Önler iyi arkalar I-IH!

Galatasaray, iyi pas yapan, hızlı/teknik oyunculara sahip ve özellikle orta sahada üst seviyede direnç gösteren rakibinin bu direncini bulduğu golle kırabildi.
Sezonunun şu ana kadar gol yükünü üstlenen ismi Umut Bulut’un rötuşuyla gelen gol, yorgun rakibini sendeletti.
Fakat Galatasaray bu sendeleme sürecinde baskıyı artırsa da ikinci ve belki de yıldırıcı olacak golü çıkaramadı.

* * *

İkinci yarıda da topun ve sahanın hakimi Galatasaray’dı; ancak bu üstünlük Bursa ekibini maçtan düşürmedi.
Bursaspor ısrarını sürdürdü, oyundan kopmadı ve aradığı beraberlik golünü bir duran topta buldu.
Galatasaray’ın yediği goller açısından neredeyse şablona dönüşen bir pozisyondu. Duran toplarda kalesini savunmakta güçlük çektiği bir kez daha ortaya çıktı sarı kırmızılı ekibin. Sanırım sezon başı itibariyle Fatih Terim ve teknik ekibin kafasını en çok kafasını kaşındıran problem yenilen bu şablon gollerdir...

* * *

Oyuna girdiği andan itibaren müthiş bir iştahla katkı sağlayan Amrabat, maçın kader çizgisini çeken adam oldu.
Önce yarattığı karambolde vuruşuyla olmasa da presiye bir gol kazandırdı, sonra yine Bursaspor defansında paniğe yol açarak kazandığı topla Burak’a gol pası üretti. Gol üretiminde sorun yaşamayan Galatasaray’ın, öncelikle defansını toparlaması gerektiği ortada.
Yüksek tempolu maçlarda -bakınız dün gece, bakınız Beşiktaş maçı- kalesini savunma konusunda dram yaşıyor...Bursaspor gibi dişli bir ekipten alınan 3 puan her şekilde mühimdir ancak takımda taşların oturması için zaman gerektiği de şart.