Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan 8 yıl sonra aynı otelde darbecilere demokrasi dersi

CUMHURBAŞKANI Tayyip Erdoğan’ın Marmaris Grand Yazıcı Otel’de verdiği bin kişilik “kanaat önderleri” yemeğindeyiz.

Haberin Devamı

Muğla Büyükşehir Belediye Başkan adayı Aydın Ayaydın’ın davetiyle ben de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın masasındayım.

Aydın Hoca her misafirle tek tek ilgileniyor. Enerjisi yüksek. 

Dikkat ediyorum; Ayaydın rakiplerle polemik yerine proje ve çözüm odaklı. 

Tek cümleyle özetlersem;

“Siyasetten çok hizmete ayarlı bir programı var.”

Serkan Yazıcı, her zamanki samimiyetiyle öyle.

Çevreye bakıyorum, Muğla’dan Bodrum’dan, Milas’tan, Yatağan’dan, Marmaris ve Fethiye’den yoğun ilgi var.

Otel sahipleri, liman sahipleri, tarım sektörü, çiftçiler, sanayiciler, turizmciler orada. 

Yemek sonunda Cumhurbaşkanı’yla sohbet ediyorum.

Tayyip Bey’in morali yüksek.

Sohbet sırasında bir an aklıma geliyor.

Öyle ya...

Hain FETÖ darbe girişimi sırasında Cumhurbaşkanı bu oteldeydi.

Bu otelde hainler, kendisine, ailesine ve çevresinde kim varsa onlara kurşun yağdırmışlardı.

Haberin Devamı

Otelin sahibi Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yakın dostu rahmetli İbrahim Yazıcı’ydı.

Cumhurbaşkanı yemek sırasındaki konuşmasında, “Marmaris adayımız Serkan Yazıcı” derken önüme şu notu almışım:

Darbe girişimine uğradığı otelde, yakın dostu İbrahim Yazıcı’nın oğlunun adaylığını açıklıyor. Bu aslında tarihi bir demokrasi dersidir...”

Öyle ya...

Nereden nereye...

Bir cumhurbaşkanı;

Darbecilerin suikast girişiminden kurtulduğu otelde;

8 yıl sonra o ilçenin adayını açıklıyor. Bana göre bu açıklama bir ilçenin sınırlarının çok ötesinde bir demokrasi dersidir.

Bu başka ne anlama gelebilir ki...

Serkan Yazıcı’nın adaylığı yalnızca bu açıdan bile önemlidir.

FOTOĞRAF KUYRUĞU

Yemeğin sonuna doğru Cumhurbaşkanı’nın oturduğu masaya doğru öyle bir “fotoğraf çektirme kuyruğu” oluşuyor ki...

Gençler, yaşlılar Cumhurbaşkanı’nın yanına gelince gözleri parlayarak kameraya poz veriyor.

Fotoğrafları çeken Cumhurbaşkanlığı görevlisi ve eski fotomuhabiri kardeşime soruyorum:

Murat bu nasıl bir ilgi?”

Bence bu cevabı bütün siyasiler not etmeli...

2002’de ilk seçildiği günlerde Akşam Gazetesi’nde fotomuhabiriydim. O zamanki ilgi neyse şimdi daha da artmış halde sürüyor.”

Gerçekten de bakıyorum. Kuyruk bitmiyor. Fotoğraf çektiren bir kız soruyor:

Haberin Devamı

Çektin di mi abi, çektin di mi?”

Sonra Murat’a soruyorlar:

“Nasıl alacağız fotoğrafı?”

Murat hemen üzerinde link olan kartını veriyor.

Akıp giden kuyruk. Sanki bir ayin. Sanki bir tören. 

Öylece izliyorum.

Ve bir not daha alıyorum:

Siyaset insan işidir.

Yapay zekâyla yapamazsınız.”

Bu seçimleri kim kazanacak diye sorarsanız.

Anketlerden hoşlanmam. Çoğu yanıltır. Son seçimlerde atıp tutan anket şirketlerini gördük. 

O yüzden ben diyorum ki;

Elbette siyasi görüşler, ideolojik bakışlar önemlidir.

Ama bir de şu var...

İnsana seçmen olduğu için değil de insan olduğu için dokunan;

Onu kalbinde hisseden hangi adaysa;

Seçimlerde o etkili olacaktır.

 
Yazarın Tüm Yazıları