Uyuşturucudan kurtulmak mümkün mü?

Bir gün bunları yaşayacağım aklımın ucundan geçmezdi... Eşimle beş yıl flört ettik ve sonunda evlendik. Şu an evliliğimiz de beşinci yılını tamamladı.
Tüp bebek yöntemiyle bir de oğlumuz oldu, şimdi 2 yaşında.
Eşimin alkol problemi vardı ama üstesinden gelir diye düşünüp hep destek oldum ona. Daha sonra bir tür uyuşturucu kullanmaya başladı alkolle birlikte.
Zamanla dinlediği müzik, izlediği videolar, hâl ve hareketleri değişmeye başladı. İki ay önce de hap kullandığını itiraf etti.
Düşünün, bir günde alkol ve iki tane farklı uyuşturucu kullanıyor!
Tedavi olması için doktor buldum, durumu ailesine de anlattım ama yok... “Tedavi oluyorum” deyip bizi kandırmaya başladı. İlaçlarını doğru dürüst almıyor, hastaneye yatmayı da kabul etmiyor.
Ailesi bir süre destek oldu ama şimdi onlar da oğullarına iyileşti gözüyle bakıp bana “Başka bahanen var mı?” diye soruyorlar, ayrılmamdan korkuyorlar... Ne yapacağımı şaşırdım.
Ağabeyimle ve doktorlarla konuşup eşime biraz zaman verdim ama çok huzursuzum. Boşansam sanki her şey daha iyi olacak gibi geliyor, çünkü onun uyuşturucudan kurtulamayacağını biliyorum.
Geçenlerde köşenizde “Uyuşturucu ailemizi yıprattı” başlıklı bir mektup okudum.
Ve okurken o babanın ne kadar doğru tespitler yaptığını gördüm. Gerçekten bundan kurtuluş yok...
Rumuz: Bağımlı eşi

Kızım yanılıyorsun, uyuşturucudan kurtulmak mümkün. Yeter ki kişi istesin, yeter ki yanındakiler ona destek olabilsin.�
Anladığım kadarıyla senin eşin henüz bunun için hazır değil. Çünkü uyuşturucudan kurtulmak mümkün ama bu çok da kolay bir iş değil ve böyle bir mücadeleyi göze almak için kişi hem doktoruna hem de ailesine güvenebilmeli.
Eğer sen eşini terk etmeye hazırlanıyorsan, o da bunu hissediyorsa, asla bu mücadeleyi başaramaz... Her şeyden önce iyi bir uzman, onun bu bağımlılığının kökenindeki nedeni araştırıp bulmalı.
Eşini seviyorsan, iyi bir uzmana tedavi olması için ona destek vermelisin. Zorlukla karşılaştığında hemen kaçmayı düşünüyorsan, evliliğin iyi günde, kötü günde birbirini sevmek ve destek olmak anlamına geldiğini unutmuşsun demek ki...

Bugün annemin ölüm yıldönümü

Sevgili okurlarım, bu köşenin gerçek yaratıcısı, yıllarını okurlarına adamış anneciğimin ölümünün 6’ncı yıldönümü bugün...
Onun gittiğini hâlâ kabullenemiyorum ve hâlâ bazı şeyleri sanki onunla paylaşabilirmişim gibi, “Anne bak, ne oldu biliyor musun?” demeye hazırlanırken buluyorum kendimi...
O, yeri doldurulmaz bir insandı. Onun için bugün kısacık bir dua bile okusanız, eminim hissedecek ve mutlu olacaktır...
Nurlar içinde yat anacığım...

Su şehri İstanbul

Osmanlı İmparatorluğu döneminde İstanbul, her köşe başında yüzlerce çeşmesi, sebilleri, su bentleri, sarnıçları, kemerleri ile gerçek bir su kentiydi.
Osmanlı tarihinde İstanbul çok önemli bir rol oynar. 1453’te Fatih tarafından fethedilen kentin nüfusu gittikçe artmıştır. Nüfus arttıkça da su konusunda yeni çözümler bulunmak zorunda kalınmıştır. Örneğin Kanuni Sultan Süleyman, 1555’te Mimar Sinan’ı Kırkçeşme tesislerinin inşasıyla görevlendirmiş, Sultan Süleyman’dan sonra yapılan ilavelerle suyun toplandığı derelerin baş tarafına bentler inşa edilmiştir. Böylece kıştan yaza su saklanması sağlanmıştır.�
Boğaziçi’nin her iki tarafında da birçok kaynak suyu, zaman içinde şöhret olmuştur. Çırçır, kestane, kumdöken, ayazma, papaz, suyu şöhret olan sulardan ilk akla gelenler.

Çirkin olduğum için kimseden çıkma teklifi almıyorum

Güzin Abla, ben 14 yaşında bir kızım. Henüz kimseden çıkma teklifi almadım. Bu nedenle çirkin olduğumu düşünüyorum.
Biliyorum “Henüz erken” diyeceksiniz ama bence geç bile kaldım. Ben de erkeklerden ilgi görmek istiyorum. Bunun için ne yapmam gerek?

Rumuz: İsyankâr

Sevgili yavrum, bu yaşta teklif alsan ne olur, almasan ne olur? O gençle arkadaşlık edebilecek misin? Gerçekten senin için çok erken... Hem neden çirkin olacaksın ki? Sen henüz çocuk sayılırsın, yüz ve vücut hatların tam olarak yerleşmemiştir, gelişmemiştir bile...