Cemaat’in oyu yüzde kaç?

CEMAAT’e meydan okuyorlar.

Haberin Devamı

Diyorlar ki:
“Sizin kaç oyunuz var ki? Yüzde kaçsınız oğlum siz?”

*

Bu mudur yani?
Konu ne olursa olsun söz hep dönüp dolaşıp “Senin ne kadar oyun var ki aga” cümlesine mi gelecek?

*

Ne yani?
Adamların oyu
yoksa...
Yani yeterince “kalabalık” değillerse...
Basıp geçecek misiniz üzerlerinden?
“Acaba haklı olabilirler mi?” demeyecek misiniz?
İtirazlarını zerre kadar dikkate almayacak mısın?

*

Diyelim ki gerçekten de Cemaat’in oyu yok.
Hem de hiç yok. O zaman sonuna kadar haklı mı olacaksınız?
Ne yani?
“Daha kalabalık” olmak size “daha haklı” olma imkânı mı sağlıyor?

*

Adalet, hakkaniyet, doğruluk, hak bilir olmak, itirazları dikkate almak, anayasal hakları gözetmek...
Artık bunlar hepten bir tarafa mı bırakıldı?
Artık açıktan “Oyun kadar konuş birader” mi diyorsunuz?
Bu mudur yani?

Haberin Devamı

Alevi olsaydım

ALEVİ olsaydım...
Fena halde küser, fena halde bozulur, fena halde öfkelenir, fena halde isyan ederdim.

*

Nasıl isyan etmeyeyim?
Sivas’ta vurulan benim...
Gazi Mahallesi’nde vurulan benim...
Çorum’da vurulan benim...
Maraş’ta vurulan benim...
Gezi’de vurulan benim...
Buna rağmen...
Suçlanan hep benim, mağdur olan ise hep
başkaları...

*

İşte bakın son iki günde ne oldu:
Profesörün teki Alevileri Maraş olaylarının müsebbipleri arasında gösterdi.
Emniyet, Gezi’deki şüphelilerin yüzde 78’inin Alevi olduğunu açıkladı.

*

Yeryüzünde hiçbir topluluk...
Hem maktul olup hem de katil olarak itham edilmemiştir.
Böylesi bir mağduriyete Aleviler değil de AK Partililer maruz kalmış olsaydı...
Değil on yıl, bin yıl ekmeğini yerler, yine de doymazlardı.

*

Fakat işte gelin görün ki...
Alevilere mağduriyetlerden bir lokmacık bile düşmüyor, düşürmüyorlar.

Feodalleşmesek

HÜKÜMET yandaşından da...
Hükümet karşıtından da...
Benzer bir soru geliyor bana.

*

Üç aşağı beş yukarı...
Şöyle bir soru:
“Cemaat devlete sızmaya çalışmadı mı? İktidara ortak olmaya çalışmadı mı? Poliste kritik konumları ele geçirmedi mi? Yargıda kontrolü ele almadı mı? Sen bunlardan şikâyetçi değil miydin? Şimdi niye Cemaat’i savunuyorsun?”

*

Benim cevabım da sorular şeklinde olacak:
Cemaat o işleri yaparken tek başına mı yaptı?
Hükümet istemeseydi Cemaat örgütlenebilir miydi poliste ya da yargıda?
Bir sorumluluk söz konusuysa... Neden iki grubun sorumluluğundan söz edilmez de tek sorumlu Cemaat gibi gösterilir?
Hem diyelim ki Cemaat, geçmişte çok kötü, çok fena, çok acayip işler yaptı... Bu durumda bize düşen, haklı da olsa, haksız da olsa Cemaat ne diyorsa tersini savunmak mıdır?
Bu durumda “Senin emmoğlu benim emmoğlunu öldürmüştü” diyerek kan davası güden feodallerden ne farkımız kalacak?
Konumuz dershaneyse ve Cemaat bu konuda haklıysa... “Madem sen başka konularda çok kötü şeyler yaptın, ben de sana bu konuda destek atmıyorum” mu diyeceğiz?
Ortada bir haksızlık varsa... Bize düşen “Yiyin birbirinizi” diyerek el ovuşturmak mıdır?
Yoksa hakkı tutup kaldırmak mıdır?

Haberin Devamı

İstanbul’da yapmanız gereken beş şey

HÜRRİYET Pazar “İstanbul’da yapmanız gereken 50 şey” anketi yaptı.
Ben 50 seçenekten en tuttuğum 5’ini seçtim.
İstifadenize sunuyorum:
BİR: Soğuk bir kış günü yolunuz Beyoğlu’na düşerse Pera Müzesi’ne gidin ve Osman Hamdi Bey’in “Kaplumbağa Terbiyecisi”ni izleyin. (Saffet Emre Tonguç’un önerisi.)
İKİ: Cerrahi tarikatının her pazartesi ve perşembe Karagümrük’te düzenlediği zikir törenine katılın. (Günseli Kato’nun önerisi.)
ÜÇ: Ağustos ayında Kulindağ dağ evinde kalarak göktaşı yağmurunu izleyin... (Tanem Sivar’ın önerisi.)
DÖRT: Tarihi bilgilere saplantı derecesinde sadık kalınarak yenilenen Sinan yapısı Kılıç Ali Paşa Hamamı’na uğrayın. (Fem Güçlütürk’ün önerisi.)
BEŞ: Haliç’te kürek dersi alın... Eğer bunu akşamüstüne denk getirebilirseniz ömür boyu aklınızdan çıkmayacak anlardan birini yaşarsınız. (Güliz Onursal’ın önerisi.)

Haberin Devamı

Nasıl saptadınız?

EMNİYET açıklamış:
“Gezi’deki şüphelilerin yüzde 78’i Alevi...”

*

Emniyet bunu nasıl saptadı acaba?
Şüphelilere “Senin mezhep neydi birader?” diye soru mu soruldu?
“Söyle bakalım Kamil... Alevi misin, Sünni misin?” soruları mı yankılandı sorgu odalarında?
İlk kimin aklına geldi acaba şüphelilerin mezhepsel kimliklerini merak etmek?
Mezhep merakı devletimizin yeni merakı mıdır, yoksa öteden beri böyle bir meraka sahip midir?

*

Öyle çok merak
ediyorum ki...
Keşke İçişleri Bakanımız Muammer Güler giderse merakımı...
Keşke.

Yağmur İzmir’i vurunca

YAĞMUR İzmir’i vurunca...
Hükümet cenahından vuruşlar başlıyor:
“İşte İzmir belediyeciliği...”

*

Yağmur İstanbul’u vurunca...
Bu sefer CHP’liler vuruşa başlıyor:
“İşte sizin efsane belediyeciliğiniz...”

*

Yağmur Ankara’yı vurunca suspus olan Melih Gökçek, yağmur İzmir’i vurunca zevkten dört köşe olup sallıyor Twitter’dan:
“İşte İzmir’in hali...”

*

Bir şey söyleyeyim mi?
Aslında yok birbirlerinden farkı...
Ya da şöyle söyleyeyim:
Hepsinin birbirleriyle ilgili söyledikleri doğru...

Yazarın Tüm Yazıları