Restorasyon faciaları son bulmuyor

Ne yazık ki son dönemde restorasyon adı altında birçok tarihi kalıntının sıfırdan yapıldığına, beton destekli ‘yenilendiğine’ şahit oluyoruz.

Haberin Devamı

Taraf’tan Murat Erdin'in iki gün evvelki haberi yine bir restorasyon faciasını ortaya çıkardı.

Kaş’taki binlerce yıllık Antiphellos antik tiyatrosunun zeminine beton dökülmüş.

Evet bizim coğrafyamızda antik tiyatro bol. Roma döneminden kalma 206 antik tiyatromuz var. Ama Kaş’taki denize doğru dönük ender tiyatrolardan biri. Phellos antik kentinin limanı olan Antiphellos’un batı kenarında yer alır ve tepenin güney yamacında yerel kireç taşından yontma taşlarla imal edilmiş.

Oditoryum ilk başta 28 sırada 4 bin seyirci alacak kapasitedeyken şimdi sadece 26 sırası kalmış.

İnşaat tarzına ve düzenine bakarak tiyatronun M.Ö. 1’inci yüzyıldan kaldığı ve M.S 141 yılında bölgeyi vuran depremden sonra M.S 2’inci yüzyılda restore edildiği biliniyor.

En son 2010’da Antalya Müzesi tarafından restore edildi.

Haberin Devamı

Şimdi öğreniyoruz ki zeminine bir de beton dökülmüş.

*

Patara’daki Meclis Binası, 2011’de Dünya Parlamenterler Birliği burada toplantı yapacak diye bembeyaz inşa edilmişti.

Fethiye’deki Termessos’ta ayrı bir dram yaşanıyor. Kaybolmuş taşların yerine beyaz bloklar yerleştiriliyor.

Hatta bir ara yetkililer “İlçemize amfitiyatro kazandırıyoruz” diye açıklama yapmışlardı. Oysa bu şekilde, eskiyi mahvederek amfitiyatro kazandırılmaz, illa isteniyorsa ilçenin boş bir alanında sıfırdan amfitiyatro yapılabilirdi.

Bakın, biz Venedik Sözleşmesi’ne imza atmış ülkelerden biriyiz. Bu sözleşme olanın korunmasını buyurur; bir şey sıfırdan yapılamaz. O taşın orijinali yerinde yoksa bulunduğu yerin boş kalması gerekir.

Bir kazı, restorasyon kazı başkanının, restoratörün namusudur. Hem geçmişe hem bugüne hem de geleceğe karşı sorumluluğudur.

Bunları denetlemek de devletin görevidir.

Bu iş böyle olmaz.

Yazarın Tüm Yazıları