HSYK’da bütün yollar artık hükümete çıkar

ONAY için Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün önünde beklemekte olan Hâkim ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) Kanunu, ana mantığı itibarıyla Adalet Bakanı’nın kurul üzerindeki yetkilerini mümkün olduğu kadar genişletmeyi hedefleyen bir tasarımı yansıtıyor.

Haberin Devamı

HSYK’nın büyük çoğunluğu seçimle gelmiş olan üyelerinin yetki alanı, bu yasanın yürürlüğe girmesi halinde ciddi bir şekilde daralacaktır. Adalet Bakanı’nın HSYK’nın bütün icraatını görebileceği, karar alma süreçlerinde ipleri elinde tutabileceği pek çok araç ve mekanizma getiriyor yeni yasa.
Çarpıcı gördüğümüz bazı örneklerle durumu anlatmaya çalışalım.

* * *

Bilindiği gibi, HSYK’nın doğal üye konumundaki Adalet Bakanı ve Bakanlık Müsteşarı da dahil olmak üzere toplam 22 üyesi var. Bunlardan 16’sı seçimle geliyor, dördünü Cumhurbaşkanı atıyor. Kurulun “Başkanlığını” yürüten Adalet Bakanı dışındaki 21 üyesi, yedişer kişilik üç daire halinde çalışıyor. Ana görevleri itibarıyla, Birinci Daire hâkim ve savcıların atamalarına, İkinci Daire terfilere ve Üçüncü Daire de denetim konularına bakıyor.
En kritik olan değişikliklerden biri, Başkan konumundaki Bakan’ın HSYK üyelerinin yerlerini bu üç daire içinde istediği gibi oynatabilme yetkisini alacak olmasıdır. Örneğin, dairelerden birinin kararlarından memnun olmayan ve müdahale etmek isteyen Bakan, bu dairenin kompozisyonunu değiştirerek istediği sonucu elde etme arayışına girebilir.
Yasanın en önemli yönlerinden biri, Adalet Bakanı’na HSYK bürokrasinin oluşumunda çok geniş yetkiler bahşetmedir. Örneğin, toplam beş genel sekreter yardımcılığı kadrosuna atama, -bu yetki mevcut sistemde HSYK Genel Kurulu’nda iken- yeni yasayla doğrudan Bakan tarafından yapılacaktır.
Benzer bir durum HSYK’nın idari personelinin atanma usullerinde karşımıza çıkıyor. 2010 yılı sonunda yürürlüğe giren 6087 sayılı mevcut yasaya göre, idari personel Genel Sekreter’in teklifi üzerine seçimle gelmiş bir kurul üyesi olan Başkanvekili tarafından atanmaktaydı. Yeni yasada ise idari personelin naklen ya da açıktan ataması doğrudan Bakan tarafından yapılacaktır.
Teftiş Kurulu’nda kısmen buna yakın bir durum var. Mevcut sistemde Teftiş Kurulu Başkanı ve yardımcıları Genel Kurul tarafından atanırken, yeni yasada bu atama yetkisi yine Bakan’a geçiyor. Kurul başmüfettişleri ve müfettişlerin atamalarına ilişkin yetki eskiden olduğu gibi Genel Kurulda kalmıştır. Bakan, HSYK’nın teftiş mekanizmasının işleyişinde, kendi şekillendirdiği üst yönetim üzerinden müfettişleri kontrol etme anlamında önemli bir imkâna sahip olmaktadır.

* * *

Haberin Devamı

Bir başka örneği HSYK Genel Kurulu’nun çalışma düzeni üzerinden verelim ve bu kurulun gündemini kimin belirleyeceği sorusuna bakalım. Mevcut yasada kurulun gündemi Bakan tarafından -seçimle gelmiş bir üye olan Başkanvekili’nin görüşü alınmak suretiyle- düzenleniyor, siyasal otorite ile kurul arasında danışma kanalları işliyordu.
İlginç olan bir nokta, bir önceki Adalet Bakanı Sadullah Ergin’in, mevcut HSYK’nın 2010 sonbaharında oluşumundan bir süre sonra gündemi belirleme yetkisini Başkanvekili Ahmet Hamsici’ye devretmiş olmasıydı. Ergin, yasadaki sınırların da ötesine geçen bir hareket serbestisi tanımıştı Kurula. Yeni yasaya göre, gündem artık Başkan tarafından belirlenecektir.
Yasanın dikkat çekici bir ayrıntısı, toplam 22 üyenin bulunduğu HSYK Genel Kurulu’nda toplanma yeterlik sayısının 15’ten 12’ye düşürülmesidir. Mevcut sistemde kurul 8 üye katılmadığı takdirde toplanamıyor. Getirilen düzenlemeyle, HSYK içinde küçük bir grubun engellemeye başvurma ihtimaline karşı önlem alınmış oluyor. HSYK’da geride bıraktığımız günlerde toplantı yeterliliği sağlanamadığı için ciddi bir kriz yaşanmıştı.

* * *

Haberin Devamı

Cumhurbaşkanı Gül tarafından onaylanması halinde yasanın bir diğer önemli sonucu, HSYK’da genel sekreter, genel sekreter yardımcıları, teftiş kurul başkanı, başkan yardımcıları, kurul müfettişleri, tetkik hâkimler ve idari personelin görevlerinin sona erecek olmasıdır. HSYK bürokrasisi boşalacaktır. Bu kadroların hepsi yenilenecek, yeni personelin büyük bir bölümünün atanmasında Adalet Bakanı Bekir Bozdağ yetkili olacaktır
Buna karşılık, HSYK’nın Bakan ve Müsteşar dışında kalan, çoğu seçilmiş 20 üyesi dört yıllık görev sürelerinin sona ereceği önümüzdeki ekim ayına kadar mesaiye devam edecektir. Bu üyeler, yeni dönemde büyük ölçüde Bakan’ın kontrolü altındaki bir bürokrasi ve kendileri üzerinde geniş yetkilere sahip bir Bakanla çalışmak durumunda kalacaklardır.
Ezcümle, HSYK’da 2010 sonrasında yürütme ile yargı arasında ortaya çıkmış olan yeni denge yargı aleyhine bozulmaktadır.

Yazarın Tüm Yazıları