Maalesef ne diyorsam o olacak

Haberin Devamı

-TAM iki buçuk yıl önce şunu yazdım:
“Suriye politikanız yanlış. Bunun sonucunda sınırımız Peşaver’e dönecek.”
Maalesef dediğim çıktı. Orası El Kaide’yi bile aratan bir vahşetin merkezi haline geldi.


* * *


-Tam bir yıl önce dedim ki:
“Suriye’de ılımlı diye bazı insanları boşu boşuna eğitmeyin. Hiçbir başarı şansları yok. Ellerindeki silahlar IŞİD veya Nusra’ya gidecek.”
Maalesef dediğim çıktı. İş, “30’uncu Tümen felaketi” ile bitti.


* * *


-Tam bir buçuk yıl önce
dedim ki:
“Mısır politikanız yanlış, orada yapayalnız kalacaksınız...”
Maalesef dediğim çıktı...
Bugün Hürriyet’te Obama’nın Sisi’ye mektubunu okuyacaksınız.


* * *


Bu, Türkiye’nin politikası değil, kendini her şeyi yapmaya muktedir zanneden bir ihtirasın yarattığı felakettir.
Peki bu “tarihi yanılgı”, felaket politika değişmezse neler olacak...
Buyurun onu da yazıyorum.

Haberin Devamı

Peki ben neyim ve bütün bunları nasıl bilebildim

BANA sorabilirsiniz...
-Ortadoğu uzmanı mısın?
Hayır...
-Askeri stratejist misin?
Hayır...
-Gazeteci olarak çok mu güçlü bir istihbaratın var?
Hayır...
Müneccim misin be adam?
O da değilim..
Neyim öyleyse?
-Ortadoğu’nun siyasi karakterini iyi bilen biriyim sadece...
-Bir de okuduğunu, gördüğünü, işittiğini anlayacak kadar, hatta ortalama zekâsı olan biri...
Ama görüyorsunuz... Ne dediysem o çıktı. Bundan sonra ne mi olacak? Onu da söyleyeyim.


İşte yazıyorum... Böyle giderse şunlar olacak:

-ESAD, Suriye’de kendini destekleyenleri alıp, Akdeniz’e sırtını vermiş yeni bir ülke kuracak.
-İsrail ve Batı ile ilişkilerini düzeltecek.
-Lübnan’la arasındaki meseleleri çözecek ve iyi ilişkiler kuracak.
-Türkiye sınırında ise Sünni eksenli bir yapılanma olacak.
-Bu yapılanma kısa sürede radikal İslamcı karakterli yeni bir Afganistan’a dönüşecek.
-Sınırımız, bu radikal yapılanma ve Kürt bölgeleri arasında bölünecek.
-IŞİD oradan kolayca sökülemeyecek ve maalesef, “Keşke sınırımızda bu kafa kesen vahşi adamlar olacağına Kürtler olsaydı deme noktasına geleceğiz.”
-Ve Türkiye, kendi toprağında kalan 2 milyon Suriyeli ile en az 20 yıl bu sorunun üzerinden gelmeye uğraşacak ve ne yazık ki gelemeyecek.

Haberin Devamı


Tahminim, temennim endişem ve uyarım


DÜNKÜ yazımın özeti şuydu:
-BİR: Suudi Arabistan Veliaht Prensi, Esad rejiminin istihbarat şefi ile buluştu. Anlamı: Suudi Arabistan Esad’ın devrilmesini birinci öncelik olmaktan çıkardı.
-İKİ: Suudi Arabistan’ın birinci önceliği İran ve buna karşı bir tedbir olarak, Müslüman Kardeşler örgütü ile arasını düzeltiyor.


* * *


-Tahminim şu:
Suudi Arabistan liderliğindeki bu “Sünni pakt planı”, son yıllarda bütün diplomasisini Sünni ve ‘Müslüman Biraderlik’ dayanışması üzerine kuran Ankara’yı heyecanlandırabilir. Hatta bu politikayı, bugüne kadar izledikleri diplomasinin başkaları tarafından da kabul edilmesi şeklinde yorumlayabilir.


* * *

Haberin Devamı


-Endişem şu:
Büyük ve tarihi bir hata olur. Ankara bu hayale kapılırsa, Ortadoğu batağında çok daha ağır hezimetlere ve hayal kırıklıklarına hazırlanalım.


* * *


-Temennim şu:
Türkiye’nin tek istikameti vardır:
Avrupa Birliği...
İki gündür perde arkasını anlattığım gelişmelere bakarsanız, Ortadoğu’da kimin hesabının tutacağının belli olmadığı feci bir dönemin başladığını anlayabilirsiniz.
Türkiye’yi, vatanını seven herkesin şunu çok iyi bilmesi gerekir:
Ortadoğu’da Sünni eksenli bir macera felaketimiz olabilir.


* * *


-Uyarım şu:
Hiçbirimizin, gençlik hayalleri, ‘Müslüman Kardeşperverliği’, küresel lider rüyaları ile vatanımızın geleceğini karartma hakkı yoktur. Hiçbirimizin...
NOT: Dünkü yazımdaki bilgileri 2 Ağustos 2015 tarihli New York Times ve 3 Ağustos 2015 tarihli Sunday Times gazetelerinden aldım. Kurgu ve analiz bana aitti.

Yazarın Tüm Yazıları