Kıvrıkoğlu Fazilet'i kurtarabilir

Ertuğrul ÖZKÖK
Haberin Devamı

Bu başlık çok şaşırtıcı görünebilir. Ama hiç öyle değil. Çünkü Fazilet Partisi bir yol ayrımında.

Ya Erbakan'ın ‘‘radikal çizgisine’’ dönecek.

Veya Kutan'ın temsil ettiği ılımlı çizgiye.

ÇİZGİ ÇEKİLDİ

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Kıvrıkoğlu'nun Hürriyet'te yayınlanan demeci, Erbakan'ın son umudunun üzerine de derin bir çizgi çekti.

Fazilet Partisi Genel Başkanı Recai Kutan bugün İstanbul'da Eresin Oteli'nde gazetecilerle bir sohbet toplantısı yapıyor.

Bu toplantıda partinin seçim beyannamesi açıklanacak.

Kıvrıkoğlu'nun, Erbakan'ın son umudunu da söndüren çıkışından sonra acaba seçim beyannamesindeki orduyla ilgili bölümlerinde herhangi bir değişiklik yapılacak mı?

Bunu bugün öğreneceğiz.

Ancak dün öğrendiğim kadarı ile herhangi bir değişiklik yok.

Bunu neden merak ettiğime gelince.

Bu beyannamenin hazırlanmasında, FP'nin ANAP kanadından gelen Ali Coşkun, Cemil Çiçek gibi isimlerin belli bir etkisi oldu.

O nedenle beyannamede Silahlı Kuvvetler'le ilgili sıcak mesajlar var.

İşte bu mesajlardan bir bölüm:

ORDU İMAJI

‘‘Türk Silahlı Kuvvetleri'ne önem vermek, milli varlığımıza ve Türkiye'nin geleceğine özen göstermek anlamı taşır... FP de böylesine tarihi, milli endişelerden hareketle, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin moral gücünü olduğu kadar teknik gücünü yüksek tutan anlayış, tutum ve yaklaşımları besleyecek, destekleyecek politikaları, konjonktürel siyasi mülahazaların önünde ve üstünde tutmaktadır.’’

Bu yaklaşım büyük ölçüde Kutan ve yeni ekibinin çizgisini yansıtıyordu.

Buna karşılık partinin radikal kanadı seçim beyannamesine Genelkurmay başkanının Milli Savunma bakanına bağlanması maddesini bile koydurtmak istediler.

Kutan temkinli davrandı. Beyannamenin hazırlık çalışmaları sırasında, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hüseyin Kıvrıkoğlu'na bir mektup göndererek, beyannamenin TSK'yla ilgili bölümünün hazırlanmasında TSK uzmanlarıyla işbirliği yapmaya hazır olduklarını bildirdi.

Ancak, Genelkurmay Başkanlığı, FP'nin bu talebine herhangi bir yanıt vermedi. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hüseyin Kıvrıkoğlu da, Hürriyet'e önceki gün verdiği demecinde, bu konuda şu açıklamayı yaptı:

CEVAPSIZ MEKTUP

‘‘Böyle bir mektubun gönderildiğini ben de basından öğrendim. Fakat, bugüne dek karargáhım böyle bir konuyu bana arz etmediğine göre, fazla önemsenecek bir tarafı olduğunu zannetmiyorum.’’

Sonunda radikallerin istediği maddeler beyannameye girmedi.

Son gelişmeler Türkiye'de istikrarın sağlanmasının iki sorunun çözümüne bağlı olduğunu bir kere daha gösterdi.

Terör olayında PKK sorununun çözülmesi.

Siyasi planda ise Fazilet olgusunun ‘‘Kabul edilebilir bir meşruiyet çizgisine oturması’’.

Fazilet kanadındaki gelişmeleri en iyi değerlendiren yazarlardan birisi Taha Akyol'dur.

Akyol son yazılarında Türkiye için tehlikeli bir gelişmenin işaretini veriyor.

ÇABUK OLSUN

Ona göre, Fazilet Partisi üzerinde Erbakan'ın etkisi kırılamıyor ve hatta bu etki giderek büyüyor.

Şevket Kazan, Oğuzhan Asiltürk gibi eski tüfekler partiye yeniden hákim oluyorlar.

Bu da, Fazilet Partisi'nin yeniden ‘‘Refahlaşarak’’ meşruiyet çizgisinden uzaklaşması sonucunu doğurabilir.

Ancak Orgeneral Kıvrıkoğlu'nun son çıkışı Erbakan için siyasete dönüşün kapısını sonuna kadar kapadı.

Durum böyle olunca, şu sorunun cevabı önem kazanıyor.

Geri dönüşü mümkün olmayan bir Erbakan daha ne kadar Fazilet'i etkileyebilir?

Benim görüşüm şu:

Bu etki ne kadar erken kırılabilirse, Fazilet de Türkiye de o kadar çabuk rahatlar.



Yazarın Tüm Yazıları