İsmet Solak: Siyasetin hoş yanları

İsmet SOLAK

Siyaset denince, akla ya çatışma geliyor, ya çekişme... Oysa siyasetin çok hoş yanları da var.

Başbakan Bülent Ecevit, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Prof. Yılmaz Büyükerşen'i kutluyor:

‘‘Büyük başarılar elde ettiniz. Türkiye ve Eskişehir sizden çok büyük şeyler bekliyor.’’

Büyükerşen, tebessüm ediyor:

‘‘Çok haklısınız efendim. Büyük oy farkıyla üç belediyeyi de kazandık.’’

Ecevit dikkatle dinlerken, Büyükerşen devam ediyor:

‘‘Ben de sizden, hükümet olarak çok şey bekliyorum. Eskişehir DSP'nin kalesi oldu. Ama sıkıntılarımız da büyük. Borç yükü altında hükümet desteği görmeden başarılı olamayız.’’

Bu kez Ecevit gülüyor:

‘‘Siz yaparsınız, başarırsınız. Üniversiteyi de imkansızlıklar içinde bu hale getirdiniz.’’

* * *

Büyükerşen, Çankaya'ya çıkıyor. Orada da borçlardan bahsediyor. Bu kez, Baba gülerek karşılık veriyor:

‘‘Yav borçsuz belediye mi var? Devletin bile borcu var Hoca! Borç dediğiniz nasıl olsa ödenir.’’

Büyükerşen ‘‘Sizden gerçekten büyük destek ve yardım bekliyoruz’’ deyince Demirel, üsteliyor:

‘‘Bak Büyükerşen, sen becerirsin. Çünkü o üniversite senin eserindir. Borç-morç seni üzmesin.’’

Demirel, Prof. Büyükerşen'in elini tutarak devam ediyor:

‘‘Senin hayal gücün de kuvvetlidir. Hayal gücü yüksek olanlar, kentlerde başarılı olur. Ben sana geleceğim, brifinge hazırlan. Mesela ilk elde 10 bin konut yapmayı planla.’’

Demirel'in çizdiği rotada Büyükerşen hazırlıklarını yürütüyor. Siyasetin güzel yanlarından biri de bu.

* * *

CHP'de önceki gün tören vardı... 11 profesör partiye girdi.

Altan Öymen, kadim dostu Erol Tuncer'i de törene çağırdı:

‘‘Sen kendi başına gidip Çankaya İlçesi'ne kayıt yaptırmışsın. Ama MYK seni 13'üncü maddeden oy birliği ve alkışlarla partiye aldı. Pazartesi sabahı partide olabilir misin?’’

Erol Tuncer duygulanmıştı:

‘‘Beyefendi, Genel Başkanımız emreder, biz buna uyarız. Emriniz başüstüne.’’

Tuncer, Prof. Erdal İnönü ile birlikte Danışma Kurulu Üyesi oluyor. Bu haberi Altan Öymen'den öğrenince ben de kendisine sevineceği bir gelişmeyi ilettim:

‘‘Sizin Genel Başkan, Tarhan Erdem'in Genel Sekreter olması eski CHP'yi yerinden kımıldattı. Tarhan Bey, İstanbul Gençlik Kolu Başkanı'yken, Kırklareli Gençlik Kolu Başkanı olan Ertuğrul Karakılavuz aradı. Umut ve beklenti içinde olduklarını iletti.’’

Öymen sevindi. Devam ettim:

‘‘Bu beklenti zamanla kırılan, küsen, kabuğuna çekilen, CHP'den kopan köklü partilileri, belli günlerde CHP lokaline toplamaya başlamış. Bu çok olumlu bir gelişme.’’

Öymen, ‘‘Evet. Bir süre sonra Trakya'ya gideceğim. Hazırlan beraber gideriz’’ dedi.

Neden olmasın? Siyasetin hoş yanlarını görmek tat verir.