Oktay Ekşi ile Aydınlık arasındaki görüş ayrılığında kimden yanayım

Önceki gün Türk medyasında ilginç ama samimi söyleyeyim hoşuma giden bir olayı yaşadık.

Haberin Devamı

Hürriyet’in eski başyazarı Oktay Ekşi, Aydınlık’taki yazısında şöyle bir şey demiş:

Kılıçdaroğlu’nun ABD’nin yeni başkanı Biden’a çektiği kutlama mesajında, ‘Türkiye’deki demokrasiyi destekleyiniz’ anlamındaki sözlerini son derece isabetli buluyorum. Çünkü hem insan hakları hem de demokrasi son 50 seneden beri artık hiçbir ülkenin ‘iç işi’ değildir. Bunlar ‘uluslararası değerlerdir’ demiş.

*

Aydınlık gazetesi bu yazıyı yayınlamış ama altına şu itiraz notunu düşmüş:

“Hangi gerekçe ile olursa olsun ABD’nin ülkemiz siyasi arenasına demokrasi söylemiyle müdahil olmasını doğru bulmuyoruz.”

Oktay Ekşi ile Aydınlık arasındaki görüş ayrılığında kimden yanayım

Gazete ile yazarı arasındaki bu görüş farklılığında ben kimden yanayım diye sorarsanız, hiç düşünmeden cevabını verebilirim:

Haberin Devamı

“Oktay Ekşi’den yana...”

*

Unutmayalım Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu geçen hafta İsrail’le ilişki kurmaya karar veren Fas’ın dışişleri bakanı ile telefonla yaptığı görüşmede ona Filistin halkının aleyhine olacak uygulamaları yapmamaları dileğinde bulundu...

Bunu ne adına yaptı?

“Uluslararası bazı insani değerler” değil mi...

Yani siz kendi adınıza “evrensel değerler” adına başka ülkelere görüş bildirme hakkını görüyorsanız, başka ülkelerin de yine aynı değerler uğruna sizden dilekte bulunmasını zımnen kabul ediyorsunuz demektir...

*

Ama bunun da ötesi
Avrupa Birliği ile ilişkilerimizde bizi bağlayan imzaladığımız belgeler var...

Bunun için 90’lı yıllarda, 2000’li yıllarda Millet Meclisimiz göğsümüzü kabartan birçok yasaya hem de partilerin çoğunun katılımıyla oy verip geçirdi...

Yani ne Kılıçdaroğlu’nun yaptığında, ne Oktay Bey’in yazdığında farklı bir şey yok...

BUNLAR BİR ŞEY YAPAMAZ MI YOKSA REFORM İÇİN FIRSAT MI

SAMİMİ konuşmak gerekirse dün Anayasa Mahkemesi’nden olumlu bir karar bekliyordum...

Düş kırıklığına uğradım.

Çünkü önümde geçen hafta sonu ve bu hafta başına ait iki önemli karar duruyordu.

Avrupa Birliği özellikle Fransa ve Yunanistan’ın beklediği ağır yaptırım kararlarını almadı.

Haberin Devamı

İşi gelecek 2021 baharına bıraktı.

ABD de yaptırımları kabul etti ama bu Türk ekonomisini çok etkileyecek kararlar değildi.

*

Şimdi buna bakıp nasıl bir psikolojiye gireceğiz...

“Bak bu adamlar gücümüzü anladı. Bize bir şey yapamazlar” deyip yolumuza devam mı edeceğiz?

Yoksa “Şimdi önümüzde iyi bir dönem var. Cumhurbaşkanı’nın halka vaat ettiği hukuk ve demokrasi reformlarını yapalım” mı diyeceğiz...

*

Ankara’dan gelen sinyallere bakıyorum...

İktidar çevrelerinde de bu iki görüş çarpışıyor...

Peki bu polemikte ben nerede miyim?

Tabii ki reformların bir an önce yapılması yanlılarından...

AVRUPA BİRLİĞİ KARARINDA ALTLARDA YAZILAN O CÜMLE

AVRUPA Birliği’nin yaptırımlarla ilgili kararında çok ilgi çekici bir bölüm var. Bunu Sedat Ergin’in yazısında okudum.

