Hukuk vicdanı ama...

ANAYASA Mahkemesi, DTP’yi kapattı ve 2 parlamenterin milletvekilliğinin düşmesine karar verdi. Mahkeme Başkanı Haşim Kılıç, kararı açıklarken; AİHM’nin İspanya ile ilgili ‘Batasuna’ kararına atıfta bulunarak, kanaatlerinin oluşmasında, -PKK şiddetinden soyutlanma konusunda, DTP’nin gösterdiği zaafın-, gerek Anayasa’nın 68 ve 69’ncu maddeleri ve gerekse de Siyasal Partiler Yasası’nın 101 ve 103’ncü maddelerinin doğrultusunda, ağırlıklı etki yaptıklarını belirtti. Anayasa hukukçusu dostumuzla konuşurken, “Gerekçeli kararın henüz yayınlanmamakla beraber” diyor ve ekliyor: “Milletvekilliklerinin düşmesine karar verilen Ahmet Türk ve Aysel Tuğluk hakkındaki kararın, siyasal yöntem olarak şiddet mefhumu ile ilişkilendirme bakımından, - mevcut (kamu oyuna intikal eden) veriler değerlendirilince - inandırıcı olmaktan uzak olduğu şüphesini nazarı itibare almak zorunluluğu bulunmaktadır.

Milletvekilliklerinin etkilenmemesi konusunda, mevcut karar, diğer DTP’li vekiller bakımından, kolay anlaşılamayacak (hangi delillerin değerlendirildiği bilinmemekle beraber) bir vicdani kanaati taşımakta...

Bu karardan siyaset yapma bakımından etkilenmeyen diğer DTP’li vekillerin, arşiv görüntülerinde, PKK ve İmralı konusunda sürekli bir dayatma içinde oldukları son derece net olarak müşahade edilebilir.

Her fırsatta ‘önder’ ve ‘gerilla’ laflarını siyasetlerine malzeme yapanların milletvekilliklerinin sürdürülmesi, bunun yanında, barış ve birlikte demokratik siyasete daha fazla vurgu yapmaya çalışanların parlamento dışına sürülerek yasaklanmasının, kararın gerekçesinde açıkça izah edilmesi gerekiyor.
Bu karar ile, parlamento geleneğimizde bölgeyi temsilen, ılımlı kişiliği ile denge unsuru olmaya çalışan Genel Başkan Ahmet Türk cezalandırılmış, fakat DTP’de -PKK’nın siyasi komiseri olarak- eşbaşkanlık yapan Emine Ayna’ya siyasete devam izni verilmiştir.

Sonuç olarak, AKP ile ilgili laiklik karşıtı faaliyetlerin odağı olduğu’na dair kararından sonra DTP ile ilgili kararında da, Yüksek Mahkeme hukuk vicdanı bakımdan çok tartışılacak bir sonuca varmış bulunuyor.

VENEDİK KRİTERLERİ

(Avrupa Konseyi’ne ‘görüş’ bildiren Venedik Komisyonu kriterlerinde, ‘şiddet’ ve ‘baskı’ya dayanmayan eylemlerin parti kapatmaya neden olamayacağı belirtiliyor. Ama ortada bir Batasuna kararı da var... Bunun da dikkate alınması gerekiyor; (Haşim Kılıç bunu vurguladı) AİHM’nin son içtihadı da bu... Ayrıca şimdi önemli olan parti kapatmanın demokratik açılıma etkisi ve ayrıca Siyasi Partiler Yasası’nın hala çıkarılmamasına bakalım ne diyecek AB!..)

