Festival gibisin, katılmak istiyorum

42. Antalya Altın Portakal Film Festivali için hazırlıklar son sürat devam ediyor.

Haberin Devamı

Zaten son sürat devam etmese olmayacak.
Zira festivale bir şey kalmadı. 10 Ekim’de Antalya’da start veriliyor.
Geri sayım sürerken son gelişmeleri öğrenmek için festivalin taze başkanı Vecdi Sayar’la buluştum.
ılk sorum tabii ki “Altın Portakal tatil festivali olmayacak cümlesini biraz açar mısın?” oldu.
Çünkü ona katılmıyordum. Her festivalde sinema kadar eğlence de olmalıydı. Dünyanın pek çok yerinde bu böyleydi çünkü.
Filmler izlendikten sonra akşamları parti, konser gibi etkinliklerde bir araya gelip, sosyalleşmek de festivalin bir parçasıydı.
Yıllar içinde sohbetin sabahlara kadar sürdüğü otel lobilerinde ya da partilerde kaç sinema projesinin filizlendiğine bizzat şahit olmuştum.
Vecdi Sayar’ın sözlerinin yanlış anlaşıldığını yapılan hazırlıkları duyunca anladım.

PARTİ EN UZUN BARDA OLACAK

Sayar, tatil festivali derken, festival boyunca filmlere gitmeyip, sahilde, havuz başında yatan festival konuklarından söz etmiş, ki bence bu konuda yerden göğe kadar haklı.
Altın Portakal’ı deniz, güneş, kum olarak görenler yok değildi geçtiğimiz yıllarda.
Bizi bu yıl insanların tatil modunda olmadığı bir festivalin beklediğinin söylenmesi gayet güzel.
Ama neyse ki eğlence ve etkinlikler de yok değil festivalde.
Vecdi Sayar, onur ödüllerinin verileceği geceyi Antalya’nın en gözde otellerinden biri olan Adam & Eve’de yapmayı planlıyor. Zülfü Livaneli’nin çalıştırdığı uluslararası orkestranın film müzikleri çalacağı tören sonrasında Adam & Eve’in 96 metre uzunluğundaki, her yanı aynalarla kaplı barında parti verilecek.

AÇILIŞIN TEMASI 60’LI YILLAR

Bir başka gün Tuvana Otel’de şarap tatma gecesi olacak. Bu gecenin arka planında uluslararası jüride yer alan bir isim var: Wine Country Film Festivali Başkanı Steven Ashton... Kaliforniya’daki şarap vadisi film festivalinden gelen Ashton, Tuvana Otel’in içinde bu yıl açılan Seraser restorandaki bu gecenin en gözde ismi olacak herhalde.
Festivalin açılış töreninin teması 60’lar. Kapanışta ise sinema dünyasının tanınmış simaları sahneye çıkıp sürpriz performanslar sergileyecekler.

YAZARLAR MÜZİK YAPACAK

Ulusal yarışmaya bu yıl 40’ın üstünde film başvurusu var. Ve bir de son başvuru tarihine yetişemeyenler. Onların da tanıtımlarını izleyeceğiz. Tuna Kiremitçi ve Yılmaz Erdoğan’ın filmleri “yapım aşamasında” adlı özel bölümde sinemaseverlere tanıtılacak olanlardan sadece ikisi. Tuna Kiremitçi demişken, müzisyen yazarların performanslarını da izleyebileceğiz bu yıl Altın Portakal’da. Kürşat Başar’ı saksofon çalarken, Tuna Kiremitçi’yi şarkı söylerken görebiliriz.
Kürşat’ın ne kadar iyi saksofon çaldığına, Behzat Gerçeker’le birlikte sunduğumuz Enbeğenilen’e konuk olduğunda bizzat şahit olmuştum. Onu Antalya’da da dinlemek isterim doğrusu.
Bir başka saksofon ustası gazeteci de Milliyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Sedat Ergin... O da Antalya’da olur mu acaba diye düşünmeden edemiyorum doğrusu...
Sinema ve müziğin bir başka ortaklığı da festival süresine yayılacak olan Mor ve Ötesi, Yeni Türkü, Replikas, Kardeş Türküler konserlerinde hayat bulacak.
Tüm bunlara bakıp şunu söylemek mümkün: Antalya Altın Portakal Film Festivali bu yıl tatil festivali gibi algılanmayacak belki ama eğlencesi, müziği ve şaşaasıyla da Kenan Doğulu’nun “festival gibisin katılmak istiyorum” dediği türden bir festival olacak.

Haberin Devamı

Kavgada Gümbet, Türkbükü’nü sollamış

Haberin Devamı

Geçen gece Bodrum Emniyet Müdürü Niyazi Turgay ile yemekteydik. Kendisini bulmuşken “Bodrum’da asayiş berkemal mi acaba?” demeden edemedim.
Bana sorsanız Türkbükü derdim, ama Bodrum’un en çok kavga gürültü kopan yeri Gümbet’miş. Buradaki ıngiliz ve Rus turistler içkiyi fazla kaçırınca olay çıkarıyorlarmış.
Niyazi Bey 6 yıldır bu görevde. Yıllar içinde ciddi operasyonlar yaptıklarından suçları kontrol altına alabilmişler.
Bodrum’un nüfusu her yıl 10 kat artarken suç oranı sabit kalıyor, hatta azalıyormuş.
Türkiye’nin en gözde tatil merkezini huzur içinde yaşanır halde tutmak hiç kolay değil.
Bunu başaran Niyazi Turgay’ı tebrik ediyorum.

Yazarın Tüm Yazıları