'Seçmen kaçakçılığı’

GEÇENLERDE DHA’nın bir haberi vardı; Denizli’de oturan seçmen Rabia Önder’in, internetten baktığında hiç İstanbul’a gelmediği halde Beylikdüzü’nde seçmen listesinde adını görünce şaşırdığını anlatan...

Önder, adının gösterildiği, Beylikdüzü’ne bağlı Yakuplu beldesi Marmara mahallesi Ihlamur Caddesi, 20/A, Daire: 7’de oturmuyordu. Ama aynı dairede kendisinden başka 12 kişi daha seçmen olarak kaydettirilmişti. Bir dairede, çocuklar da sayılmış olsa en az 20-25 kişinin oturması gerekiyor.

Ihlamur Caddesi’nde toplam 1108 seçmen kayıtlı olduğu düşünülürse, daha çok ’naylon’ seçmenin ortaya çıkması beklenebilir. Marmara

Uğursuz kadın

CAFER komadadır. Yanında ise karısı...

Cafer’in gözleri nemli, kısık sesiyle karısına doğru bakar ve konuşmaya başlar:

- İlk işten kovulduğum zaman yanımda idin.

İflas ettiğim gün oradaydın.

Vurulduğum zaman ilk gözümü açtığımda seni gördüm.

Trafik kazası geçirdiğimde hastanede hep başucumdaydın.

Karısı takdir edilmenin mutluluğunda tabii...

Cafer devam eder:

- Şimdi komadayım yine başucumdasın..

Sonunda anladım ama, çok geç oldu.

Yahu sen ne uğursuz karısın!
(Sevda ÇETİNKAYA’dan)
Haberin Devamı

Mahallesi’nde yeni sekiz caddenin oluşturulmuş olduğu da ilk defa TUİK seçmen kayıtlarında ortaya çıkması da ayrı bir durum.

Yakuplu Belediyesi’nin arsa değer bildirim tablosunda ’Ihlamur Caddesi’ ibaresi yok; ’Ihlamur Sokak’ var; orası da belediyenin çöp kamyonlarının park ettiği garaj... ’Ihlamur Sokak’ isimli bir sokak ise Yakuplu’nun Merkez Mahallesi’nde gözüküyor. Karmaşa buradan başlıyor.

Peki bu işler nasıl oluyor?

- TUİK, adrese dayalı nüfus kayıt sistemi üzerinde çalışırken, belediyeler tarafından birçok adres ve numaralandırma değişikliği yapıldı. Bu da seçmen listelerinin düzenlenmesinde ciddi karmaşaya yol açtı.

- Bu uygulamalar, bazı uyanık belediye başkanları tarafından yapıldı açıkçası... Amaç, seçmen yığmalarını kolaylaştırmak ve ayrıca belediye bütçesine İller Bankası’ndan nüfus başına gelen payların yükseltilmesi... Bu başka yerde hizmet adan kişilerin ’bütçesi’nin çalınması anlamına gelmiyor mu?

’Seçmen’ çalan bir belediye, kendi bölgesinde oturanlara karşı hem saygısızlık hem de haksızlık yapmış oluyor.

Bu işlerin genellikle konut kooperatifleri bölgesinde olduğu dikkat çekiyor. Özellikle, kooperatif üyesi olup ancak başka yerlerde oturanların Beylikdüzü’nde seçmen çıkması oyunun bir parçası.

Özetle bu bilgileri kullanan belediye başkanları bu insanları TUİK’e kaydettirerek ’seçmen kaçakçısı’ konumuna düştüler. İçişleri Bakanlığı da bu işe göz yumdu. Gel de bu manüplasyonun içinden çık.

29 Mart tarihine bir bakın, hangi belediye başkan adayları, nerelerden seçmenlerini taşıyacaklar?

Problemler yüzleşilerek çözülür
Çarşafa takılan rozet örneği!

