Troya ve şüheda toprağı

GELİBOLU’dan Çanakkale’ye geçerken Küçükçekmece, Zeytinburnu ve Kağıthane gibi belediyelerin otobüsleri İstanbul’a dönüyordu.

Seçimler yaklaşırken özellikle AKP’li belediyelerin Gelibolu Yarımadası’nın tarihi Milli Parkı’ndaki şehitliklere yaptıkları turlar nedeniyle bu bölge Türkiye’nin en önemli iç turizm hareketini oluşturuyor. Anzaklar, 24 Nisan’ı ’Şafak Ayini’ ile ulusal kimliklerini buldukları gün sayarken, bizimkilerin bir kesimi de bölgeyi giderek ’Kabe’ haline getirmeye çalışıyor. Bu nedenle ziyaretçi sayısı giderek artıyor. Dıştan gelenleri de sayarsak yarımadayı ziyaret edenlerin sayısı 3 milyonu aşmış durumda. Tabii günü birlik turları düzenleyenlerin çoğunluğunun ’seçmene promosyon’ amaçlı olduğunu söylemeye gerek yok. Ama esas sorunun "Beceriksizlik, bilgisizlik, bilinçsizlik; idareci, yönetici kıtlığı" olduğunu söyleyen E.İ. "Daha bölgeye ayak basar basmaz ’namaz kılacak yer yok mu bu şüheda (şehitler) toprağında’ diye şov yapmaya kalkanlara mescit inşa etmeyi planlayanlar, bu kutsal mekanların çöplüğe verilmesine de kayıtsızlar" diyor.

Tersine ziyaret

Buna karşılık ters bir ’ziyaretçi’ akını da var; İstanbul’da, Mustafa Erdoğan’ın sahneye koyduğu ’Troya Efsanesi’ oyununa... Anadolu dilinde Troya bir Anadolu efsanesi... Çanakkale Belediyesi turlarla Troya Efsanesi’ne şimdiye kadar 1000 kişi götürmüş. Şimdi de Troya bölgesinde (İntepe, Kumkale, Tevfikiye) yaşayan köylülerden 256 kişilik bir grup Troya’nın o günlerini ’yaşayacakmış’...

Bu da Çanakkale’nin batıya dönük yüzü... Demek gerekiyor ki... Çanakkale tarihi ve turistik açıdan çok önemli bir hale geliyor. 130 yıldır yürütülen Troya kazıları, Alman Hoffman’ın vefatından sonra Doç. Rüstem Arslan tarafından sürdürülüyor. 7 kentin ortaya çıkarılması daha kaç yıl sürer?

Gelibolu’daki Mevlevihane ve dün açılan Rus Anıtı, tarihi milli park ve anıtları, Kaz Dağları ve Asos... 18 Mart Üniversitesi’nde okuyanların sayısı 20 bini bulmuş... Rektör Prof. Dr. Ali Akdemir 25 Ağustos-1 Eylül tarihleri arasında Kültür Bakanlığı, Valilik, Belediye ve işadamları ile birlikte ’Çanakkale İli Değerleri’ başlığı altında 14 sempozyum düzenleneceğini söylüyor.

Çanakkale ilinin tarihsel, kültürel, mitolojik ve ekonomik değerlerinin üzerinde stratejik hedefler belirlenecek. Bu bakışla Çanakkale Belediyesi ve yerel güçlerce Çanakkale’den ’savaş’ sözcüğünün çıkartılarak yerine ’dünya barış merkezi’ olması hedefi konmuş. Avrupa’dan Asya’ya ayak basıldığında ’Barış Anıtı’nın yapılması için proje çalışmasına başlanmış.

Dikmener ödülleri

CUMHURİYET’in yazı işleri müdürlerinden merhum Bülent Dikmener adına düzenlenen haber ödülü dünyada uzun ömürlü olması açısından 29 yılını tamamladı. Bu yılki tören Çanakkale Belediyesi’nin ev sahipliğinde yapıldı. Milliyet’ten Şükran Pakkan, Hürriyet’ten Uğur Ergan, yine Bülent Dikmener’in arkadaşı ’Olay’ gazetesinin kurucusu Turhan Narler’in anısına bu yıl ikincisi verilen yerel gazetecilik ödüllerini ise DHA Çanakkale Büro Sorumlusu Erdem Sürek ile Çağdaş Marmaris Gazetesi’nden Mehmet Emin Berber birlikte aldılar. Truva Otel’deki törene Vali Orhan Kırlı, eski Enerji Bakanı Cumhur Ersümer, Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, İntepe Belediye Başkanı Aleaddin Özkurnaz, yeni-eski Çanakkale milletvekilleri Ahmet Küçük ve İsmail Özay, Türkiye’nin tek kadın defterdarı Sacide Şakar, TGC Başkanı Orhan Erinç ile Dikmener’in gazeteci dostları katıldılar.

