Sedat Ergin: Demirel'den Ecevit'e yeşil ışık

Sedat ERGİN
Haberin Devamı

Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, görev süresinin uzatılmasına ilişkin Anayasa değişikliğine FP'yi ilgilendiren parti kapatma ve milletvekili maaşları konusunda iki ayrı teklifin eklenmesinden rahatsız gözükmüyor.

Cumhurbaşkanı, önce bir ‘‘yanlışlığa’’ değiniyor:

‘‘Cumhurbaşkanı seçimiyle ilgili Anayasa değişikliğinin TBMM'de çıkabilmesi için ne 69. maddeye (parti kapama) ne de 86. maddedeki (milletvekili maaşları) değişikliğe ihtiyacı yoktur. Bunları onunla birleştirmek ve sanki taviz veriliyormuş gibi bir duruma sokmak kanaatimce yanlıştır. Çünkü meselenin aslı o değildir.’’

‘‘Nedir o zaman mesele?’’ diye sorup, şu karşılığı veriyor Cumhurbaşkanı:

‘‘Hem bu 69. madde değişikliği, hem de 86.'daki değişiklik lazımdır. Mesele, bunlar lazımsa, 'madem ki Anayasa değişikliğine gidiliyor, bunlar da çıksın' şeklindeki bir tavrın eseridir. Ben böyle bakarım.’’

Demirel, Ecevit'in 16 Şubat tarihinde yaptıkları görüşmede konuyu kendisine şöyle açtığını anlatıyor:

‘‘Kendisi bana Cumhurbaşkanı seçimi maddesiyle ilgili gelişmeleri anlattı. Ondan sonra da '69. maddede ve 86. maddede bir değişiklik getirmek istiyoruz' dedi. Ama bunları birbiriyle irtibatlı anlatmadı bana.’’

Cumhurbaşkanı, ardından her iki düzenlemeyi kendisinin de ilke olarak desteklediğini hatırlatıyor:

‘‘69. maddedeki değişiklik lazımdır. Çünkü parti kapatılması kanunda zorlaştırıldığı halde Anayasa'da bir açıklığı var. Onun kapatılması lazım. Ve 86. maddeyi zaten ben teklif ettim TBMM'ye ve 'Bunu değiştirin' dedim.’’

Demirel, yine Ecevit görüşmesine dönerek, şöyle devam ediyor:

‘‘Binaenaleyh, 'Bunların değişmesine bir itirazım olur mu?' diye bana sorulduğunda, 'Hayır' derim. Bir tanesini ben kendim teklif etmişim. Öbürüne de taraftarım. Ama bunların hiçbirisi milletvekillerine bir taviz anlamında olmaz, o manada almam meseleyi.’’

Tam bu noktada Cumhurbaşkanı'na şu soruyu yöneltiyoruz:

‘‘Ama eşzamanlı olarak getirilmesi öyle yorumlanmayacak mıdır?’’

Demirel, şu karşılığı veriyor:

‘‘Belki öyle yorumlanacak; her şey doğru mu yorumlanıyor? Bırak bu da yanlış yorumlansın. Ne diyelim ki yani? Bazı insanlar her şeyi yanlış anlayıp yorumlamadan zevk alıyorlarsa, buna mani olmak mümkün değil.’’

Demirel, ‘‘Siz hangisini tercih ederdiniz? Görev süresinin tek başına mı, yoksa diğerleriyle birlikte gelmesini mi?’’ şeklindeki sorumuz üzerine şöyle konuşuyor:

‘‘Bu benim meselem değil. Tek başına veya bunları beraber getirmiş, benim bakımımdan fark etmez. Ben bir vatandaş olarak meseleye baksam, eğer bunlar lazımsa, ki lazım olduğu kabul ediliyor, bunların aynı zamanda getirilmiş, eşzamanlı getirilmiş veya farklı zamanda getirilmesi fark etmez. Hangisi daha kolaysa parlamento prosedürü bakımından onun yapılması doğru olur.’’

Cumhurbaşkanı ekliyor:

‘‘Eğer kimsenin 86 ve 69'a itirazı yoksa, bunların ne şekilde getirildiği neden yanlış algılansın? Ancak yanlış yorumlanıyorsa yapacak bir şey yok.’’

Yazarın Tüm Yazıları