’ALIŞILMADIK’ her şey, bir tür ’açılım’dır. CHP’deki ’çarşaf’a takılan rozet’ de, bu anlamda bir açılımdır. Zira, amacı taraftar toplamak olan bir siyasi parti için çok doğal olsa da, parti içinde ve toplumun kimi kesimlerince ’alışılmadık’ bir durum olarak algılanmıştır.

Bilindiği üzere, demokrasi ’farklılıkların yönetişimi’ (ulusal bütünlük içinde uzlaştırılması) anlamında, halkın kendi kendini yönetimidir.

Halk, farklı zihin, fizik, inanç, etnik, sosyal, ekonomik vb farklıları ve buna dayalı kısmen farklılaşan öncelikleri olan insan topluluğudur. Her siyasi parti, ülkedeki bu çeşitliliğin sesini duyabilecek, onu tanıyıp yönetişime katabilecek bir yapıda olmak zorunda. Farklı kesimlerin sorularına "Siz gelmeyin; bana oy verin sorunlarınızı çözeyim" diyemez!

Bu durum, her siyasi partinin bireysel ve toplumsal huzurun ve mutluluğun sağlanmasında, yani problemlerin çözümünde, kendine özgü stratejisinin bulunmasına engel değildir. Bunları anlatarak halkın beğenisini kazanmaya çalışır.

Kuşkusuz, her strateji ’dinamik’ bir yapıdadır. Zamanın ihtiyaç ve imkanlarına göre, özünde ve/veya halka anlatımında değişime uğrayabilir.

Umulur ki, ’çarşafa takılan rozet’, demokrasinin ’olmazsa olmazı’ olan uzlaşı kapılarını kapatan söylem ve suçlamalar yerine, genelde toplumda ve özelde CHP’de böylesi bir zihinsel yüzleşmeye vesile olsun...
Prof. Dr. Niyazi KARASAR

Biliyor musunuz

CHP Pendik Belediye Başkan aday adayı Mehmet Salih Usta’nın Kurban Bayramı dolayısıysa, ilçedeki tüm camilerin önünde 15 bin paket lokum dağıttığını... CHP’nin varoşlara ’açılım’ kapısı olan Cumhuriyet Halk Evi’nin (CHE) yeni bir şubesinin Tuzla Aydıntepe’de açılacağını, Hasan Uzunyayla ile Cemil Ekşi’nin çalışmaları tamamladığını... ADD Mersin Şube Başkanı, eğitimci İlker Taşyürek’in Mezitli’den CHP adaylığını koyduğunu... AMATÖR Genç Milli Takım’da ile BJK ve FB’nin altyapıları teknik direktörlüğü dahil birçok takımı çalıştıran 40 yıllık futbol adamı Adnan Dinçer’in, Eyüp’den DSP adaylığına soyunduğunu... ALMANYA’da Mainz Başkonsolosluğu’nda uzun yıllar görev yapan, tarih öğretmeni Şaban Yalaza’nın DP’den Karacabey adayı olduğunu...

Türkiye çöl olmasın

YEREL seçimler yaklaşırken, 2/B orman alanlarının satışı yeniden gündeme getirildi. 2003 yılından bu yana kamuoyunun desteği ile Anayasa’ya aykırı hukuk dışı bu girişimin takipçisi olan TEMA, geçen yıl başlattığı ’Bir İmzaya Karşı Bir Milyon İmza Kampanyası’nda toplanan 1.236.842 imzayı TBMM Başkanı Köksal Toptan’a teslim ederek desteklerini istedi. TEMA’nın çözüm önerilerinin yer aldığı basın bültenine ulaşmak için lütfen tıklayınız; www.tema.org.tr/2B/)

İnsan hakları

10 Aralık insan hakları günü idi dün. İnsanın en kutsal hakkı, yaşama hakkıdır. Gazeteler her gün sayfa, sayfa cinayet haberleri ile dolu. Türkiye’de yaşamak ’fobi’, öldürmek ise ’hobi’ haline geldi, tesadüfen yaşıyoruz adeta.
Yalçın DURAK

Yazarın Tüm Yazıları