Kabahat açılımda değil

SİZ eğer “Açılım yapıyoruz” diye...

- Beceriksizlik yaparsanız.

Haberin Devamı

-  Her şeyi elinize yüzünüze bulaştırırsanız...
-  Lüzumsuz özgüven patlamaları yaşarsanız...
-  Palas pandıras işe girişirseniz...
-  Bir adım ileri, iki adım geri atarsanız...
-  Küçük oyunlar oynamaya kalkarsanız.
-  Oy hesabına yatarsanız.
-  Yanlış başlangıçlara imza atarsanız...
-  Sadece dış konjonktüre güvenirseniz.
Olacağı bu olur...
“Açılım” bıçak gibidir.
Akıllıca kullanırsan, ekmek kesmiş olursun.
Ahmakça kullanırsan, kan akar.

Galiba bir durum var

DIŞİŞLERİ Bakanı Ahmet Davutoğlu, “dış politikada ortaya çıkan bütün açmazların sorumlusu” olarak yem edilip aslanların önüne atılmış durumda.
Gelen vuruyor, giden vuruyor.
İşte tam bu sırada...
Gözler kısılmış, Tayyip Erdoğan’a bakılıyor.
O Tayyip Erdoğan ki...
Herhangi bir gazete köşesinde kimsenin dikkatini çekmeyen en küçük bir eleştiri cümlesine dahi, TOKİ açılışlarını falan kullanarak en az 45 dakika cevap verirdi.
O Tayyip Erdoğan ki...
“Bakanımı size yedirmem...” diyerek göğsünü siper ederdi.
O Tayyip Erdoğan ki...
“Hükümetin başı benim... Bir diyeceğin varsa bana de...” diyerek meydan okurdu.
O Tayyip Erdoğan ki...
“Kuru gürültü” der, ardından eklerdi: “Pabuç bırakmayız”.
Fakat... Ama... Lakin...
Bu kez Tayyip Erdoğan’dan ses çıkmıyor. Acaba... Acaba...
Başbakan Erdoğan, Roma hükümranlarının “Bitirin şunun işini...” anlamına gelen işaretini mi çaktı?

Haberin Devamı

Türk erkeklerinin bazı hususiyetleri

-  “Eller kadir kıymet bilmiyor anne” şarkısında hislenir.
-  Çorap kıyafetinin en temel ve en nadide parçasıdır.
-  “Kız meselesi”, hayatının odak noktasıdır.
-  Sinemadan çıkınca uzun bir süre kendisini esas oğlan sanır.
-  Gülmesi için zekâsının harekete geçmesi gerekmez.
-  Cesaret kazanması için alkole bulaşması şarttır.
-  Cinselliğini bir gerilim olarak yaşar.

Adaletin bu mu Tayyip Bey

TÜRKAN Saylan’ın evine baskın düzenlendiğinde...
“Bağımsız yargının kararıdır, yapacak bir şey yok” diyorsun.
Bir Ergenekon sanığına alenen haksızlık yapıldığında...
“Yargı kararına saygılı olalım” diyorsun.
Bir Ergenekon sanığı iddianamesiz 15 ay tutuklu kaldığında...
“Şeriatın kestiği parmak acımaz” diyorsun.
Sanık bile olmayanların davayla ilgisi olmayan özel telefon görüşmeleri yayınlandığında...
“Hiçbir şey olmamış gibi” davranıyorsun.
Ama...
Senin tarafındakilerden birinin ayağına yargıdan bir çakıl taşı değdiğinde...
“Bu yargıya güven olmaz” diye basıyorsun feryadı...
Adaletin bu mu senin Tayyip Bey?

Haberin Devamı

Başbakan ile köşe yazarı farkları

-  Köşe yazarı iddialı çıkışların adamıdır, Başbakan iddiasız çıkışların.
-  Köşe yazarı yazıya abanır, Başbakan icraya...
-  Köşe yazarı için hava hep hoş iken Başbakan için hava hep pusludur.
-  Köşe yazarı huzursuzluk ister, Başbakan huzur.
-  Köşe yazarı polemikten beslenir, Başbakan çatışmasızlıktan.
-  Köşe yazarı en son söylenecek şeyi en önce söyler, Başbakan en son söylenecek şeyi en son söyler.
-  Köşe yazarı “Bana sünepe derler” diye korkar, Başbakan kendisine “sünepe” denmesini göze alır.
-  Köşe yazarı hiç de asil olmayan duyguların adamıdır, Başbakan ise en asil duyguların...

Yazarın Tüm Yazıları