Dördüncü bahar

Doğan HIZLAN
Haberin Devamı

New York Times 'da çizen ünlü karikatürcü Al Hirschfeld, 94 yaşında. Hâlâ çiziyor. Yeni yılda da bir çok şehirde eserleri sergilenecek.

Ünlü baleci Mikhail Barışnikov (Mişa) solo turlara çıkıyor. Yirmi bir Ocak'ta New York'da başlayan gösterileri bir çok kentte devam edecek.

Sanatın insanı diri tutan gizi. Her an yaşama sevincinin kaynağındaki pınarın suyunu içiyorsunuz.

Ünlü orkestra şefi Eugen Jochum, yaşlılıktan yakınırken, bazı notaları unuttuğunu söylemişti bir röportajında. O zaman 90 yaşındaydı.

Barışnikov'un bu solo turuna çok sevindim. Bir yandan da yıllar önce hakkında yazdıklarımdan rahatsız oldum. Özeleştirinin sırası. Türkiye'ye geldiğinde nedense, onun yaşını düşünerek, ülkemiz sanatçılar için emekliler cenneti diye yazmıştım.

Mişa bu turnesiyle benim dediklerimi yalanlıyor. Elli yaşında bile bir bale sanatçısının olağanüstü performans göstereceğini ispatlıyor.

Sanatçının yaşı olur mu? Altmış yaşını geçmiş nice tenorlar hâlâ plak dolduruyor, opera temsillerine çıkıyor.

Orkestra şefi Karl Böhm de 85 yaşında elinde bagetiyle festivallerin yıldızıydı. Karajan yönetimindeki koro, çok yaşa diye ona bir serenad sunmuştu.

Sanatın bizdeki ustaları da onlardan farklı değil.

Fazıl Hüsnü Dağlarca en güzel şiirlerini yazıyor. Melih Cevdet Anday'ın zekası pırıl pırıl. Vedat Günyol güzel yazılarını sürdürüyor.

***

YAZIMIZI okuyanlar, sanatçılara, edebiyatçılara iltimas geçtiğimizi sanmasınlar. Sanatla ilgilenmek için ille de sanatçı olmanız gerekmiyor. İyi bir film seyretmeniz, iyi bir kitap okumanız, iyi bir tiyatroya gitmeniz, iyi bir müzik dinlemeniz bence ömrünüzü uzatabilir.

Üstelik emekliyseniz, bunları yapmak için çok daha fazla zamanınız var, artık daha büyük bir zaman dilimini estetik amaçlı kullanabilirsiniz.

Emeklilik, yaşam faliyetlerinin noktanlandığı ya da askıya alındığı bir dönem değildir.

Kendinize bir hobi de seçebilirsiniz.

Yoğun bir çalışma tekmposundan sonra dinlenmek, televizyon karşısında bir koltuğa mıhlanmak anlamına gelmez. Kahvehanede oyun oynayarak, kulüpte aynı kişilerin halkası içinde bir ömür sürmek hiç değildir.

İnsanların ununu eleyip eleğini duvara asacak bir ruh hali taşımaları fiziksel ve ruhsal çöküşün ilk noktasıdır.

Dünyadan eleni eteğinizi çekerseniz dünya da sizden elini eteğini çekiyor.

Müziğin, edebiyatın, resmin olduğu bir dünyada, bunu yaratanlar, yaratanları izleyenler hep genç ve diri kalıyor.

***

DOKSAN DÖRT yaşında karikatür çizen, elli yaşında danseden insanların olduğu bir dünyada ihtiyarlık denilen kelimenin sözlüklerden silinmesi gerekir diyorum.






 








Yazarın Tüm Yazıları