Rey’in önemli operası ‘Çelebi’ hemen oynanmalı

GÜNLER önce müzik yazarı Evin İlyasoğlu’ndan bir e-posta aldım.

Cemal Reşit Rey’in Çelebi operasının Ankara Devlet Operası kitaplığında bulunduğunu, iki gün sonra da bu haberin ayrıntılarını Cumhuriyet’teki yazısında açıklayacağını belirtiyordu. Hatta, o yazmadan önce de, bununla ilgili bir şeyler yazmamdan memnun kalacağını eklemişti, e-postanın sonuna.

Önce bu, basında yeni anlayışın sürdüğünü gösteren bir davranıştı. Evin İlyasoğlu için önemli olan, Cemal Reşit Rey’in Çelebi operasının bulunduğu haberini ilk kendisinin yazması değil, bu müjdeyi hepimizin geniş okur kitlesine yaymasıydı.

Komplekssiz bir davranış.

Operayı, Ankara Devlet Operası kitaplığında bulan, onun öğrencisi piyanist Aydın Karlıbel.

Rey
’in eski öğrencilerinden besteci Yalçın Tura da, İstanbul Filarmoni Derneği’ndeki elyazması yapıtlarını teker teker elektronik ortama aktarıyor.

Çelebi operasının kayboluş serüveni, bir macera romanına taş çıkartacak sahneler ve olaylarla dolu.

Notaların gidip gelmesi, çuvalların kaybolması gibi olaylar, bundan sonraki işlerin ciddi tutulması için belki uyarıcı bir nitelik taşıyor.

* * *

HİKMET Münir Ebcioğlu, Hayat
Dergisi’nde yayınlanan (1976), ‘Çelebi Operası Yıllar Sonra Ramp Işıklarında’ yazısında, Çelebi operasının oynayacağından söz ediyor.

Benim de Cemal Reşit Rey’le yaptığım ‘Bir Sanatçının Yirmidört Saati’ (1977) başlıklı röportajımda şöyle demişti:

‘Masadaki notalar, rahmetli biraderim ile bundan otuz yıl sene önce birlikte yazmış olduğumuz Çelebi adlı operanın orkestra partisyonunu beş altı sene evvel bitirdim. Şimdi bütün partileri ayrı ayrı yazıyorum. Parti yazmak da ayrı bir hüner, onun için bu işi de kendim üzerime aldım. Aydın Gün önümüzdeki bahara doğru dünyada ilk defa Kültür Merkezi’nde (ismi böyle ama bence asıl ismi operadır) bunu temsil edecek. Avrupa’dan da bazı opera sanatçılarını, opera müdürlerini çağıracak, güzel bir prömiyer yapmak istiyor. Onun için bu partileri ona yetiştirmek için çalışıyorum. Günümü bitirmek endişesi kaplıyor.’

Ben Serencebey’deki evinde bunları konuşurken, duyduğu heyecanı bugün anımsıyorum.

O günlerde çizgili gömlekle piyanosunun önündeki Cemal Reşit Rey gözümün önünde canlanıyor.

* * *

PEKİ
nasıl yazıldı Çelebi operası? Konusu neydi? İstanbul Devlet Opera ve Balesi gelecek sezon bu operayı oynayacak mı?

Bu soruların cevabı yarın.
Yazarın Tüm Yazıları