Türkiye’de 2 ay

Yıl boyunca gelmek için hayal kurduğum Türkiye’de bu sene 2 ay geçirdim.

Haberin Devamı

İstanbul’dan başlayan Türkiye maceramın sonraki durağı, dördüncü kez gittiğim ve her gidişimde beni benden alan Gaziantep oldu.
Gaziantep yolculuğum, Hasan Kalyoncu Üniversitesi tarafından bu sene 7’ncisi düzenlenen Altın Baklava Uluslararası Öğrenci Film Festivali ile başladı.
Öncelikle Kalyoncu Ailesi’ni Gaziantep şehrine kazandırdıkları bu harika üniversite için tebrik ederim.
Hasan Kalyoncu Üniversitesi, Amerika’daki bir USC’yi, UCLA’yı, Stanford’u, Michigan Üniversitesi’ni aratmayacak kadar modern bir şekilde inşa edilmiş.
Altın Baklava Uluslararası Öğrenci Film Festivali de en ince detayına kadar titizlikle organize edilmiş.
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ve Hasan Kalyoncu Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Cemal Kalyoncu’nun katılımıyla gerçekleşen ödül töreni gecesinde, dünyanın dört bir tarafından yaptıkları kısa filmlerle festivale gelen genç sinemacı kardeşlerimizin Gaziantep’te yaşadıkları heyecanı görmek çok güzeldi.

Haberin Devamı

Türkiye’de 2 ay

Festival için emeği geçen herkesi ayrı ayrı tebrik ediyorum.
Tabii ki Gaziantep’e gidince dostları ziyaret etmeden olmazdı!
Festivalden sonra Gaziantep’teki ilk durağım, şehirle bütünleşen ve sadece ülkemizde değil, baklava denilince ismi dünyada ilk akla gelen İmam Çağdaş oldu.
Her zaman olduğu gibi içeriye girer girmez altın rengi tepsi baklavalar, iştahla yemeklerini yiyen misafirler, ahenkle servislerini yapan çalışanları görünce bu işin bir kez daha doğru adresinde olduğumu anladım.
İmam Çağdaş markasını bugünlere getiren Burhan Çağdaş ve Talat Çağdaş işlerinin başında misafirleriyle özel olarak ilgileniyor, güler yüzün ve devamlı kaliteli servisin bu işin olmazsa olmazı olduğu mesajını veriyor.

Katmerin 1 numarası

Güler yüz demişken, Zekeriya Usta’nın elinden çıkan katmeri yemeden şehirden ayrılmak olmazdı.
Bu sefer Zekeriya Usta’nın yanına Gaziantep Belediyesi Dış İlişkiler Müdürü Şahin Çetin ile birlikte gittik.
Dükkâna girer girmez Zekeriya Usta’nın neşesi bizleri karşılıyor. Dededen kalma mesleğini başarıyla sürdüren katmer ustası, Gaziantep’i tanıtan uluslararası yemek fuarlarında görev alarak tabiri caizse gastronomi elçiliği de yapıyor. Gaziantep’e yolunuz düşerse, kesinlikle güne Zekeriya Usta’nın katmeriyle başlayın derim...

Ve kahve...

Haberin Devamı

400 yıla dayanan tarihi ile Sultan IV. Murat’ın bile merakından gidip kahvesini içtiği yerden; Tahmis Kahvehanesi’nden bahsedeceğim.
Burada sadece kahve ya da çay içmiyor, içeriye girer girmez kendinizi tarihin zaman tünelinde kaybolmuş buluyorsunuz.
Bu tarihi kahvehanenin işletmeciliğini Mehmet Hilmi Bağcı ve oğlu Selim Bağcı yapıyor.
Tahmis Kahvehanesi, sabahın ilk ışıklarında ziyaretçilerine kapılarını açıyor.
Menengiç kahvesinin eşsiz kokusu ve tavşan kanı
çayların tepsilerce gidip
geldiği kahvehanede duvar resimleri de ayrı ayrı görülmeye değer.