Özlemişiz

WASHİNGTON Büyükelçimiz Nabi Şensoy’un istifası, uzun zamandır görmediğimiz demokratik bir tepkiyi bize hatırlattı. O nedenle Sayın Şensoy’u kutluyor ve özlediğimiz ilkeli, onurlu devlet adamı duruşunu bize hatırlattığı için teşekkür ediyoruz!�
Reşit ÇAĞIN

Trafik sigortası zammı % 40 oldu

2002 model arabamın zorunlu trafik sigortasını yaptırdım. Geçen yıl 114 TL olan sigorta bedeli bu yıl 158 TL olmuş. Yani artış %40’a yakın.
Enflasyon oranının %6, emekliye, memura yapılan ücret artışlarının %5 olduğu bir ülkede bu kadar çok olan vergi artışı hangi sosyal adalete sığar? Ben verdiğim bu verginin fazlasını bu devlete helal eder miyim? Bu devletin beni ekonomik olarak koruyacağına inanır mıyım? Yazıklar olsun.
Mehmet Ali MIRCIOĞLU-BURSA

‘Cep’çilere öneri

TOKAT’ın Reşadiye İlçesi’nde 7 askeri şehit eden saldırı sonrası 4 eri hastaneye götüren Şişli Belediyesi şoförü Aziz Ayna “Bir asker benden kontörüm yok, 155’i arar mısın, diye yardım istedi” diyor. Artık kontörlü hatlardan da faturalı hatlarda olduğu gibi üç haneli acil numaraların aranabilmesi için operatörlerin uyarılması gerekmez mi? Adı üstünde acil numara. Bazen nefes olur insana...
Fırat ERKUTLU

Çingene mahallelerini yağmalayan AKP değil mi

ROMAN açılımına yer vermişsiniz köşenizde.  Bir konuyu merak ettim. İstanbul’da Sulukule, Hacıhüsrev, Küçükbakkalköy, Kağıthane Yahya Kemal Mahallesi, Kuştepe, Ankara’da Çinçin Mahallesi, Bursa’da Kamberler. Tüm bu semtler yakın zamana kadar Çingene mahalleleriydi; üstelik Sulukule neredeyse 1000 yıldır Çingene mahallesiydi.

Kentsel dönüşüm çalışması adı altında yaratılacak rantı yağma etmek adına bu insanlar yerinden yurdundan oldu, adeta ‘etnik arındırma’ya tabi tutuldu. Tüm bunları göz önüne alırsak bu açılımı samimi bulabilir miyiz? �
Esat ERGELEN

Biliyor musunuz

* FLORYALILARIN, Atatürk Ormanı’nın inşaata açılması ile ilgili yarınki eyleminden önce Büyükşehir Belediyesi’nin bunun gerçek olmadığını öne süren açıklamasında, “12 Evler’in geçmişte yasal olarak yapıldığını, bunun da 704.000 m2’lik orman alanının 7.000 m2’sini oluşturduğunu, buranın 1.020 m2’lik alanında Belediye Meclis kararı ile sadece halkın kullanımına tahsis edilmek üzere tek katlı, hafif çelik sistemde sökülüp takılabilir bir yapı sistemi ile sosyal tesis oluşturulacağını” bildirildiğini...

* MHP’nin ‘Bin Yıllık Kardeşliği Yaşa ve Yaşat’ adı altındaki mitingi yarın 11.00’de Tandoğan Meydanı’nda yapılacağını..

Duble yollar karbon canavarı mı

BUGÜN bütün dünyada iklim için eylem var, sokakta olacağız. Ayrıca sonrasındaki pazartesi günü Türkiye ulusal eylem planını açıklayacak. Orada Tarım Bakanlığı Mera ve Otlaklar Genel Müdürü’nü bulmayı düşünüyorum. Ona bilim milyonda 350 parçacık karbondioksit birikiminin güvenli sınır olduğunu söylerken ve bugün atmosferde milyonda 387 parçacık karbon varken, ülkeyi demir ağlarla değil duble yollarla örerek yaptığınız artışla nasıl meraları koruyacaksınız diye soracağım.

Demir ağlar dedik de Danimarka Demiryolları 2020’de karbon nötr, yani karbon sıfır, yani anlayın işte olması gereken olacak. Türkiye, göstermelik raylı taşıma olduğu için karbon sıfır değil, toplu taşıma sıfır bir ülke! Peki o zaman, şunu sormalıyım:
“Sizin duble yollar ne zaman karbon canavarı olmayı bırakacak?”
Tülin YILDIRIM