Cinsellik artık benim için anlam taşımıyor

Sevgili Güzin Abla, ben 50’li yaşlarını süren bir kadınım. Eşimle evliliğimiz hemen hemen 30 yılı aşmak üzere. Yani kısacası çocukları evlendirdik, torunlara karıştık. Eşim hálá çalışıyor, ama emekli olacak yaşta. Ben ise altı yıl önce menopoza girdim. Bugüne kadar eşimle aramızda çok ciddi bir sorun yaşamadık. Ancak son zamanlarda bende cinsel açıdan müthiş bir soğukluk ve isteksizlik başladı. Eşim de belki eskisi gibi değil, ama o hiç değilse 10 günde bir olsun beraber olmamız için beni zorluyor. Bu beraberlik benim için azap olmaktan başka bir anlam taşımıyor. Onu seviyorum, onunla bunca yıllık bir yakınlığımız var. Ancak cinsellik artık benim için hiç bir anlam taşımıyor. Eşim bana, yakın çevremizdeki birkaç yaşıtım hanımı örnek gösteriyor. Onların henüz yaşlanmayı kabullenmeyip, hálá genç, bakımlı, güzel ve seksi olduklarını anlatıyor. Benim bu halimin normal olmadığını söylüyor. Oysa bence, o hanımlar numara yapıyorlar. Ya da ben böyleyim... Ne yapabilirim? Numara yapmayı da hiç beceremem. Hem neden kendimi zorlayayım? Eşim neden beni anlamıyor?

á RUMUZ: YAŞLANMAK

Sevgili okurum, bir yandan size hak veriyorum. Çünkü cinsel beraberlik asla zorlamayla yürümez. Her iki tarafın da aynı isteği göstermesi gerekir. Aksi halde zevk değil işkenceye dönüşür. Belirli bir yaştan sonra herkes aynı duyguları ve isteği taşımayabilir. Siz böyle hissediyorsanız, yapılacak bir şey yok. Ancak sırf kendinizi yaşlı ve artık hoş olmayan bir kadın gibi gördüğünüz için bunu kendi kendinize aşılıyorsanız, o zaman hatalısınız. Çünkü bilim adamlarına göre cinsel istek bir ömür boyu sürer. Tabii genç bir delikanlının ya da genç kızın heyecanlarıyla, 60 yaşındaki bir erkeğinki ya da kadınınki bir olmaz. Ama, cinsel arzular tükenmez. Ancak kadınlarda menopozla hormon salgısı zayıflar, erkeklerde de aynı şekilde hem hormon azalması hem de kalp ve damar hastalıkları, şeker hastalığı gibi nedenler cinsel ilişki heyecanını giderek azaltır. Bir de bu işin psikolojik yanı vardır. İnsanlar yaşlandıkça, "Artık benden geçti. Bu yaşta ayıp olur" diye düşünerek kendi kendilerine bu konuda telkin yaparlar. Duygularını baskılarlar. Sizinki bana biraz da bunu hissettiriyor. Oysa doktorlar, cinsel yaşamı sürdürmenin sağlık açısından çok yararlı olduğunu söylüyorlar. İnsanın genç kalmasının, sağlıklı, mutlu ve huzurlu olmasının biraz da uyumlu bir seks hayatına bağlı olduğunu söylüyorlar. Kendinize biraz da bu yönde telkin yapabilirsiniz.

Menopozun ortaya çıkardığı vajinal kuruluk ya da diğer sorunları ise östrojen jelleriyle, ya da doktorunuzun size önereceği ilaçlarla giderebilmeniz de mümkün.

Önerdiğiniz merkez sayesinde sedef izlerim yok oldu

Sevgili Güzin Hanım, 14 yıldır sedef hastalığından mustarip sadık bir okuyucunuzum. Yazdığınız bu köşeyi ve hatta daha fazlasını hak ettiğinizi şimdi çok iyi anlayabiliyorum..

Bir süre önce sedef ve vitiligo hastalarıyla ilgili yeni bir cihazı kullanan "Su Medical Estetik" adlı bir klinikten bahsetmiştiniz. Yıllardır gitmediğim yer, denemediğim kaplıca kalmamıştı. Açıkçası biraz da ümitsizdim oraya giderken. Bugün beşinci haftam ve benim adeta bayramım. Ne ellerim, ne de dizlerimde sedef izlerinden eser kaldı. Size nasıl teşekkür etmeliyim bilemiyorum. İyi ki varsınız. Çünkü siz yazmasaydınız, haberimiz bile olmayacaktı. Ve tabii o kliniğe de sonsuz teşekkürler.

Darısı diğer hastaların başına.İnşallah onlar da benim gibi bir an evvel şifa bulurlar. Okurlarınız için Su Medical Estetik’le ilgili bilgileri yazıyorum. Tepecik Yolu no:18 Etiler; tel:(0212) 263 09 68.

á RUMUZ: SEYFETTİN AŞÇI

Sevgili Seyfettin Bey, bir önerimin birilerinin işine yaradığını anladığımda inanılmaz mutlu oluyorum. Beni çok sevindirdiniz.

Anneme göre erkekle kız arkadaş olamaz

Sevgili Güzin Ablacığım, ben üniversiteye devam eden l9 yaşında bir genç kızım. Bugüne kadar hep okuyup ailemin istediği gibi bir insan olmak için didindim durdum. Hiç eğlence, gezme, arkadaş bilmedim. Durmadan çalıştım. Hele arkadaş konusunda benim hiç şansım yok mu desem, yoksa bütün suç ailemde mi desem bilemiyorum. Şimdiye kadar anneme hiçbir arkadaşımı beğendiremedim. Hangi arkadaşımı eve getirsem, kiminle görüşsem, hemen bir kusurunu bulup, beni ondan soğuturlar. Bu yüzden kız ya da erkek, hiç arkadaşım olmadı. Ben bir yere gidemedim, kimseyi evime çağıramadım. Böylece de arkadaşsız kaldım. Hele erkek arkadaşlar için annemin önyargısı hazır: "Senin yaşındaki kızlara erkekler başka amaçla bakarlar. Erkekle, kız arkadaş olamaz" Bu zamanda bu nasıl bir düşünce! Ama ona anlatmam mümkün değil. Ne yapayım?

á RUMUZ: ARKADAŞIM OLMADI

Kızım, aslında anneler zaman zaman kızlarını korumak adına böyle yanlış düşüncelere kapılabilirler. Tabii ki annenin bu davranışı doğru değil. Hiç arkadaşsız insan olur mu? Ama, arkadaş seçerken çok da dikkatli olmak şart. Hele bu son zamanlarda... Bu bakımdan annene azıcık hak verebilirim.

Ancak, arkadaş edinmene engel olacağına seni uyarıp, hemen herkese kolaylıkla güvenmemen gerektiğini, tüm sırlarını anlatmamanı, arkadaşlarınla arana mesafe koyup, onlara körü körüne inanmamanı söyleyip, seni uyarabilirdi. Küçükken hadi neyse, ama büyümüş üniversite sıralarına kadar gelmiş bir genç kızı kısıtlamak tabii ki anlamsız. Sen artık iyiyi ve kötüyü ayırt edecek yaşta değil misin? Bu nedenle mutlaka kız ve erkek arkadaşların olmalı. Gerçek anlamda anlaştığın bir ya da iki gerçek arkadaş bile insana yeter. Onları getirip annenle tanıştırmalısın.