Haberin Devamı

AB bundan böyle Doğu Akdeniz ve Türkiye konularında yeni ABD yönetimi ile işbirliği yapacağını açıkladı.

*

Bunun anlamı şu.

Doğu Akdeniz meselesinde artık karşımızda sadece AB değil ABD de olacaktır. Bu arada şunu da görelim.

Amerika’da belki ilişki tarihimizde ilk defa hem Yahudi, hem Ermeni, hem Rum lobileri karşımızda.

Buna bir de insan hakları meseleleri nedeniyle karşımızda olan kamuoylarını eklersek, karşımızdaki cephenin boyutları hakkında bir fikir edinebiliriz.

*

Bunu aşmanın tek yolu hukuk ve demokrasi reformlarını bir an önce gerçekleştirmektir...

GÜNEY KORELİ BİRİ NOEL MÜZİĞİ YAZARSA

BUGÜNLERDE bol bol Noel ve yılbaşı şarkıları yayınlanıyor.

Haberin Devamı

Geçen cuma çıkan klasik müzik parçaları arasında biri dikkatimi çekti.

Adı “Maybe Christmas”...

Bestecisi Yiruma adlı bir Güney Koreli.

Oktay Ekşi ile Aydınlık arasındaki görüş ayrılığında kimden yanayım

Asıl adı Lee Ru-Ma olan bir besteci ve piyanist...

Eğitimini Londra’da Kings College da yapmış...

Bu haftanın en başarılı klasik müzik parçaları arasında gösteriliyor...

Gerçekten çok güzel ve insana dokunan bir Noel şarkısı olmuş.

*

Güney Koreli müzisyenler KPop’tan sonra klasik müzikte de giderek harika işlere imza atıyorlar.

Daha önce Jung Jae Il’in “Parazit” filmi için yazdığı “The Belt of Faith” adlı parçasını yazmıştım.

Bir yıla yakın bir zamandır hiç sıkılmadan dinlediğim harika bir klasik müzik parçası...

Bir ülke müzikte yükselmeye başladığı zaman her alanında harika işler çıkıyor.

‘ROMEO VE JULİET’TEN YENİ VE KLASİK BİR AŞK COVER’I

Haberin Devamı

‘ROMEO ve Juliet’ filmini hatırlayın.

Harika bir müziği vardı...

“A Time For Us”...

Kimler söylemedi ki bu şarkıyı...

Johnny Mathis, Engelbert Humperdinck, Andy Williams ve daha başka birçok  sanatçı...

Oktay Ekşi ile Aydınlık arasındaki görüş ayrılığında kimden yanayım

Nino Rota İtalyan sinemasının Ennio Morricone ile birlikte en büyük müzik bestecisidir.

“Baba”, “La Strada”, “Savaş ve Barış”, “Kızgın Güneş” (Yetenekli Bay Ripley filminin orijinali), “Beyaz Geceler”, “Dolce Vita”, “Rocco ve Kardeşleri”, “Leopar”, “Sekizbuçuk”, “Satirikon”, “Palyaçolar”, “Roma”, “Amarcord” gibi sinema tarihinin çok önemli klasik filmlerinin müziği onundur.

Fellini’nin aşağı yukarı bütün filmlerinin müziğini o yazmıştı.

PARÇA BÖYLECE YENİDEN ASLINA DÖNDÜ

MÜZİK, 1968 yılında Franco Zeffirelli’nin “Romeo ve Juliet” filmi için yazılmıştı. Bestesi de Nino Rota’ya aitti...

“Romeo ve Juliet” için yazdığı müzik daha sonra Mancini tarafından aranje edildi ve “A Time For Us” adıyla Rollings Stones, Beatles fırtınasının estiği 1969’da Billboard listelerinin başına tırmandı.

İşte bu şarkının şimdi klasik müziğe uyarlanmış yeni bir cover’ı çıktı. Metamorphose String Orchestra çalıyor. Kemanda Pavel Lyubomudrov var. Böylece bu şahane beste yıllar sonra Amerika’nın egemenlik alanından çıkıp yine Avrupa’nın Nino Rota sularına döndü.

KATKIDA BULUNANLAR
Sayfa Editörü: Firuzan Demir
Düzeltmen: Metin Usta
Tasarım ve Uygulama: Selma Songül Zengin

Yazarın Tüm Yazıları