Hoş kokulu ve çileli meyve

Size bir bilmece sorsam; “Pastalarda, sütlü tatlılarda kullanılır, onsuz ne pastanın ne de tatlıların tadına varılır” diye...

Haberin Devamı

Siz cevabı düşünürken, bir ipucu vererek “aromalı bir tat” diye fısıldasam kulağınıza...

Vanilya, mahlep, salep, zencefil, karanfil... Hepsi de cevaba yakın gibi görünüyor değil mi? Ama bunların biri var ki, aroması ve tatlılara kattığı nefis lezzetle tartışmasız en çok kullanılanı: Vanilya...

Tatlıların vazgeçilmezi vanilya, tropikal iklimlerde yetişen ve uzunlamasına büyüme özelliğine sahip olan orkide ağacının meyveleri. Anavatanı Meksika ve Orta Amerika. Meksikalılar’ın büyük dedeleri olan Aztekler’in kralları, çikolata ile vanilyayı karıştırıp içermiş.

Vanilyayı Avrupa’ya ilk kez getirenler ise ıspanyollar olmuş. Avrupalılar vanilyayı o kadar çok sevmiş ki, bu muhteşem aromalı tadı bir taraftan yiyeceklerine katarken bir taraftan da afrodizyak özelliğiyle ilaç yapımında kullanmışlar.

Ormanlarda kendi kendine yetişen, uçuk yeşilimsi sarı çiçekleri olan ve bazı arı ve kuş türlerinin tadına katkıda bulunduğu vanilyanın, insan eliyle ekilme fikrini ise ilk kez 1840’larda eski bir köle olan Edmond Albius ortaya atmış.

Vanilya ağacının tarımsal üretimini yapmak için çok pratik bir metot bulan Mr. Albius, bu iş için Madagaskar adasını seçmiş. Toprak yapısı, iklimi, geniş tarım alanları ve ucuz işgücüne sahip olması nedeniyle bu iş için çok uygun bir ortam olan Madagaskar adası, o dönemlerde Fransız kolonisiymiş.
Fransız işadamları ise fırsatı kaçırmayıp çok geniş üretim alanları ve çiftlikler kurmuşlar ve bu işin ticaretine başlamışlar. Nihayet 1960 yılında Madagaskar bağımsızlığını kazanınca ada halkı kendi üretim alanlarını oluşturmuş.

60’lardan bugünlere gelmeyi ve vanilyanın öyküsünü anlatmayı sürdüreceğiz elbette. Ama bu iş sanırım haftaya kaldı. Pazartesi vanilyada tekrar buluşmak üzere...

Haberin Devamı

KIYMALI ADANA MAKARNASI

YAPILIŞI
Zeytinyağı ve kıymayı orta boy bir tencereye aktarın. Orta ısılı ateşte sık sık karıştırarak kıymanın rengi hafif kahverengiye dönüşünceye kadar, 3-4 dakika kadar kavurun. Üzerine çok ince doğradığınız sarımsakları ve soğanları ekleyip 4-5 dakika daha karıştırarak kavurun. En sonunda tatlı sivri biberleri çok ince halkalar şeklinde doğrayın ve tencereye aktarın.

Domates ve biber salçasını, tuz, karabiber ve kırmızı pul biberi katın. Sık sık karıştırarak 4-5 dakika daha pişirip ocaktan alın. Henüz sıcak haldeyken, incecik kıydığınız maydanoz ve dereotunu ilave edip tekrar karıştırdıktan sonra bir kenarda bekletin.

Diğer taraftan erişte makarnayı ya da boru şeklindeki makarnayı kaynayan bol tuzlu suda 10-12 dakika haşlayıp süzün. Ancak makarnanın haşlama suyundan yarım bardak ayırın. Süzülen makarnayı tekrar aynı tencereye aktarıp, üzerine ayırdığınız makarna suyuyla beraber hazırladığınız kıymalı sosu gezdirin. ıyice karıştırdıktan sonra sıcak sıcak servise sunun.

ısterseniz bu makarnayı sarımsaklı yoğurtla karıştırarak da ikram edebilirsiniz.

Haberin Devamı

· 1 paket erişte makarna
 (Boru şeklindeki makarnayı da kullanabilirsiniz.)
· 5 yemek kaşığı zeytinyağı
· 300-400 gr yağsız dana kıyma
· 3 adet orta boy  kuru soğan
· 2 diş sarımsak
· 4 tatlı kaşığı  domates salçası
· 2-3 adet yeşil sivri biber (tatlı olacak)
· 2 tatlı kaşığı  biber salçası
· 2 çay kaşığı tuz, karabiber
· 2 çay kaşığı  kırmızı pul biber
· 1 demet maydanoz
· 1 demet dereotu

Yazarın Tüm Yazıları