Statinlerden korkmayın

Damar sertliği deyip geçmeyin, benim damarlarım sağlamdır, bana bir şey olmaz demeyin! Biz doktorların ‘ateroskleroz’ adını verdiği damar sertliği sorunu orta yaşlar sonrasında karşılaşacağınız sağlık sorunlarının en önemlilerinden biridir.

Aterosklerozun unutkanlık, kulak çınlaması, duyma azalması, görme kaybı, sistolik hipertansiyon, kalp damar hastalığı, cinsel güç kaybı ile de ilişkili olduğunu bir kenara not edin ve onu önlemeye biraz daha önem verin.

EĞER etkili bir ateroskleroz (damar sertliği) korunması yapmak istiyorsanız işe kolesterol seviyelerinizi kontrol altına almakla başlamalısınız. Aterosklerozun en önemli nedeni kanınızda LDL (kötü) kolesterol ve trigliseridin fazlalaşıp HDL (iyi) kolesterolün azalmasıdır. Statinler, beslenme planınızdaki değişikliklere (doymuş yağdan ve kolesterolden fakir besinlerin tercihi) rağmen düzelmeyen kolesterol artışını kontrol altına almada kullanılan en etkin ilaçlardır. Bu amaçla Ezetimib, Fibratlar, Niasin-Nikotonik Asid, safra asidi reçinelerinden de faydalanılabilirse de kolesterol ve trigliserid azaltan kimyasalların başında statinler gelmektedir.

ETKİNLİKLERİ FARKLI

Statinlerin en sık kullanılanları Atorvastatin, Simvastatin, Fluvastatin, Pravastatin, Lovastatin ve Rosuvastatin’dir. Bunların kimyasal yapıları biri birine benzer ama etkinlik dereceleri de yan etkileri de oldukça farklıdır ve yan etki olasılığı doz arttıkça artmaktadır. Bu nedenle en uygun ilacı, optimal etki dozunda kullanmak tecrübe, dikkat ve bilgi birikimi gerektirir.

Statinler vücudunuzun kolesterolü üretmek için kullandığı bir ara maddeyi, enzimi yok ederek etkili olmaktadır. Kısa adı ‘HMG-CoA Redüctase’ olan bu enzim iş göremez hale gelince kolesterol üretimi azalır. Statinlerin bazıları sadece LDL (Kötü) kolesterolü düşürürken, bir kısmı LDL kolesterolü ve Trigliseridi aynı anda azaltır. Statinlerin LDL kolesterol düzeyinde yüzde 30-50 oranında bir azaltma yaptıkları, etkinliklerinin her insan için farklı oranlarda olabileceği bilinmektedir.

anti-enflamatuar

Son çalışmalar statinlerin sadece kolesterol ve trigliseridi düşürmediğini, anti-enflamatuar (yangısal süreçleri azaltıcı) bir etkiye de sahip olduklarını gösteriyor.

Kolesterol ve/veya Trigliserid azaltımı için statin kullanan hastalarda bu yangı göstergesi maddenin kan düzeni de azaltmaktadır. Kalp krizinin veya inmeyi önceden kanınızda tahmin etmede etkili bir işaret gibi görülen bu maddenin statinler ile azalması statinlerin damar duvarındaki yangısal süreçleri de baskıladığının işareti olabilir. Bu sevindirici bir gelişmedir.

YAN ETKİLERİ NELER?

Statin kullanan hastalarda ortaya çıkabilen, ilaç kesilince veya doz azaltılınca ortadan kalkan diğer yan etkiler şunlardır:

Baş ağrısı ve sersemlik hissi Uyku kaçması Kabızlık Solunum yolu alerjisi ve nefes darlığı Cilt döküntüsü ve kaşıntıları Cinsel güç ve istek azalması İshal Aşırı gaz, geğirme, karın ağrısı.

OLUMLU ETKİLERİ NELER?

Statinlerin kolesterolü azaltmak dışında daha pek çok olumlu etkileri var:

Alzheimer hastalığı ile ilişkili olduğu bilinen Amiloid Proteinini azaltabiliyorlar.

Muhtemelen hafif bir kan inceltici (Antikuagulan) etkiye sahipler.

Kalp krizi geçiren hastalarda statin kullanımı yeni bir koroner olayını azaltıyor.

Bazı statinler (Pravastatin) inme riskini azaltıp insülin direnci olanlarda diyabet riskini düşürüyor.

Damar duvarındaki daralmanın diğer bir etkeni olan kalsiyumun duvarda birikimini sınırlıyor.

Damar hastalığına bağlı sorunları özellikle yürümekle gelen ağrı ve krampları hafifletiyor.

Düzenli ve uzun süreli statin kullanımının kemik yoğunluğunu da arttırabildiğini gösteren bulgular var.

Statin korkusu sendromu var mı?

Kolesterol düzeylerini azaltmak için statin önerilen hastalarda ‘Statin korkusu’ ciddi bir sorun haline gelmiştir. Karaciğer veya kaslar üzerinde daha fazla toksik etkileri olabilen pek çok ilaç (Parasetamol, makrolid antibiyotikler...) daha sık kullanılmalarına rağmen, hastalarda statin kullanımına yönelik ciddi bir korku hep vardır. Bu korku anlamsız değildir ama biraz fazladır. Bilgili ve dikkatli bir hasta ile tecrübeli bir hekimin işbirliği mevcutsa bu korku anlamsızdır.

Statinlerin karaciğere yönelik yan etkilerinin işareti kanda SGOT, SGPT ve GGT enzimlerinin artışıdır. Bu yan etki yalnızca yüzde 1-2 hastada görülebiliyor. Doz ile ilişkilidir. Doz azaldıkça azalmaktadır. Bu enzimlerdeki hafif artışlar ilacın kesilmesini bile gerektirmez. Doz azaltılır ya da ilaç değiştirilirse enzimler yeniden düzelir. Doktorunuz sizi belirli aralıklarla kontrole çağırarak ilacın yan etkilerini ve etkinliğini zaten kontrol edecektir.

Statin kullanan hastaların bir kısmında kas ağrıları, kas yorgunluğu veya güçsüzlüğü de oluşabilir. Kanda ‘CPK’ enziminin yükselmesi (Estal CPK) kas zedelenmesine işaret eder. İlaç kesilince veya doz azaltılınca bu yan etki de kolayca kontrol altına alınır.

‘Co-enzym Q-10’ isimli doğal maddeye özellikle mitokondrialarınız çok ihtiyaç duyar. LDL kolesterol azalınca bu madde de azaldığından özellikle yorgunluk ve kas ağrıları sorunundan yakınan statin kullanıcılarına ilave Co Enzym Q-10 vererek bu sorunun hafifletilebilmesinin mümkün olabileceği belirtilmektedir.
Yazarın Tüm Yazıları