Seni tanımamıza izin verir misin?

Bundan üç yıl kadar önce Engelliler Sarayı’nı ziyarete gelmişti, Ertuğrul Özkök. Resim sınıfında işitme ve zihinsel engelli bir gencin yaptığı resmi satın almış ve övgüyle instagramhesabından paylaşmıştı. Yaptığı resmi birinin beğenmesine çok sevinen Serkan’ın şu sözlerini hiç unutmadım; “Yaptığımı anlayan ve takdir eden birileri var, çok mutluyum.”

Haberin Devamı

Ülkemizin her köşesinde yaptığının anlaşılmasını bekleyen yeteneklilerimizin olduğuna şüphem yok. Onlar için ne yapabiliriz diye düşünürken ülkemizinünlüsanatçılarından AhmetGüneştekin’le tanışma fırsatı buldum. Kendisi, müthiş bir ressam olmanın yanı sıra mütevazı bir insan.

 

Ahmet Bey, İSMEK’inyılsonu sergisine katılmıştı. Sergiyi birlikte gezdik. Bir sergiyi sanatçıyla birlikte gezmenin ne anlama geldiğini o gün öğrendim.

 

Ben sergideki ürünleri ve eserlerin sahiplerine teşekkür ettim, Ahmet Bey ise ilgisi dahilindeki ürünlere ve eserlere yurt içi ve yurt dışı sergilerinde yer vererek dünya çapında tanıtılmalarını sağladı.

 

Haberin Devamı

Anlayacağınız; un vardı, şeker vardı mesele sadece helva yapmaya kalmıştı. Ahmet Bey’e “Ülkemizdeki engellilere yönelik bir resim yarışması yapsak nasıl olur?” diye sordum. (Birazcık tehdit etmiş olabilirim:))

 

“Ben yarışmalara karşıyım. ‘İlk üç’ gibi bir derecelendirme olmamalı, yetenekli bulduğumuz tüm eser sahipleri ödüllendirilmeli. Mesele yeteneklilere ulaşmaksa eğer; katılımcılar,imkânı neyse onunla katılmalı.  Şartlarımı kabul ederseniz olur. “dedi.

 

“Tamam” dedik ve ülkemizde yaşayan engelli sanatseverlerin keşfi için bir organizasyon yaptık. Elbette büyük çaptaki bu organizasyon için birilerinin elini taşın altına koyması gerekiyordu.

 

Her zamanki gibi engelli dostu Bağcılar Belediyesi ve Türkiye Beyazay Derneği “Biz varız” dedi.  PTT, İSKİ ve Altınbaş Üniversitesi de sponsorlarımız oldu.

 

Jüri olması için teklif götürdüğümüz Ahmet Güneştekin, Demet Sabancı Çetindoğan, Ertuğrul Özkök, Fatih Altaylı ve Fatoş Altınbaş Sarıgül yoğunluklarına rağmen jüri üyeliğini kabul ettiler.

 

Haberin Devamı

Ve işte bugün startını vereceğimiz yarışmamızın ilk adımını atıyoruz; bundan sonrası, ülkemizde yaşayan %40 ve üzeri engelli olan her yaş ve engel grubundan sanatseverlere ait.

 

Sloganımız;“Bu Tuval Senin. Yalnız değilsin, kendine güven ve seni tanımamıza izin ver. Bizi yeteneğinden mahrum bırakma. Renklerin dünyasına  sen de katıl.”

 

Bu yolculukta bize yön gösteren Ahmet Güneştekin’e, destek veren Bağcılar Belediyesi’ne, Türkiye Beyazay Derneği’ne, sponsorlarımıza ve yanımızda olan jürimize en içten teşekkürlerimi sunmak istiyorum.

 

Seni tanımamıza izin verir misin

“Ahmet Güneştekin kimdir?” sorusunu soranlar elbette ki vardır. Bunun için kendisinden kısaca bahsedip, yaptığım mini söyleşiyi paylaşmak istiyorum.

 

……………….

