Çağın tehlikesine karşı HPV aşısı  

HPV (İnsan Papilloma Virus) 200’den fazla türü olan, cinsel yolla bulaşan en yaygın enfeksiyondur. 40’ dan fazla türü siğile neden olurken, bazı türleri ise kansere sebep olabilen (onkojenik) bir virüs. Sebep olduğu kanserlerin başını rahim ağzı (serviks) kanseri çekmektedir, alma  baş – boyun kanserlerinin sıklığı da her geçen gün artmaktadır. Virüs bulaşmış kişilerin yüzde 40-50’ si cinsel hayatının ilk iki yılı içinde enfeksiyonu geçirir. Kanser öncesi lezyonlar 20-29’ lu yaşlarda pik yaparken, kanser ise 40- 49’lu yaşlarda artış gösterir. Erken tanı, tedavi şansını arttırmaktadır.

HPV genellikle cinsel yolla bulaşır. Bulaştırıcılıkta kadın ve erkek üstünlüğü yoktur, iki cinsiyet de bulaştırıcı olabilir. Cinsel temas dışında havlu, bornoz, iç çamaşırı gibi kişisel olması gereken eşyaların ortak kullanımı, tuvalet gibi ortak alanların aktif HPV taşıyıcısı ile kullanımı, ellerini yıkamayan HPV taşıyıcı bir kişiyle tokalaşmak olarak sayılabilir.

EN ÖNEMLİ KORUNMA AŞI

HPV’nin yayılmasını en aza indirmek için HPV aşıları geliştirilmiştir. Bugüne kadar 200 milyondan fazla uygulanan HPV aşısının, HPV ile ilişkili enfeksiyonları ve kanserleri önlemede güvenli ve etkili olduğu düşünülmektedir. HPV aşısının öncelikli hedef kitlesi 15-26 yaş aralığında aktif cinsel hayatı başlamamış erkek ve kadınlardır. Fakat günümüzde aşılanmanın 11- 45 yaş aralığında da yapılabileceği bilinmektedir. HPV enfeksiyonu geçirdiği bilinen fakat HPV DNA’ sı negatif olan kişilerde de aşılanma önerilmektedir. HPV aşısı şu anda hamilelikte önerilmemektedir.  Ağrı, şişme ve kızarıklık gibi enjeksiyon bölgesi reaksiyonları, aşı uygulamasını takiben en sık rapor edilen yan etkilerdir. En sık bildirilen sistemik yan etkiler ise ateş, bulantı, baş ağrısı ve baş dönmesidir. Aşılanmış ve aşılanmamış gruplar arasında benzer gebelik oranları mevcuttur. Erken yumurtalık yetmezliği ile ilişkili çeşitli vaka raporları olmasına rağmen bugüne kadar yapılan çalışmalar, aşı ile yumurtalık yetmezliği arasında nedensel bir ilişki kanıtı bulmamıştır. Son olarak, otoimmün hastalık, venöz tromboembolizm ve nörolojik yan etkilerin gelişimi açısından da aşı güvenli bulunmuştur.

Ulusal HPV aşılama programlarını başarıyla uygulayan ülkeler, gelecek birkaç on yıl içinde rahim ağzı kanserini ortadan kaldırma yolunda ilerlemektedir. Yapılandırılmış tarama ve HPV aşılama programlarının bulunmadığı gelişmekte olan ülkelerde, serviks kanseri önemli bir ölüm ve halk sağlığı sorunu olmaya devam etmektedir. HPV taramasının ve aşılama programının farkındalığını arttırmak bizim ülkemizde de HPV ilişkili kanserleri azaltmak için hedef olmalıdır.