Ölülerimize sahip çıkmak...

Sedat ERGİN

Mehmet Ali Ağca, 1 Şubat 1979 tarihinde Türk basınının anıt ismi Abdi İpekçi'yi öldürdü. İpekçi'nin cesedinden dokuz kurşun çıkartıldı.

Ağca, yakalandıktan sonra 23 Kasım 1979'da Maltepe Askeri Cezaevi'nden kaçtı. Katil, 13 Mayıs 1981 tarihinde Roma'nın Saint Pierre Meydanı'nda yeniden sahneye çıktı. Bu kez hedefi Papa İkinci Paul'dü. Papa, suikasttan yaralı olarak kurtuldu.

Dönemin Sıkıyönetim Koordinasyon Başkanı Korgeneral Nevzat Bölügiray'ın 27 Aralık 1984 tarihinde İçişleri Bakanlığı'na gönderdiği ‘‘Terörist Mehmet Ali Ağca hakkındaki Kronolojik Etüt’’ başlıklı 7130.43/821 sayılı yazıda şu ifadeler yer alıyor:

‘‘Ağca kaçtıktan sonra 30 Kasım 1979 tarihine kadar İstanbul'da kalmış, bilahare Ankara ve muhtelif yerlerde ülkücüler tarafından kendisine temin edilen yerlerde gizlenerek Şubat 1980'de Erzurum'a geçmiştir.

Adı geçenin burada Ülkücü Gençlik Derneği teşkilatı ile yaptığı görüşmeler sonucu Timur Selçuk isimli ülkücü tarafından İran'a Muhammed Kasımi adlı kaçakçı vasıtasıyla kaçırıldığı öğrenilmiştir.’’

İstanbul Sıkıyönetim Mahkemesi Askeri Savcılığı tarafından Ağca'nın kaçırılması konusunda hazırlanan 16 Ocak 1984 tarihli iddianamenin 28. sayfasında da Timur Selçuk'un adı yine karşımıza çıkıyor.

İddianamenin 29. sayfası, Ağca'nın İtalya'daki anlatımlarını içeriyor. Ağca, İran'a kaçışında Timur Selçuk'un oynadığı rolü şöyle anlatıyor:

‘‘1980 yılının Ocak ayının 20-30 arasındaki bir tarihte Oral Çelik ile birlikte yataklı vagon ile Erzurum'a, Çelik'in arkadaşı Timur Selçuk'un evine gittik. O gece Timur ve Oral'la birlikte üçümüz Iğdır'a gittik. Timur'un tanıdığı İranlı Ali Kasımi isimli biri gelerek bizi buldu. Bu buluşmayı Timur Selçuk ayarlamıştı.’’

Timur Selçuk, Erzurum'daki Dokuzuncu Kolordu 1 numaralı sıkıyönetim mahkemesinde yargılanmış ve Türk Ceza Kanunu'nun 296-1 maddesi uyarınca Ağca'nın yurtdışına kaçmasına yardımcı olduğu gerekçesiyle 2 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılmıştır. Bu ceza infaz edilmiştir.

Abdi İpekçi'nin katilini yurtdışına kaçıran ve bu suçundan dolayı mahkûm olan Timur Selçuk, 18 Nisan seçimlerinde DYP'nin Iğdır'da ikinci sıradaki milletvekili adayıdır. Üstelik, başı yine derttedir.

Anadolu Ajansı'nın geçen pazartesi günü geçtiği haberi aynen aktarıyoruz:

‘‘Iğdır (A.A) Iğdır'da adam öldürmek iddiasıyla yargılanan DYP'nin Iğdır ikinci sıra milletvekili adayı Timur Selçuk hakkında çıkarılan gıyabi tutuklama kararı kaldırıldı.

Selçuk'un avukatlarının itirazı üzerine dosya Ağır Ceza Mahkemesi'nde incelendi ve tutuklama kararı kaldırıldı.

DYP Iğdır eski il başkanı Timur Selçuk, 1996'da Iğdır'da bir kişinin öldürülmesi suçundan tutuklanmış ve dört ay hapis yattıktan sonra tahliye edilmişti. Iğdır Cumhuriyet Savcılığı'nın tahliye kararına itirazı üzerine, Yargıtay kararı bozmuştu. Bozma kararı üzerine Iğdır Cumhuriyet Savcılığı da Selçuk hakkında geçen ay gıyabi tutuklama kararı çıkarmıştı.

Selçuk'un tutuksuz olarak yargılanacağı bildirildi.’’

İpekçi'nin katili Ağca cezaevinden kaçtıktan sonra kendisini saklayanlardan biri de Abdullah Çatlı'ydı. Çatlı, sonradan devlet tarafından istihdam edilmişti.

Timur Selçuk ise bugünlerde DYP Lideri Tansu Çiller'in imzaladığı aday listesinden TBMM'ye girmeye hazırlanıyor.

Böyledir; bu ülkede muteber adam olabilmek için katillere yataklık etmeniz yeterlidir.