Gebe kalamayışımın nedeni eşim ama gel de bunu ailesine anlat

Sevgili Güzin Abla; aslında ben evinde çok huzurlu ve mutlu, eşini çok seven biriyim. Ama büyük bir sıkıntım var...

Eşimle en ufak bir sorunumuz olmamasına rağmen, annesi, babası ve ağabeyi bizi çok bunaltıyor. Eşimin babası şeker hastası ve yıllarca dediğini yaptırmak için bu hastalığı koz olarak kullanmış; istediği olmayınca hemen yatağa düşüyor. Annesine gelince; saf mı yoksa aklı mı ermiyor bilmem ama aile içi sırlarımız herkesin ağzında! "Ailede yaşananlar dört duvar arasında kalır" lafını sanki hiç duymamış. Eşimin ağabeyinin ise psikolojik sorunları var. İlaç kullanıyor. Dört kez başka başka insanlarla nişanlanmış, buna rağmen hálá bekar ve eşimi çok kıskanıyor. Normal biri değil, bu yüzden beni tedirgin ediyor.

Biz evleneli 1 yıl oldu ve ben henüz hamile kalamadım. Doktora gittik, tahliller yaptırdık. Bende hiçbir sorun çıkmadı, fakat eşimin sperm analiz değerleri düşüktü. Doktor E vitamini takviyesi önerdi. Aileden doktora gittiğimizi gizledik. Çünkü haberleri olsa herkese söylerler, bundan eminim...

Kayınvalidem sürekli "Sen doğuramıyorsan ben senin yerine doğururum" diyor. İnsan gelinine bunu söyler mi? Bunu yazarken bile sinirlerim geriliyor. Eşim bir gün dayanamamış ve "Problem bende... Ben karımı bilmez miyim, onun sağlığıyla ilgili en ufak bir sorunu yok" demiş. "Ayıp değil mi bu yaptığınız" diye de onlarla tartışmış. Yine de anlamak istemiyorlar. Eşimle bambaşka bir şehre taşınmayı bile düşündük, ama ikimiz de iş yerimizden çok memnunuz. Artık hiç gitmiyorum evlerine. Onlar ise sürekli arıyorlar. En son kayınpederim rahatsızlanmış. Beni aradılar, dayanamayıp gittim. Akşam o kalabalığın içinde yine bebek konusuna girdiler. "Çocuk bir şekilde olur. O kadar evsiz barksız yavrucak var, ama ben eşimi bir daha bulamam" dedim. İşe yaramadı, bir türlü bu gerçeği kabul etmiyorlar.

O kadar üzüldüm ki, eşim eve gelince durumu anlatmak zorunda kaldım. O da çok bunalıyor Güzin Abla... Gece sabaha kadar ağladım. Eşime yansıtmamaya çalışıyorum ama canım çok sıkkın. Annemlere anlattım, onların da elinden bir şey gelmiyor. Abla ne olur yardım et, akıl ver. Bunu yazarken bile ağlıyorum. 

RUMUZ: BUNALDIM

Kızım, mümkün olduğunca az görüş onlarla... Bebek konusu açıldığında da hemen kalk ve çık o evden. Böylece senin üstüne gelemeyeceklerini anlarlar. Hem bu ne acele? Şunun şurasında daha 1 yıllık evlisiniz. Ayrıca ikiniz de çalışıyorsunuz, hemen çocuk yapmak zorunda mısınız? Bugün artık erkekteki sorun hormon tedavisiyle giderilebiliyor. Cerrahpaşa Hastanesi Endokrinoloji Bölümü’ne başvurun. Bunun için yuvanızı sarsmayın kızım. Belli ki eşinin anne ve babası biraz cahil insanlar... Onlara göre erkek adamda asla kusur olmaz! Böyle görmüşler, böyle gitsin istiyorlar. Ama aile birliğinize de bu kadar karışmalarını engellemelisin.

