Nilgün Tekfidan Gümüş
Nilgün Tekfidan Gümüş
Nilgün Tekfidan GümüşYazarın Tüm Yazıları

AB’ye çağrı

ŞAKA gibi.

Haberin Devamı

Avrupa Birliği, İstanbul’da Gezi Parkı’nda birkaç ağaca sahip çıkmakla başlayan ve demokratik bir tepkiye dönüşen toplumsal dalgalanmayı göz göre göre fırsat bildi.
Birlik, bu defa da eylemcilere yönelik sert müdahaleyi bahane ederek Türkiye ile yeni bir müzakere başlığı açma işini sonbahara öteleyiverdi.

*

ALMANYA Başbakanı Angela Merkel’in girişimiyle erteleme kararı alan Avrupa Birliği sizce kimi hedef aldı?
“Sayın Merkel, Türkiye’yi kendine seçim malzemesi yapmasın. Daha önce bu malzemeyi kullanmaya kalkan Sarkozy’nin sonu pek hayırlı olmadı” diyen AB Başkanı Egemen Bağış’ı mı?
Gezi Parkı eylemcilerini “birkaç çapulcu” diye genelleyen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı mı?
Amirlerinden göstericilere müdahale emri alınca elinin ayarını tutturamayan güvenlik güçlerini mi?
Merkel’in maruz kaldıkları şiddet karşısında dehşete düştüğünü söylediği sokaktaki eylemciyi mi?
Yoksa tüm ret cevaplarına rağmen AB yolculuğuna destek vermeyi sürdüren sıradan vatandaşı mı?

*

Haberin Devamı

TÜRKİYE, AB ile 3 Ekim 2005 itibariyle ile tam üyelik müzakerelerine başladı.
Bu arada bizimle aynı günde pazarlıklara başlayan Hırvatistan, bugün itibariyle topluluğun 28’inci üyesi oluyor, onu da hatırlatmadan geçmeyeyim.
Müzakere sürecinde 35 başlık, yaklaşık 120 bin belge üzerinden pazarlık edilerek, aday ülkenin kanunları, AB normlarıyla uyumlu hale getirilmeye çalışılıyor.
Türkiye ile şimdiye kadar açılan başlık sayısı 13.
Açılıp ama geçici olarak kapatılan başlık sayısı 1. Türkiye’nin Ankara Anlaşması Ek Protokolü’nü uygulamadığı gerekçesiyle açılamayan başlık sayısı 8.
Kıbrıs’ın Türkiye AB üyeliğini tanımadığı gerekçesiyle açılmasını bloke ettiği fasıl sayısı 6.

*

MERKEL, “Göstericilere uygulanan şiddetin ardından hiçbir şey olmamış gibi davranamazdık. Gösteri hakkı, ifade özgürlüğü, hukuk devleti, dini özgürlükler bizim Avrupa değerlerimizdir. Bunlar pazarlık edilemez” diyor.
Almanya, 22 Eylül’de sandık başına gidecek. Alman seçmeni, Yunanistan, Kıbrıs, İspanya gibi AB ülkelerinde yaşanan ekonomik krizlerden ve bunların faturasının kendilerine çıkarılmasından yoruldu. Merkel, AB konularını gündemde tutup kamuoyunu daha da bunaltmak istemiyor.
İşte Türkiye ile “Bölgesel Politika” başlıklı 22’nci faslın açılmasının ekim ayına kalmasının bir nedeni de bu.

*

Haberin Devamı

50 yıldır AB kapısında bekleyen Türkiye fazladan 4 ay daha bekleyebilir. Ancak, Türkiye’deki insan hakları taleplerini önemsediğini gösterme sırası AB’dedir.
Bu da insan hakları ve özgürlüklerini yakından ilgilendirilen fasılların müzakereye açılmasıyla olur.
22’nci başlıktan hemen sonra AB, “Yargı” başlıklı 23’üncü ve “Adalet, Özgürlük ve Güvenlik” başlıklı 24’üncü fasılları müzakereye açarak iyi niyet jesti yapabilir.
Malum bu başlıklarda Kıbrıs’ın blokajı bulunuyor.
Avrupa Birliği, pekâlâ da Kıbrıs’ı başlıkları açma konusunda ikna edebilecek enstrümanlara sahiptir.
Ama hatırlatmada fayda var, vakit çok dar. Çünkü 1 Ocak 2014 itibariyle AB dönem başkanlığı Kıbrıs’ın bir numaralı müttefiki Yunanistan’a geçecek.
Türkiye’deki insan hakları gerçekten AB liderlerinin umurundaysa, Brüksel, yeni yıla kalmadan bu işi bitirmelidir.

Yazarın Tüm Yazıları