Sanatçı dostlukları kalıcı mıdır?

YABANCI bir dergide* okuduğum ve bazı yazarların dostluklarına değinen yazının başlığı: “Unutulmaz Dostluklar”dı.

Haberin Devamı

Birçok ünlü yazarın dostluklarını okuyunca, Türkiye’deki yazar/sanatçı dostluklarını hatırladım.
Görüşme ve yazı dostluğuyla anılanlar arasında birçok ünlü yer alıyordu.
Hiç kuşkusuz kurulan dostlukların nedenleri arasında sınıf arkadaşlığı var, aynı işyerinde çalışma, komşuluk gibi gerekçeleri de unutmamalı.
Ken Kesey, Robert Lowell, Stephen Spender, W.H. Auden, Robert Oppenheimer gibi.
Dostluklara aracılık yapan da bu yazının yayınlandığı dergi.
Türkiye’de tanıklık yaptığım
dostluklar var.
Behçet Necatigil-Oktay Akbal-Fazıl Hüsnü Dağlarca-Kâmuran Şipal-Ali Tanyeri, Edip Cansever-Turgut Uyar, Cahit Sıtkı Tarancı-Ziya Osman Saba, Cemal Süreya-Can Yücel, İnci Enginün-Zeynep Kerman.
1950 Kuşağı’ndan Onat Kutlar-Kemal Özer-Hilmi Yavuz-Ergin Ertem-Konur Ertop-Doğan Hızlan-Demir Özlü-Önay Sözer-Sina Akşin, Muzaffer Tayyip Uslu-Rüştü Onur, Metin Eloğlu-Hüsamettin Bozok, Leylâ Erbil-Komet, Erdal Öz-Deniz Kavukçuoğlu, Ferit Edgü-Yüksel Arslan, Murathan Mungan-Yıldırım Türker, Selim İleri-Doğan Hızlan, Ataol Behramoğlu-İsmet Özel, Berna Moran-Mina Urgan-Cevat Çapan-Akşit-Göktürk, Sabahattin Eyuboğlu-Vedat Günyol, Yaşar Kemal-Abidin Dino, Ahmet Oktay-Fikret Ürgüp
ilk aklıma gelenler...
Ankara dostluklarını anılardan, denemelerden bilirim. Ad vermekte tereddüt ettim.

***

Haberin Devamı

EDEBİYATÇI, sanatçı dostlukları kimi insanlar için kalıcıdır ama, kimileri için de bir dostluk, bir şiir, bir yazı yüzünden bozulur, her gün görüşenler yıllarca birbirlerinin yüzünü görmez olurlar.
Eskiden ileteşim sağlamak, yazılanları birbirine okumak için buluşurlardı. Elbette sadece bu değildi amaç.
Sohbet ederler, belli meyhanelerde buluşurlardı.
Bazılarının mektuplaşmaları da bu dostluğu pekiştiren belgelerdir.
Dergi idarehaneleri, yayınevi yönetim yerleri, insanların tanışması, dostluk kurması için sıcak ortamlardı. Orada tanışılır, buluşulur, bir yere gidilir, sonra da dostluk pekişirdi.
Benim yazdığım ya da okuduğum dergilerdeki birçok kişiyi ilk kez buralarda gördüm.
Nereleriydi bunlar?
Yakın dostlukların o zamanki durumu şöyleydi. Hemen hemen her akşam buluşulurdu, en azından görüşülmeyen bir hafta geçmezdi. Buluşmalardan sonra evlerde yemekler de yenilirdi.
Anadolu tarafında, buluşma yerlerinden biri de Hatay’dı, ben orayı Cemal Süreya’nın ölümünden sonra gördüm, orada onun hakkında bir konuşma yaptım.
Hürriyet Yayınları, Altın Kitaplar Yayınevi, Simavi Yayınları, Gerçek Yayınları, Yeni Edebiyat Dergisi, Hürriyet Gösteri Dergisi, Cumhuriyet Gazetesi ve başka kitap, dergi dağıtım büroları...
Başka mekânları da yazmalı, anımsayanlar olur: Baylan, Kemal Bey’in Kahvesi.

***

Haberin Devamı

DOSTLUKLARIN bir başka yanı da var.
Yazdıklarını birbirine okumak, dertleşmek kadar, edebiyat dünyası hakkında birbirlerini bilgilendirmek. Sadece edebiyat değil diğer sanat dallarından da yakın dostluklar vardı! Bugüne bakıyorum; acaba eskisinden uzak mı?

(*) The Company They Kept:
Writers on Unforgettable Friendships, edited by Barbara Epstein and Robert B. Silvers, The New York Review Of Book

Yazarın Tüm Yazıları