Eski sevgilisini ona unutturamadım

Güzin Abla; ben 20 yaşında bir genç kızım. Çektiğim acıya rağmen hálá mücadele edebilen, yaşama dört elle sarılan ve yaşam sevincini kaybetmemeye çalışan biriyim.

1,5 yıl önce bir gençle tanıştım. Ondan çok hoşlandım ve çıkmaya başladık. Ancak bir gün bana, benden önce uzun bir beraberliği olduğunu, bu kızın onu aldattığını, buna rağmen onu hálá unutamadığını anlattı. Çok acı çektiğini söyledi. Ben de bunu hissediyorum ve benimle beraberken bile onu düşündüğünü anlıyorum.

Ona yardımcı olmaya çalışıyorum ama sanırım pek başarılı olamıyorum. Çünkü sürekli bunalımda ve bana her fırsatta ondan söz ediyor. Sevmek istese de yeniden sevemediğini anlatmaya çalışıyor. Bu durumda onunla beraberliğimi sürdürmeli miyim? Böyle bir ilişki ne derecede sağlıklı yürür? Buna ne kadar dayanabilirim?

RUMUZ: UNUTTURAMADIM

Canım kızım, belli ki bu genç çok mutsuz, dolayısıyla seni de mutlu edemiyor. Yüreği bu eski sevgiliye takılıp kalmış. Bunun bir nedeni de aldatılmayı bir türlü hazmedememiş olması... Bunu gurur meselesi yapmış. Bu nedenle yeniden sevmekten korkuyor olmalı...

Belki de bundan sonra, beraber olduğu her kızdan kuşkulanacak, her fırsatta bunu ona hissettirecek. Huysuz ve kıskanç bir erkek olarak karşısındakine hayatı zindan edecek. Onu gerçek anlamda sevecek ve bir anne gibi sevgiyle, şefkatle saracak biri, belki onu bu tatsız durumundan kurtarabilir. Ama inan bu iş hiç de kolay değil. Gerçekten bunun için büyük bir sevgi ve sabır gerekli. Sen bu kadar cesaret gösterebilecek misin? En önemlisi onu bu denli sevebilecek misin?

Şimdilik onu teselli etmeye çalıştığın ortada... Ama arkadaşının bu durumu karşısında bıkkınlık göstermek üzeresin gibi geldi bana... Sana haksızsın diyemem, bu gerçekten zor bir ilişki. Çok büyük bir sabır istiyor ve dediğim gibi uçsuz bucaksız bir de sevgi... Bunu başarabilecek misin sevgili kızım? Sonuçta bu uğurda çok yıpranabileceğini unutmamalısın.

Hamile kalınca köpeğinizi evden atmayın

Sözüm, hamile kalır kalmaz ilk iş olarak köpeğini evden uzaklaştıranlara! Ben de çok zor bir hamilelik dönemi geçirdim. Buna rağmen hamileliğimi öğrendiğim andan doğum yaptığım güne kadar köpeğim yatağımda benimle uyudu. Üstelik erken doğum riskinden dolayı 8 ay raporluydum ve evde yatıyordum.

Bebeğim normal zamanından 3 hafta önce, sağlıklı ama düşük doğum ağırlığıyla dünyaya geldi. Şimdi loğusayım ve köpeğim hálá her an benimle ve bebeğimle birlikte...

Sevgili doktorum Alper Mumcu da benimle aynı fikirdeydi; "Kesinlikle köpeğini evden uzaklaştırma. Stresini azaltması açısından çok faydalı. Evde bulunan evcil hayvanlar bebeğin ruhsal gelişimini de olumlu etkiliyor" diyordu.

Lütfen bebeğiniz olacağı için, sizi annesi olarak gören diğer yavrularınızdan ayrılmayı düşünmeyin!

RUMUZ: DİLARA

Seni ve doktorunu, senin düşüncelerini paylaşan eşini candan kutlarım sevgili kızım... Bugün artık, kedi ve köpekler için hastalıkları önleyen aşılar var. Endişeler geçmişte kaldı. Doktorun doğru söylemiş.
Yazarın Tüm Yazıları