 

Haberin Devamı

Ahmet Güneştekin, Batman doğumlu. Çok küçük yaşlarda resim yapmaya başlamış ve ilkokul yıllarında ilk ödülünü  almış. Bundan sonra aldığı ödülleri ve başarılarını yazmaya kalksam sayfam yetmeyeceği için affınıza sığınarakbu kısımları atlıyorum :)

 

Gerek ülkemizde gerek yurt dışında çok başarılı işler yapmış ve yapmaya da devam ediyor ama benim tarafımdan en önemli özelliği doğduğu topraklara ve çocukluğuna olan vefası. Zira Ahmet Bey bu kadar yoğunluğuna rağmen, ücra bir köyde çocuklarla birlikte resim yapmaya devam ediyor.

 

 

Ahmet Bey, sosyal medyada sık sık çocuklarla doğada resim yaparken görüyoruz sizi. Siz mi onları buluyorsunuz onlar mı sizi?

 

Haberin Devamı

Uzun yıllar boyunca Anadolu gezilerine çıktım. İlk başladığımda bireysel yolculuklardı benim için bu geziler. Masalların ve mitlerin kaynaklarının oralarda olduğunu düşündüğüm yerlere gittim. Göçebe hayatı hâlen devam ettiren, sözlü kültürleri yaşatan halk ozanlarından, dengbejlerden, eski insanlardan bu masalları dinledim ve arşivledim. Bu gezilerimde çocuklarla da karşılaşıyordum. Çocuklara olan sevgim onlara bir şeyler verme arzumla birleşince seyahatlerimde yanımda resim malzemeleri getirmeye ve onlarla resim yapmaya başladım. Daha sonraki yıllarda sistemli bir şekilde çalışmaya başlayarak “Güneşin İzinde” adında belgesel projesini hayata geçirdim. Binlerce köy ve kasabada yaşayan on binlerce çocukla yaklaşık yirmi yıl boyunca resim projeleri ve workshoplar düzenledim. O çocuklar büyüdüler, içlerinden resim yapmaya devam edenler oldu. Sanatın yaşamlarına dokunmasını sağlamanın benim için ne kadar önemli olduğunu biliyorum. Hâlen fırsat buldukça çocuklarla resim yapmaya giderim.

Haberin Devamı

 Seni tanımamıza izin verir misin

 

Resim sanatında yetenek olmadan eğitimle başarılı olabilir mi bir insan? Yeteneğin yaşı olur mu?

 

Her ikisinin de yeri farklıdır. Örgün eğitime hiç bir zaman karşı olmadım ama bu bir tercihtir. Ben eğitim almamayı tercih ettim; kişisel deneyimlerim, beslendiğim kaynakların da farklı olmasını gerektirdi. Yaş gözetmeksizin yetenek eğitimle elbette geliştirilebilir, ilerletilebilir ama nihayetinde sizi diğerlerinden farklı kılacak olan yaratıcılığınız olacaktır.

Seni tanımamıza izin verir misin

Resim yarışmasına katılacak olan arkadaşlarımız için ne söylemek istersiniz?

 

Bu projeyi bir yarışma gibi algılamamaları gerektiğini söylemek isterim. Sanatı değerlendirmek zaten sorunlu bir konu, bir de yarış sonucu değerlendirmek çok daha sorunlu. Hayallerimizi gerçekleştirmek, gelecekte yapmak istediğimiz şeyleri yaparak başarılı olabilmek, bir sanatçı adayı olabilmek için özgürce düşmemiz, herhangi bir otoriteye bir şeyleri beğendirme çabasında olmadan düş dünyalarını özgürce kurgulamaları gerekli. Bu da yarışın doğasında olan diğerini arkada bırakarak kazanma güdüsünden çok uzak bir deneyim olması gerekli. Benim bu yarışmadaki ana prensibin çalışmayı yarışma formatından çıkarmak. Gelecek olan yüzlerce başvuru arasından yetenekli olduğuna inandığım çocukları belirlemek.  Resimle uğraşıyorsanız mutlaka yeteneğiniz vardır, dolayısıyla katılan herkes yeteneklidir. Sanat yapmaya çalışan kişi zaten yetenekten dolayı bunu yapar kuşkusuzama onları bir sanatçı adayı yapabilecek en önemli etken yaratıcılıktır. Yaratıcılığın temelinde de özgürlük düşüncesi, farklı olma, kendine ait bir sesin peşinde olması yatar.

Seni tanımamıza izin verir misin

Yazarın Tüm Yazıları