Küşlemenin adresi Küşlemeci Mehmet Usta

Gaziantep’in çok özel lezzetlerinden küşlemeyi yapmak gerçekten çok özel emek istiyor.
Küşleme, koyunların omurga bölümünde uzunlamasına bulunan ete verilen isim.
Bir koyundan en fazla 100-150 gram arasında çıkmasına rağmen doyurucu ve lezzetli bir özelliğe sahip. Bu işin Gaziantep’teki ustaları; Mehmet Usta ve şimdilerde kendisinden ustalık mirasını devralan oğlu Yunus Kor.
Yunus Kor, Instagram ve YouTube üzerinden yaptığı paylaşımlarla bu lezzeti dünyaya da tanıtıyor.

Haberin Devamı

Gaziantep’e adanmış bir hayat

Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, şehri için o kadar çok çalışıyor ki, onun için gece ve gündüzün bir farkı yok. Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, şehri için o kadar çok çalışıyor ki, onun için gece ve gündüzün bir farkı yok. Başkan’la şehirde geçirdiğim son günün akşamında bir araya gelebildim. 

Türkiye’de 2 ay

Afrika’ya yaptığı gezi sonrası ayağının tozuyla şehre gelmiş ve dinlenmeye fırsat olmadan Gaziantep Basketbol Takımı’nın Darüşşafaka ile yapacağı maç için kendisini spor arenasında bulmuştu. Her zaman olduğu gibi yüksek enerjisiyle şehrin takımını destekleyen Başkan’la devre arasında sohbet etme fırsatım oldu. Şehrin tanıtımını, markalaşmış gastronomisini dünyada daha fazla nasıl üst seviyeye çıkarabileceğimizi konuştuk. Şahin, enerjisi ve emeğiyle belediyecilik anlayışında bütün ülkeye örnek olmaya devam ediyor.

Haberin Devamı

Rota Bozcaada

Bozcaada’ya ilk gidişim olacaktı. Bu yolculuğa değerli dostum Ali Dülker’le çıktık.
Bursa, Balıkesir, Edremit derken Çanakkale üzerinden feribotla Bozcaada’nın yolunu tutuyoruz.
Adaya vardığımızda bizi değerli heykeltıraş sanatçısı ve duayen gazeteci Haluk Şahin’in eşi Belgin Şahin’in adaya ithafen yaptığı Üzümcü Kız heykeli karşılıyor.
Elinde adanın simgesi olan çavuş üzümü tutan kız heykeli, adaya gelenlere “hoş geldiniz”, adadan ayrılanlara “güle güle” diyor ve aynı zamanda adalıların ziyaretçilerine sıcak bakışını da ifade ediyor.

Bozcaada’nın ‘Şermin Abla’sı

Adanın sokaklarında gezerken kurucusu meşhur Tahir Usta olan Çiçek Pastanesi’nin önünden geçiyoruz. Burnumuza adaya özgü “Tenedos kurabiyesi”nin kokuları geliyor. Dayanamayıp içeri giriyoruz ve bizi güler yüzüyle adada 7’den 70’e herkesin sevdiği Şermin Hanım karşılıyor. Tam bir İstanbul hanımefendisi Şermin Hanım. Kimin derdi olsa, kimin başı sıkışsa hep koşmuş yardımlarına.
Rahmetli eşi Tahir Usta ile el ele verip hem kendilerini, hem Çiçek Pastanesi’ni hem de dostluklarını adanın simgesi haline getirmişler.
Şermin Hanım’ın çocukları; Amerika’da görüntü yönetmenliği yüksek lisans yapmış oğlu Cemil ve opera sanatçısı kızı Gökçen Hanım yaz boyunca beraberler. Gökçen Hanım ayrıca kendi tarzını ön plana çıkaran ve adada tek doğal dondurma üreticisi olan Vasil Kafe’nin sahibi. Vasil Kafe kendi ürettikleri sütle, emülgator, kıvam artırıcı, gıda boyası, konsantre ve sentetik salep gibi katkı maddeleri kullanmadan doğal ada meyvelerini kullanarak Bozcaada’nın tek doğal dondurma üretimini yapıyor. Yaz aylarında eğer adaya yolunuz düşerse, biraz soluklanmak isterseniz Vesil Kafe ve Şermin Abla’nın sohbeti en doğru adres.

 

 

Yazarın Tüm Yazıları