürel hareketlenmenin gerçekleştiği, kendini yeniden keşfeden semtler. Şehrin bir süredir çektiği kalp ağrılarından özellikle Karaköy nasibini aldı. Turistlerin çok sevdiği ve aslında birkaç sokaktan ibaret bu kurtarılmış bölge, bir süredir ıssız. Yerli ziyaretçiler de belli nedenlerden sokağa çıkmaktan, kalabalık hareketli yere gitmekten çekinince semtten ne yazık ki üst üste kapanma haberleri gelmeye başladı. Geçen akşam Efruz lokantasını keşfe gitmem bende bu çok sevdiğim semte dair biraz olsun umut yarattı. Nihayet akşamları müzik seslerinin geldiği, adedi az olsa da sokakta insanların dolandığı eski günleri hatırlatan bir manzarayla karşılaştım. Semtin saydıklarımdan başka sorunları da mevcut. Roket hızında artan kiralar, gayrimenkul yatırımcılarının Karaköy’ün köşesine bucağına göz dikmesi burayı özgün yapan küçük, bağımsız markaların mücadeleyi kaybetmelerine sebep oluyor. Bir de bizim ‘yaşayan sokaklar’dan anladığımız ne yazık ki bol bol lokanta olması. Sosyalleşme- şehri yaşama kavramımız çoğunlukla sofra etrafında bir araya gelmekten ibaret. Bunda da çarpıcı, yeni örneklerle çok sık karşılaşamıyoruz, tutmuyor. Karaköy’ün en cool kafelerinin olduğu sokağında serpme kahvaltıcı, çaycı ve de son nokta nargileci istilasıyla yüzleşince ‘bu baştan kaybedilmiş bir savaş’ diye düşünmemek elde değil.

Haberin Devamı

 
Karaköy’ü çok sevdik…

Sokaklarında keyifle dolaşacağımız, şehrin özgün ve kuytu köşelerine en yakışan adresler içinde  kitapçıların, enteresan butiklerin de olması gerekmez mi? Bu anlamda parmakla gösterilebilecek bir örnek olan Mae Zae adlı mağaza, bugünkü yazımın da konusu...

 

Buranın kurucusu Münire Alabaz, bol uluslarası şirketli- terfili- kıdemli bir özgeçmişi doyma noktasına ulaşınca bir kenara koymuş. Kendini başka bir biçimde keşfe karar vermiş. (O yılların bugünkü serbest girişimci kimliğine katkısı büyük. BP’de pazarlama müdürlüğünü uzun yıllar yapmış birinin hesap-kitapla ilişkisi elbette başka bir enlemde seyrediyor!) Alabaz keşifleri hep sevdiğinden giriyor söze… Seyahati çok seven, bunca yılın yoğun temposunda kendini seyahatle sağıltan Alabaz için bu işin keşif yanı en kıymetlisi. “Seyahatlerimde en ücra mağazayı bulmaya, en farklı tasarımı görmeye önem verdim hep… Keşfettiğim ürünlerin bir kısmını da kendime aldım” diyor ve o an nasıl birr uh halinden bahsettiğini ben de çok iyi anlıyorum!… Ganimetler arttıkça kafasında bu eklektik dünyayı yansıtacak bir dükkan projesi belirmeye başlamış. Karaköy’ü İstanbul’un tarihi dokusu içinde yer alması, eskiye dayanan ticaret merkezi kimliği, binaların tarihi dokusu yüzünden hep sevdiğini anlatıyor.

Haberin Devamı

 
Karaköy’ü çok sevdik…

“Burası bir life store” diyor Alabaz. Sadece hayata renk katacak giyim kuşamın, aksesuarın değil, temel ihtiyaç diş macununun bile modifiye olanı  bu ‘yaşam mağazası’nda yerini bulabiliyor. Seçim yaparken tek bir ortak nokta var; Münire Alabaz’ın ürüne şahsen ilgi duyması.. Ürün gamında son moda olanların yanında eskiler, vintage ve antika değeri olanlar da var. Şahsen vazo ve lamba koleksiyonlarına ilgim, takılara olduğu kadar derin. Zaten aydınlatma, aile işleri olan Alabaz Lighting kanalıyla en iyi bildiği konulardan. Kendi tasarımı lambalarla bezeli, kış günlerinde köşesini şöminenin ısıttığı dükkanında gelenlerle ürün hikayelerini paylaşmayı çok seviyor.

 

Haberin Devamı

Profesyonel bir pazarlamacı kimliği elbette hep elinin altında. Kurumsal markalarla genç sanatçıları biraraya getirdiği iş birlikleri sadece Mae Zae’ye özel yaptıkları projelerden. Yine belli bir konseptle yapılan etkinlere de ev sahipliği yapıyor mekan… Neredeyse her hafta sonu yapılan atölye çalışmalarını özellikle aktarmayı istiyorum çünkü kendine yatırım yapmak ya da rutinin dışına çıkıp kafasını farklı yönde çalıştırmak isteyenler olarak bu konuda daima rehberliğe ihtiyacımız var. Atölyelerin teması handcrafts yani el işine dair her şey: “Bence bu yoldan çıkmış dünyayı iyileştirecek bir şey, el işçiliği”, diyor… Bu niyetle organize ettiği atölye programları sayesinde belli ki mağaza hafta sonu daha da şenlikli. “İtici gücüm, öğrenmek istediklerim… Neyi öğrenmek istiyorsam en iyisini yapana ulaşmaya çalışıyorum. Aralarında hiç atölye yapmamış kişilere cesaret vermeye çalışıyorum çünkü bence bilgi paylaşılmalı. Bu yıl başından itibaren ilk kez 3 aylık programı netleştirdik. Bilgi almak için @maezae instagram hesabından bizi takip edebilirler” diyor.

Haberin Devamı

 
Karaköy’ü çok sevdik…

Son olarak Karaköy esnafı olmaya dair düşüncelerini soruyorum. Hemen sözü Türkiye’nin türlü rengi gibi Karaköy’de de zengin olan insan mozaiğine getiriyor. Ömür boyu orada varlık göstermiş esnaftan da yeni Karaköylüler’den de çok ahbabı var. Her sıkıştığında akıl danıştığı Ali amca, komşusu Dem Çay ekibinden Eylül ve Ömer’, yokluğuna hayıflandığı fotoğraf galerisi Elypsis geliyor aklına. “Daha kimliğini bulamadı” dediği Karaköy için ‘İstanbul’un kilit noktaklarından biri, benim için gelecek vaad ediyor’ diye ekliyor.  Ben de Alabaz’ın yanından şehrin eski parıltısına, turistik gücüne kavuşması dileğiyle ayrılıyorum…

 

(Bu arada Mae Zae Sümerce Ben Sen demekmiş. İlhamını “Benim dünyamı bir sürü Sen’le birleştirmeye çalışıyorum” diye anlatıyor…)

 

Yazarın Tüm Yazıları