Hezimetten ders çıkar mı?

Şampiyonlar Ligi kuraları çekildiğinde hem Real Madrid hem de Galatasaray cephesinden “Yine mi sen?” diyenler çıkmıştır elbette...

Haberin Devamı

Geçen sezon çeyrek finalde İspanya ekibine elenen ama ezilmeyen Galatasaray, bu kez geçmişte örnekleri bulunan zaferlerden biriyle başlangıç yapmak azmindeydi.
Maça da böyle bir konsantrasyonla başladı. İlk yarım saatte golü bulma konusunda daha çok umutlanan taraf Galatasaray’dı. Manasız boyuta ulaşabilen özgüveni karşısında kâr hanesine gol pozisyonları, zarar hanesine de kritik top kayıpları yazdıran Melo gole en fazla yaklaşan isim oldu. Ancak Galatasaray’ın asırlar süren hücum hazırlık aşamasına karşılık basit ve hızlı oynayan Real Madrid istediğine ulaştı. Arbeloa’nın kıtalararası mesafeden yolladığı uzun top Chedjou-Eboue ikilisini bowling lobutu gibi dağıtırken Isco aradan sıyrılıp golü attı.
Yenilen bu gol Galatasaray’ı hem sahada hem de o dakikaya kadar maça ağırlığını müthiş şekilde koymuş olan tribünü sendeletti.

Haberin Devamı

Yenilmek var, yenilmek var

İkinci 45 dakikaya motivasyon tazeleyerek başlanmak isteyen Galatasaraylılar bir kritik top kaybıyla (elbette Melo!) ikinci golü de yedi. Halı saha maçı rahatlığıyla atılan 3. gol ve sonrası ise tam bir felaketti. Dünya futbolunun kulüpler bazında en havalı ve en zorlu yarışının olağan favorilerinden Real Madrid’e yenilmek elbette büyük bir şok dalgası yaratmaz. Ama yenilmek var yenilmek var. Daha bahar aylarında bu sahada Real Madrid’i yenerken oynanan futbolun nereye kaybolduğunu da bir düşünmek gerek. yol uzun ve hezimetlerden de ders çıkarılabilir Galatasaray’ın çabası artık bu yönde olmalı.

MAÇIN İYİSİ

Benzema, Ronaldo, Carvahal, Madric; seç beğen al.

MAÇIN KÖTÜSÜ

Burak, Eboue Selçuk, Melo seç beğen al.

Hakem: Gayet iyi maç yönetti. Oyuna etki etmedi.

Yazarın Tüm Yazıları