Raftaki deprem

Litrelik süt aynı rafta 1 hafta içinde nasıl zamlanır?

Haberin Devamı

SEÇİM depremi mi?

Deprem seçimi mi?

Siz ne derseniz deyin...

Benim gözüm kulağım, milletvekili listelerinde değil...

Banim gözüm kulağım deprem bölgesindeki ihtiyaç listelerinde.

Elbette Ankara’daki gazeteci kardeşim seçim kulislerini izleyecek.

Ama benim aklım, kalbim hâlâ deprem çadırlarında.

Ve anlamsız bir şekilde yapılan zamlarda.

Adını vermeyeceğim. İşte bir zincir market...

Geçen hafta süt aldım. Fiyatı 25.90 lira.

Önceki gün yine o dev zincir markete gittim. Yani tam 1 hafta sonra...

Bir baktım aynı litrelik süt bu defa 28.90 lira olmuş...

1 haftada ne oldu arkadaş. Eminim o litrelik sütler zaten bir haftadır o zincir marketin raflarındaydı.

Peki ne oldu da raftaki ürün için bir ek maliyet çıktı?

Yeniden mi üretildi?

Rafta zam gelir mi?

İşte böyle gelir...

Yalnız süt mü?

Haberin Devamı

SAKLAYIN, BANA GÖNDERİN

Bir önceki alışveriş fişinizi saklayın. Bir dahaki alışverişte kontrol edin. Zam ortaya çıkınca lütfen bana gönderin.

Sayın dev zincir market yönetimleri.

Yapmayın arkadaş. Enflasyon, seçim, kontrolsüz fiyat falan derken böyle suni zamlarla bizi bunaltmayın.

İşte bir kez daha yazıyorum.

Ama bir dahaki yazıda bu defa isim vereceğim.

Lütfen biraz özen gösterin.

TEKSTİL DEVLERİ BU SÖZÜM DE SİZE

Raftaki depremRaftaki deprem

AH benim Antakya’m. Ah benim Uzun Çarşı’m. Hatay’ım...

Ah deprem bölgesinde çile çeken kardeşlerim.

Fotoğraflara bakıyorum... Antakya Uzun Çarşı... Harabe haline gelmiş o tarihi dekor. Orada, köşede enkaz altına saplanmış ve bazı harfleri silinmiş bir tabela.Özkan Tekstil. O çarşıya bakıyorum.

Bir zamanlar cıvıl cıvıl rengârenk o çarşı.

Duduş Giyim. Güleryüz... Gümüş İç Giyim... Kapısına “Şımarık kızlar giremez” yazan o şakacı esnaf... Şimdi hiçbiri yok. Kim bilir ne yapıyorlar? Nerede yaşıyorlar?

İşte onlar için yazıyorum bu yazıyı.

Ve diyorum ki: Sayın büyük tekstil firmaları. Dev tekstil ihracatçıları.

İşte şimdi tarihimizden gelen “Lonca’da yardımlaşma zamanı”.

İşte ‘Ahi’liğin onurlu kapısı.

Gelin Antakya’nın bu Uzun Çarşı’sına bir el atalım.

Haberin Devamı

Mesela tekstil işverenleri... Ya da Kuyumcular Çarşısı. Ah İstanbul Kapalıçarşı esnafı.

Gelin Uzun Çarşı’nın yeniden imarını üstlenelim.

Gelin Duduş Giyim’i yeniden kuralım. Gelin Güleryüz’ün yüzünü yeniden güldürelim.

Depremle birlikte hem canlarını hem varlıklarını kaybeden insanlarımıza destek olalım.

Siz büyük bir organizasyonsunuz. Kuvvetli bir örgütsünüz.

Sayın Ticaret Bakanı Muş. Sizin de desteğinizle Uzun Çarşı esnafına yardım için bir proje başlatılsa...

Şurası belli oldu ki: Depremin üzerinden 2 ay geçince tekrar ihtiyaçlar yükselmeye başladı. Vatandaşlar bulundukları şehirlerden yardım gönderiyor. Ama olmuyor. Organize olamıyor.

Bu nedenle önce o bölgede esnafın ayağa kalkması lazım.

Haberin Devamı

İşte Antakya’da Uzun Çarşı bir örnek olsun. Gelin lonca geleneğimizi hatırlayıp esnafı ayağa kaldıralım.

Esnaf ayağa kalkarsa o kent ayağa kalkar.
Halk bir nefes alır.

Yazarın Tüm Yazıları