Rusların gövde gösterisi

RUSYA Federasyonu’ndan siyasetçi, bürokrat ve işadamları 30 bin nüfuslu Gelibolu’ya tam bir çıkarma yaptı. Dünyada ilk kez bir Rus anıtının açılışında ’ağırlıklı’ bir heyet vardı. Tabii geçmişte Rusya’dan kaçan ’Beyaz Rusların’ torunları da...

Heyetin tümü de bürokrasinin üst düzeydeki isimlerinden oluşuyordu. Rusya’nın dünya şirketlerinin genel müdürleri vardı; Rusya Arşiv Genel Müdürü ve ünlü müze müdürleri gibi... Önemli bir Ortodoks papaz da vardı.

Milli Şeref Vakfı Onursal Konseyi Başkanı V.E. İvanovskiy, Putin’in yakınındaki en önemli beş kişiden biri sayılıyor. Eğer Putin siyasetten çekilseymiş yerine devlet başkanı olacakmış.

Bizden ise katılım müsteşar düzeyinde kaldı. Rusya Kültür Bakanı A.S. Sokolov’un bir hafta önce kabineden ayrılması üzerine Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, protokol eşitsizliği nedeniyle törende bulunmadı... Ancak Sokolov ile akşam İstanbul’da yemek yedi.

Ruslar turist sayısında 1. sıraya doğru yükseliyor. Antalya ve Bodrum’da son dönemlerde bir sürü otel satın aldılar.

’Mavi Hat’ dolayısıyla yaşanan krize rağmen Ruslar, Türkiye’yi tümüyle ABD ve AB’ye kaptırmak niyetinde değil. Rusların Kurtuluş Savaşı’nda Türkiye’ye önemli destek sağladıklarını söylüyorlar. İngiliz ve Fransızların Çanakkale’yi geçmesi halinde Rusya’nın büyük bir tehdit altında kalmış olabileceğini belirtiyorlar. İki ülke arasında tarihsel bağlara dikkat çekerek ABD ve Batı karşısında, Türk-Rus dostluğunun güçlü bir alternatif olabileceğinin altını çiziyorlar.

Çanakkale’den kaçırılan Troya hazinelerinin Moskova’da olduğunu unutmayalım. Çanakkale’nin kıymetini yabancılar daha iyi biliyor galiba.

Çanakkale Boğazı’nda bir şeyler oluyor

BÖLGEDEKİ yatırımlardan söz edecek olursak... Boğaza asma köprü hükümetin gündeminde. Gelibolu-Eceabat arasında üç büyük tersane yapılacağını, Bahçeşehir Üniversitesi’nin Denizcilik Fakültesi ile birlikte Türkiye’de ilk kez bir ’yat mimarlığı’ bölümünün açılacağını, yat limanı yapılacağını ve ’Piri Reis’ adına bir deniz müzesi kurulacağını söylüyor Gelibolu Belediye Başkanı Cihat Bingöl... (İhsan Kalkavan ve Recep Yazıcı’nın kuracağı tersanenin Akdeniz’in en büyük tarsanesi olacağı öne sürülüyor.)

Biga Yarımadası’
nda İçdaş’ın tersane, demirçelik ve termik santral yatırımları için bugüne kadar 1.7 milyar dolar harcadığını, 2010 yılındaki hedefin 4.8 milyar dolara yükseleceği ve çalışanların sayısının 11 bini bulacağı bildiriliyor...

Ersümer’in eleştirileri

ANAP’ın koalisyon ortaklığında Başbakan Yardımcılığı’nda da bulunan Av. Cumhur Ersümer, ANAP’lı Gelibolu Belediye Başkanı Cihat Bingöl’ün AKP’ye geçmesine tepki göstererek "Transfer edilirken kendisine ne gibi vaatlerde bulunuldu acaba" diye sordu.

Akdeniz çanağında böyle büyük kapasiteli bir tersanenin kurulmasına bütün ülkelerin karşı çıktığını söyleyen Ersümer "Bunlar doğru projeler değildir. Doğa katliamıdır. Boğaz’ın Korunbağı denilen bölgede binlerce koyun besleniyor... Ayrıca birçok istimlak yapılacak, hatta ilçedeki okul yerleri bile... Yeni imar planı değiştirilemez. Boğazda deniz doldurulması cinayettir. Söylenen uydurma şeylerdir; çünkü başkanın övündükleri ANAP’ın projeleridir" dedi.

Yazarın Tüm Yazıları