Yaşasın!

DÜN dünyanın en güzel şeyi oldu.

Daha güzeli yok.

Ertaç Şensoy ve ekibiyle –ki onlar Nove Hair’ciler oluyor- Gebze’ye Anadolu Sağlık Merkezi’ne gittik.

Güle oynaya.

Çünkü elimizde, Gamze’nin kafa ölçülerine uygun Amerika’da yaptırılmış bir Folligraft vardı.

Gamze aylardır oğlu Atakan’ı görmüyordu, göremiyordu.

Saçsız, onun karşısına çıkmaktan korkuyordu.

Bir keresinde 4 yaşındaki Atakan, alışık olmadığı bir durumla karşılaştığı için ona bakıp, “Sen benim annem değilsin!” demişti, bu da yer etmiş onun, Gamze’nin içinde, bir türlü kel kafayla oğlunun karşısına çıkmayı göze alamıyordu./images/100/0x0/55ea0dd8f018fbb8f867db6d

*

İlk Gebze seferimde...

Bana bu korkusunu anlattı.

Ben de ona, “Sen neler atlattın, iki kez lösemiye yakalandın, binlerce insan senin için seferber oldu, kan verdi, uygun ilik Türkiye’den değil İtalya’dan çıktı, bin bir ihtimamla getirildi, tuttu, bir sürü zorluğu geride bıraktın, birkaç küçük komplikasyon dışında her geçen gün iyiye gidiyorsun, buna mı takıyorsun?” dedim ama...

Onu da anladım.

Oğluma telefonda masallar okuyorum ama onunla karşılaşmayı göze alamıyorum” diyen bu genç anneye ben de ağladım.

O gün hastanede yaşadıklarımızı yazınca ve “İki şeye ihtiyacımız var, peruk ve trambolin” deyince...

Her zamanki gibi sizler imdadıma yetiştiniz.

Allah inandırsın kuaför salonlarından perukçulara, kadın derneklerinden kanser atlatmış hastalara kadar herkes seferber oldu, “Yardımcı olalım Gamze’ye” diye.

Kimse ukalalık etmedi, ders vermeye kalkmadı, öyle olmaz, böyle yap demeye kalkmadı...

O gün bloğuna 26 bin kişi girdi, moral verdi, düşüncelerini, duygularını yazdı.

Zaten mesele de bu.

Ona, “Biz seni anlıyoruz” dediler, moral veriler.

Çok işe yaradı.

Birden kanaması bile durdu.

Ve çok daha iyi hissetmeye başladı kendini./images/100/0x0/55ea0dd8f018fbb8f867db6f

Moral böyle bir şey, adamı zımba gibi yapıyor.

Ve sonra Nova Hair’ciler devreye girdi.

Ertaç Senşoy’la yaptığım röportajı yarın okuyacaksınız.

Ama şu kadarını bilin, Amerika’nın en büyük saç tasarım firmalarından Onrite tarafından icat edilen bu Folligraft gerçekten işe yarayan, pratik, kolay kullanılan bir şey.

Ve gerçek saçın tıpkısının aynısı.

Bir ya da bir buçuk ay kafada kalıyor, banyo yapılabiliyor, yüzülebiliyor, çıkmıyor, düşmüyor, oynamıyor, hareket etmiyor, çeksen bile kopmuyor, rüzgârda uçmuyor.

Saç köklerinde sunilik hissi yok.

Deri gibi.

Toplayabiliyorsun, topuz yapabiliyorsun, istediğin gibi kullanabiliyorsun.

Tek numarası, ayda bir bakıma gitmek gerekiyor.

*
Geçen hafta gittik Nova Hair’cilerle, Gamze’nin kafasının ölçüsünü aldık.

4 gün içinde geldi peruğu, pardon çok kızıyor Ertaç Senşoy böyle deyince. Peruk, cıss! Peruk yok, peruğu unutun, Folligraft, onu adı Folligraft...

4 gün içinde geldi.

Ve dün Gamze’yi saçlandırmaya gittik.

*

Odaya ilk girdiğimizde saçsızdı.

Biraz korunmasız duruyordu.

Folligraft’ın nasıl olacağını, yakışıp yakışmayacağını çok merak ediyordu, heyecanlıydı.

Önce bir dokundu, “Aaa hakiki saç gibi!” dedi.

Öyle zaten” dedik, “İnsan saçından oluşuyor. Toplam ağırlığı 40-50 gr. Su, hava, şampuan, krem her şey bu geçirgen doku sayesinde deriyle temas edebiliyor!”

Rengini zaten kendisini seçmişti.

Tenine çillerine cuk oturdu.

Kafasına takıldığında aynaya baktı ve sevinç çığlığı attı.

Yaşasın! Atakan saçlarıma parmaklarına dolayarak uyuyor, çok sevecek bunu” dedi.

Ailesi ve biz, hepimiz, sevinçten ne yapacağımızı şaşırdık.

Önce ağladık, sonra güldük.

O güzelim saçlar önce ıslatıldı, uçlarından biraz kesilerek şekil verildi,sonra de fönlendi.

Bir güzel oldu, bir güzel oldu...

*

Gamze’nin gözlerinin içi gülüyordu.

“Oh be!” diyordu, “Saç ne kadar çok değiştiriyormuş!”

Hepimiz birbirimize sarıldık.

Ve müjdeler olsun!

Bu hafta sonu Atakan, annesinin yanına Gebze’ye geliyor.

Hastaneden ayrılırken, içi rahat, gözlerinin içi parlayan, kendine güvenen, saçları yele gibi bir Gamze bıraktık.

Gelecek hafta onları bir daha ziyaret edeceğiz.

Afacan Atakan’ı bir de biz görelim!...
Yazarın Tüm Yazıları