Kayınvalidem yüzünden kocamdan soğudum

Sevgili Güzin Ablacığım benim de bir sorunum var. Biliyorum çok yoğunsunuz ama benim de sesimi duyarsanız çok sevinirim.

Ben 33 yaşında, eğitimli, 6 yıldır evli ve iki çocuklu bir kadınım. Derdim kayınvalidemin eşimle aramıza girip ilişkimizi bozması ve bana hayatı zehir etmesi. Onun bir yalanı yüzünden kaç aydır huzura kavuşamıyoruz! Ayrıca kayınvalidemin bu yalanı yüzünden eşim de bana yalan söyledi ve aramızdaki güveni sarstı.

Eşim ailenin tek çocuğu ve dolayısıyla annesi ona çok düşkün. Bu düşkünlük bana karşı kıskançlıkla sonuçlanıyor. Kayınvalideme ne kadar saygı ve iyilikle yaklaşsam fayda etmiyor. Beni oğlunun sevgisine rakip görüyor.

Bir de eşimin ailesi benim çalışmama razı ama bana hiçbir şey alınmasını istemiyor. Görüşmeyeyim desem, durum daha da kötüleşecek. Çileden çıkıyorum ablacığım ve artık bu evliliği sürdürüp sürdürmemekte kararsızım. Eşimden soğudum... Bu bir gerçek ama evliliğimizi bitirirsem pişman olur muyum?

RUMUZ: BANU

Sevgili kızım, umarım yuvanı dağıtmamışsındır. Çünkü eminim sonra pişman olabilirsin. Siz gençlerin bu en ufak bir sorun karşısında hemen boşanmayı düşünmenizi endişeyle izliyorum.

Biz ve bizden önceki kuşaklar, aile birliğini ve bütünlüğünü koruyabilmek için ne büyük mücadeleler vermişler. Ne kayınvalide sorunları, maddi sıkıntılarla uğraşmışlar. Ama bugün en basit bir sürtüşme, hemen boşanmaya kadar götürülüyor. Evet, dayak atan, aldatan, alkol bağımlısı, evine ve çoluk çocuğuna bakmayan, parasınıkadına yatıran erkekler için değil elbette ki sözüm. Ben de onlara, ‘Çekme adamı, ayrıl, çalış, kurtul bu evlilikten’ diyorum.

Burada gördüğüm kadarıyla asıl sorunun kayınvalidende. Eşinden de bu yüzden uzaklaşmışsın. Bana sözünü etmediğin bu yalan neyse, belki eşin ortalığı yatıştırmak için söylemiştir.

Kayınvalidenin seni bir rakip gibi görmesi ise birçok evlilikte geçerli. Hatta oğulları tek çocuk olmasa bile... Bütün sorun zaten erkek annelerinin kendilerini gelinleriyle aynı kefeye koyup, neredeyse, onlarla aşık atmaya kalkışmaları! Ben karısına çiçek aldığında, aynı çiçeği kendisine de almaya zorlayan anneler biliyorum.

Akıllı bir kadın, eşiyle, onun ailesi arasındaki mesafeyi dengeleyebilir. Kayınvalidenle çok sık görüşmek, onun sözünü dinlemek zorunda değilsin.

İdareli olacaksın kızım. Başka bir şikayetin yoksa, eşinden uzaklaşmak yerine, sorunlarını paylaşıp, yönlendiremez misin onu?

Bize Almancı diyorlar... Peki kimiz, nereliyiz

Sevgili ablacığım, biz Almanya’da yaşayan ama evimizin içi Türkiye olan 4 kardeşiz. Yazın Türkiye’ye geldiğimiz zaman herkes tarafından dışlanıyoruz. Bize ‘Almancı’ diyorlar. Almanya’da ise ‘Kendi ülkenize gidin.’

Almanya’da en iyi okulda okuyoruz. Elimize mesleklerimizi aldıktan sonra Türkiye’ye dönmeyi planlıyoruz ki, vatanımıza faydamız dokunsun. Peki biz kimiz; biz nereliyiz?

RUMUZ: TRABZONLU HALE

Elbette burası sizin vatanınız ve siz bizim yurttaşlarımızsınız sevgili kızım, ne demek?

Almancı sözü biraz itici ama, küçümsenmek olarak görme bunu. Dış ülkelerde yaşayan bazı yurttaşlarımızın, zaman içinde ülkelerinden koptuklarını görüp üzülmemek elde değil. Belki işte bu nedenle bir tepki gösteriyor olabilirler ama, yine de hoş değil.

Genellikle yurtdışında eğitim gören gençlerimizin büyük çoğunluğu ülkelerine dönüp, senin dediğin gibi yararlı olmayı düşünmeyebiliyorlar. Bu nedenle mektubun beni çok mutlu etti.

Öteki kızla evlenecekmiş

Güzin abla, ben aile içi sorunları olan bir insanım. Biz 3 kız kardeşiz. En büyük ablam evli ve bir yeğenim var. Diğer ablam 15 gün önce anlaştığı adama kaçtı. Annemle babam ayrılar, ben annemin yanında kalıyorum. En büyük sorunum mutlu olamamak. Ailemde göremediğim sevgiyi hep dışarıda aradım.

Şu an sevdiğim biri var ama onunla da mutlu değilim. 5 ay kadar birlikte olduk. Ama şimdi ayrıyız. Neden dersen, benden önce çıktığı genç kızla ilişkiye girdiği için, beni sevse de, onunla evlenmek zorundaymış. Ben 19, o ise 27 yaşında.

Onu unutamıyorum. Bana yaklaşmak isteyenleri hep reddediyorum. Çünkü kimseyi sevemiyorum. İyi ki varsınız.

RUMUZ: İZEL

Güzel kızım, tamam iyi hoş da, bu genç adamın seninle beraber oluncaya kadar aklı neredeymiş? Seninle yakınlaşmış, sana kendini sevdirmiş, ondan sonra da, ‘Ben seninle evlenemem, diğer kızla ilişkiye girdim, ona mecburum’ mu demiş? Bu nasıl bir davranıştır? Sen şimdi buna inanıyor musun? Ya da bu tutumunu haklı görüyor musun?

Bana sorarsan, ben bunu hiç hoş bulmuyorum. Ve bu davranıştaki bir erkeğin dürüst olduğunu da düşünmüyorum.

Madem o kızla ilişkisi varmış, neden seninle bir beraberliğe başlamış? Hem onu, hem seni aldatmış. Bırak gözünü seveyim, genceciksin, bu tür erkeklerden sıyır kendini. Ailende sorunlar yaşadığını, sevmek, sevilmek ihtiyacı içinde olmanı anlayabiliyorum da, sevdiğin kişi bu sevgiye layık olmalı, değil mi kızım?
Yazarın Tüm Yazıları